WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İflas yoluyla takipte ödeme emrinde, ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihten itibaren yedi gün içerisinde takip konusu borcun ödenmesi, aksi hâlde alacaklının mahkemeye başvurup borçlunun iflasının talep edebileceği belirtilir. Borçlunun gerek borcu olmadığına ve gerekse kendisinin iflasa tabi kişilerden bulunmadığına dair bir itirazı varsa, bu itirazın da ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde bir dilekçe ile icra dairesine bildirilmesi lüzumu da ödeme emrinde yer alır (Muşul T.: İcra ve İflas Hukuku Esasları, Ankara 2015, s. 684). Borçlu ödeme emrinin kendisine tebliğinden itibaren yedi içinde ödeme emrine itiraz edebilir. Borçlu anılan süre içinde ödeme emrine itiraz etmezse ödeme emri kesinleşir. Ödeme emrine itiraz etmeyen borçlu, borcunu ve iflas takibinin harç ile giderlerini öderse iflas takibi son bulur; ödemezse alacaklı ticaret mahkemesinde borçluya karşı iflas davası açabilir (Kuru, B.: İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, İstanbul 2004, s. 950)....

    Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Örnek 7 icra takibi ile 8.600.000,00 TL asıl alacak, 2.639.080,83 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 11.239.080,83 TL alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinde, 01.03.2022 de ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, borçlu tarafından 03.03.2022' de takibe, ödeme emrine, borca ve fer'ilerine itiraz edildiği, 08.03.2022' de de takibe dayanak belgelerin ödeme emrine eklenmediği ve işlemiş faiz kalemi ile ilgili olarak da faizin başladığı gün ve faiz oranının gösterilmediği gerekçesi ile İcra Mahkemesine şikayette bulunulduğu, İcra Mahkemesince takibin iptaline yönelik şikayetin reddine, ödeme emrinin iptaline yönelik...

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinafa konu uyuşmazlık, kambiyo senetlerine mahsus takipte davacı borçlu T1'a takip dayanağı belgenin ödeme emri ekinde tebliğ edilmediği iddiasına dayalı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. İİK.nun 167- 168. Maddeleri uyarınca kambiyo senedinin onaylı bir örneğinin ödeme emri ile birlikte borçluya gönderilmesi zorunludur. Borçlu, takip dayanağı senedin ödeme emri ile birlikte gönderilmemesi halinde ödeme emrinin iptalini isteyebilir. İleri sürülen bu iddia; takip kambiyo senetlerine mahsus takip olsa da -İlk derece Mahkemesi kararında belirtildiği gibi 5 günlük şikayet süresine tabi olmayıp- sözkonusu şikayet İİK.nun 16/1. Maddesi uyarınca ödeme emrinin borçluya tebliğinden itibaren 7 günlük süreye tabidir....

      Yapılan yargılama sonucunda toplanan delillerden davacı tarafından 290.000 euro bedelli faturaya istinaden başlatılan ilamsız takip ile daha sonra yargılama ve vekalet ücretine ilişkin 50.443,73 TL miktarlı ilamlı icradan sonra takip yolunun değiştirilerek iflas yoluna çevrildiği, bu kez faturadan kaynaklanan asıl alacak miktarı, mahkemece hükmedilen yargılama gideri ve vekalet ücreti alacağı dışında asıl alacağa uygulanan işlemiş faiz alacağı da eklenerek iflas ödeme emrinin gönderildiği, İİK 43 maddesi gereğince takip yolu değiştirildiğinden iflas ödeme emrinin genel haciz yolundaki ödeme emrindeki miktarı içermesi gerektiği, ilamsız takipte talep edilenden farklı iflas ödeme emrinin çıkarılamayacağı, usulüne uygun tebliğ edilmiş iflas ödeme emrinin iflas davası için dava şartı olduğu, iflas talebinin takibinin usulüne uygun bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

