İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki genel haciz yolu ile ilamsız takipte usulsüz tebligat şikayeti ve borca itirazdan dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, şikayete konu ödeme emrinin tebliğ tarihinin 09.11.2019 olarak düzeltilmesine, davacı vekilinin icra takibinin durdurulması yönündeki talebi ile ilgili olarak, ödeme emrinin tebliğ tarihinin 09.11.2019 tarihi olarak düzeltilmesi esas alınarak icra müdürlüğünce değerlendirilmesi gerektiğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir....
Bu durumda, anılan maddeye göre tebligat yapılabilmesi için, tebligat yapılan adresin, tebliğ tarihi itibariyle muhatabın ticaret sicilinde kayıtlı adresi olması zorunludur. TK'nun 35. maddesine göre, borçlu şirketin ticaret sicili adresine tebligat yapılabilmesi için, bu adrese daha önce bir tebligatın çıkarılması, ancak tebligatın yapılamamış olması yeterlidir. Somut olayda, borçlu şirketin Ticaret Sicili adresinde kayıtlı adresine çıkartılan 13 örnek ödeme emrinin bila tebliğ iade edildiği, bunun üzerine TK'nun 35. maddesi uyarınca tebligat yapıldığı, ödeme emri tebligatının yasa ve yönetmelik hükümleri ile Yargıtay içtihatlarına uygun olduğu anlaşılmıştır....
Usulsüz tebliğ şikayeti İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca yasal yedi günlük süreye tâbi olup, bu sürenin başlangıcı usulsüz tebliğin öğrenildiği tarihtir. Somut olayda, ödeme emrinin tebliğine ilişkin tebligat evrakında sadece adresin başında “mernis adresi” ibaresinin yazılı olduğu, bu şerh dışında “adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek bu adrese TK'nun 21/2.maddesi uyarınca tebligat yapılacağına dair meşruhat” bulunmadığı, arkadaki şerhe göre de T.K'nun 21/2.maddesi gereğince yapılan tebligatın bu hali ile usulsüz olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemenin tebligatın usulüne uygun olduğu yönündeki gerekçesi yerinde değildir....
İlk derece mahkemesi 11/04/2019 tarih, 2018/166 esas ve 2019/229 karar sayılı kararı ile; davacı/borçlu aleyhine başlatılan ilamsız takipte, davacı borçlu adına çıkarılan ödeme emrinin 30/11/2017 tarihinde iade edildiği, alacaklı tarafından ödeme emrinin TK'nın 21/2. maddesi uyarınca çıkarılmasının talep edildiği ve 06/12/2017 tebliğ tarihli ödeme emrinin davacı borçluya tebliğ edildiği, her ne kadar davacı borçluya çıkarılan TK'nın 21/2. maddesi uyarınca tebligat mazbatasında muhatabın mernis adresi olduğu belirtilmiş ise de, geri çevrilemez şerhinin yer aldığı ihtaratın bulunmadığı, bu bahisle tebligatın usulsüz tebliğ edildiği gerekçesi ile İstanbul 26....
yönünde iletişime geçtiğini, ancak evrak gelmiş olsa da müvekkiline teslim edilmediği, bu nedenle ödeme emrinin müvekkiline usulüne uygun şekilde yeniden tebliğine, usulsüz tebligat ile kesinleşen takibin durdurulmasına ve konulan haciz var ise, fekkine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takipte borçlu icra mahkemesine başvurarak, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin şikayet ile bononun tahrifata uğradığından bahisle borca itiraz ettiği, mahkemece, usulsüz tebligat şikayeti yönünden istemin kabulüne, tahrifat iddiasının yanında ayrıca faiz hususu da incelenerek bu konuda da karar verildiği görülmüştür. 6100 sayılı HMK.'...
İflas yolu ile takipte, itiraz ve şikayeti düzenleyen İİK'nun 172. maddesi uyarınca, ödeme emrine itiraz veya şikayet etmek isteyen borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde her türlü itiraz veya şikayetini sebepleri ile birlikte diğer tarafa tebliğ edilecek nüshadan bir fazla dilekçe ile icra dairesine bildirmeye mecburdur.Bu durumda, takibin şekline göre uygulanması gerekli olan İİK'nun 172. maddesi uyarınca, borçlunun tebligat usulsüzlüğü şikayetini ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 günlük süre içerisinde icra dairesine bildirmesi gerekmekle icra mahkemesine yapılan başvuru fuzuli bir işlem olup hukuki sonuç doğurmaz.O halde mahkemece, şikayetin açıklanan nedenle reddi gerekirken, işin esasının incelenerek reddi doğru değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir.SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'...
İcra Müdürlüğünün 2019/34639 esas sayılı takip dosyasında ilamsız icra yolu ile başlatılan takipte ödeme emrinin müvekkilinin tebliğ tarihinde merniste kayıtlı olan adresine gönderilmemesi nedeniyle tebliğ işleminin usulsüz olduğunu, müvekkilinin takipten haberdar olmadığını, bu nedenle 11/11/2019 tarihinde takibe itiraz ettiğini beyanla, usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ile ödeme emrinin iptalini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine, kredi kartı borcuna ait kat ihtarnamesine dayalı ilamsız icra takibine başlandığı, süresinde itiraz edilmediğini belirten alacaklının haciz talebinde bulunduğu, icra müdürlüğünce ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği, takibin kesinleşmediği belirtilerek haciz talebinin reddedildiği anlaşılmaktadır. İcra müdürünün ''ödeme emrinin borçluya usulüne uygun olarak tebliğ edilmemiş olduğunu” kendiliğinden gözeterek, alacaklının haciz talebini reddetme yetkisi bulunmamaktadır....
Borçlunun usulsüz tebligat şikayeti bulunmadığına göre şikayetin kabulü gerekirken reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....