Ödeme emri tebligatında ödeme emrinin ve dayanak belgenin ekli olmadığına ilişkin şikayet ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süre içinde yapılmalıdır. Somut olayda, borçluya ödeme emrinin 16/04/2022 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen, borçlunun 7 günlük süre dolduktan sonra 15/05/2022 tarihinde icra hukuk mahkemesine başvurduğu, borca ve ferilerine itirazın da yasal 5 günlük süreden sonra olduğu görülmektedir (Yargıtay 12. HD'nin 09.02.2023 tarihli, 2022/8085 E, 2023/767 K. sayılı içtihadı). O halde, Mahkemece, İİK 16. madde gereğince yasal süre içerisinde açılmayan davanın süreden reddine karar verilmesi yerindedir....
Sayilı dosyasındarnı ilamsız icra takibi başlatıldığı ,davalı vekilinin tebliğin kendisine yapılmasının usulsüz olduğunu , borca faize ve ferilerine itiraz ettiği, davalı vekilinin itirazı üzerine ödeme emrinin asillere çıkarılması talep edilmiş ise de İstanbul 30.lcra Müdürlüğü'nün 10.06.2019 tarihli kararı ile “takip talebinde alacaklı tarafından borçlunun vekili tarafından Av.Murat Patır'ın gösterildiği, ödeme emrinin de vekile tebliğ edildiği, borçlu vekilinin süresinde itiraz ettiği ve icra müdürlüğünce 05.01.2019 tarihinde takibin durdurulduğu , borçlu asillere yeniden ödeme emri gönderilemeyeceğinden alacaklı vekilinin talebinin reddine karar verildiği, bu nedenlerle İstanbul 30. İcra Müdürlüğü'nün 2017/40568 E.sayılı dosyaya yapılan itirazın iptali ile 362.017,46 TL ana para ve işlemiş faiz üzerinden takibin devamına karar verilmesini , icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda takip konusu çekteki imzaya ve borca itiraz ettiği anlaşılmıştır. İİK'nun 168. maddesinin 4. ve 5. bentlerine göre; imzaya ve borca itirazın ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre hak düşürücü nitelikte olup; mahkemece re'sen gözetilmelidir....
Dava icra müdürlüğünün 16/05/2018 tarihli işlemi ile 11.05.2018 tarihli işleminin iptali istemine ilişkindir. İİK 62/1 maddesinde ''İtiraz etmek isteyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren 7 gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur.'' hükmüne yer verilmiştir....
Borçlu, icra takibinin şekline göre İİK’nun 62. maddesi uyarınca her türlü itirazını, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal yedi günlük sürede icra dairesine bildirmeye mecburdur. İİK'nun 58/2. maddesi gereğince takip talebinde; borçlunun ve varsa kanuni temsilcisinin adı, soyadı, alacaklı tarafından biliniyorsa T.C. kimlik numarası veya vergi kimlik numarası, şöhret ve yerleşim yerleri belirtilmelidir. Somut olayda, borçlunun, icra dosyasındaki taraf sıfatına, alacak ve tüm ferilerine süresinde icra dairesinde itiraz ettiği ve aynı zamanda borçlu sıfatı ile hatalı olarak tarafına gönderilen ödeme emrinin ve takibin iptali talebiyle icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır....
ve ödeme emrinin iptaline, haksız takip nedeniyle alacaklı aleyhine %20 tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2018/22673 esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin müvekkiline 29/08/2018 tarihinde tebliğ edildiğini, takip dosyasına yasal süre içerisinde itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, alacaklı vekilinin yetki ve borca itiraz dilekçesine istinaden dosyanın Develi İcra Müdürlüğüne gönderildiğini, takibin durmuş olmasına rağmen Develi İcra Müdürlüğü tarafından müvekkili aleyhine yeniden ödeme emri gönderildiğini, dosyada vekil olması nedeni ile ödeme emrinin vekil olarak kendilerine çıkartılması gerekirken müvekkiline çıkartıldığını, müvekkilinin 15/10/2020 tarihinde durumu kendisine haber vermesi üzerine haberdar olduğundan bahisle ödeme emrinin tebliğ tarihinin 15/10/2020 tarihi olarak kabul edilmesi gerektiğini belirterek yapılan usulsüz tebligat nedeni ile 15/10/2020 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabul edilmesine, itirazın reddi ile takibin durdurulmasına, karşı tarafın % 20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine...
İcra Müdürlüğünün 2021/17483 esas sayılı dosyasında yalnızca yetkiye değil, borca ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini, bu nedenle İstanbul Anadolu 10.İcra Müdürlüğü tarafından borca itirazın değerlendirilmesi gerektiğini, İstanbul Anadolu 10.İcra Müdürlüğünce bu itiraz değerlendirilmediği gibi müvekkili şirkete yeniden ödeme emri gönderildiğini, ancak taraflarına UETS üzerinden gönderilen tebligat zarfı ile ödeme emrinin uyuşmadığını, İcra Müdürlüğü yeniden bir ödeme emri düzenlemediğini, Büyükçekmece 2....
Davalı tarafından 15.04.2014 tarihli dilekçe ile yasal süresi içerisinde icra müdürlüğünün yetkisine de itiraz edilmiş ve icra müdürlüğünün 29.04.2014 tarihli kararı ile davalı borçlunun borca itirazı nedeniyle verilen 18.04.2014 tarihli durma kararının kaldırılarak takibin yetkiye itiraz yönünden durdurulmasına karar verilmiş ise de, icra müdürlüğünün kendiliğinden durma kararını kaldırma yetkisi bulunmamaktadır. Mahkemece her ne kadar İcra Müdürü tarafından takibin borca itiraz nedeniyle durmasına ilişkin herhangi bir karar verilmemiş olması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ise de, esasen İİK'nun 66. maddesi gereğince müddeti içinde yapılan itiraz takibi kendiliğinden durdurur. Borçlu tarafından ödeme emrinin tebliğinden sonra yasal süresi içerisinde itiraz edilmiş olduğuna göre mahkemeden itirazın iptalinin istenilmesinde bir usulsüzlük bulunmamaktadır....
nin müvekkili banka ile imzaladığı genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesini davacı Tümer Anlı'nın, müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, davacının vekili aracılığıyla yasal süre içerisinde borca ve ferilerine itiraz ettiğini, davacının aynı zaman da ödeme emrinin iptali için Kocaeli 1....