        Bu süre geçirildikten sonra yapılan itiraz geçersiz olmakla hukuki sonuç doğurmaz. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re'sen gözetilir. Somut olayda, ödeme emrinin borçluya 04/11/2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun yasal beş günlük süreden sonra 10/11/2015 tarihinde icra mahkemesine müracaatla takibin iptalini talep ettiği, ödeme emri tebligatının usulsüzlüğü yönünde bir itiraz da ileri sürmediği anlaşılmıştır. O halde, mahkemece, borçlunun itirazının süre aşımından reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde itirazın kısmen kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Hukuk Dairesinin 11.06.2020 tarihli, 2019/1871 E. - 2020/1129 K. sayılı kararı ile esastan reddedildiği, dosyanın temyiz incelemesinde olduğu, alacaklının talebi üzerine borçluya ikinci kez ödeme emri tebliğ edilmesi ile yeniden itiraz hakkı tanınmış ise de şikayetçi borçlunun ilk ödeme emrinin tebliği üzerine borca ve fer'ilerine yönelik itirazları ile senet vasfına yönelik şikayet sebepleri ile icra mahkemesine başvurmasından sonra, ikinci kez ödeme emri tebliği üzerine aynı nedenlere dayalı olarak itiraz ve şikayette bulunmasının derdestlik teşkil edeceği (Hukuk Genel Kurulu'nun 16.04.2019 tarih, 2017/12-363 E. 2019/462 K. sayılı ilamı), bu durumda icra dairesince gönderilen ilk ödeme emrinin tebliğinden sonra şikayetçi borçlunun huzurdaki dilekçe ile aynı içerikte olacak şekilde borca, çek tazminatı ve komisyonu ile senedin tanzim tarihindeki düzeltmenin geçersizliği nedenleriyle kambiyo vasfına yönelik şikayette bulunduğu, bu haliyle istinafa konu dosyanın İstanbul 15....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GERKEÇE: İncelenen icra dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; davalı vekili tarafından davacı aleyhine 17/12/2019 tarihinde kira ve fatura alacağından bahisle ilamsız icra takibine gidildiği, ödeme emrinin davacıya 05/02/2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilinin icra dosyasına 15/02/2020 tarihinde dilekçe ibraz ettiği, borca itiraz ettiği görülmüştür....

            Karar sayılı 12.12.2011 tarihli karara istinaden kıdem, izin ücreti, yargılama gideri ve vekâlet ücreti alacaklarına istinaden 19.01.2012 tarihinde ilamlı icra takibine geçtiği, borçluya icra emrinin gönderildiği, borçlu ... A.Ş 'ye 30.01.2012 tarihinde tebligat yapıldığı, borçlunun ödeme emrine itiraz etmemesi üzerine takibin kesinleştiği, borçlunun menkul ve gayrimenkulleri üzerine haciz konulduğu belirlenmiştir. İzmir .... İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı dosyanın incelenmesinde; Takip alacaklısı ...'ın takip borçlusu ... Endüstri A.Ş aleyhine kıdem tazminatı, maaş alacağı, yıllık izin ücreti alacağı, alacaklarına istinaden 09.11.2010 tarihinde ilamsız icra takibine geçtiği, borçluya ödeme emrinin gönderildiği, borçlu ... A.Ş 'ye 10.11.2010 tarihinde tebligat yapıldığı, borçlunun ödeme emrine süresinde itiraz etmesi nedeniyle takibin durduğu, alacaklının bunun üzerine İzmir ... İş Mahkemesinde ... Esas ......

              Somut olayda borçlunun ödeme emri tebligatı olmadan haricen öğrenme üzerine 06.05.2010 tarihinde icra dairesine başvurarak borca itiraz dilekçesi verdiği, bu tarihten sonra 10.11.2010 tarihinde yenileme emrinin, 28.07.2011 tarihinde de iş bu dava açıldıktan sonra ödeme emrinin tebliğ edildiği görülmektedir. Görüldüğü üzere mahkemeye müracaat tarihinden önce borçluya herhangi bir ödeme emri gönderilmediği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, itirazın süresinde olduğu kabul edilerek, itiraz nedenlerinin esası incelenip oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 24/01/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi Kiraz ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından örnek 13 nolu ödeme emri ile başlatılan takipte, borçlunun, aidat alacağının örnek 13 nolu ödeme emri ile istenemeyeceğini ileri sürerek takibin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece aidat alacağının örnek 13 nolu ödeme emri ile istenemeyeceği, ilamsız takip yapılması gerektiği, gönderilen ödeme emrinin takip dosyasına uygun olmadığı gerekçesiyle ödeme emrinin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır. Borçlunun iddiası borca itiraz niteliğinde olup, takibinin şekline göre İİK' nun 62. maddesi uyarınca icra dairesine yapılması gerekir....

                  UYAP Entegrasyonu