Somut olayda, davalı Belediyeye ait işyerlerinin 2015/4 ila 2016/1. dönemlerine ilişkin primlerinin ödenmediği gerekçesi ile davalı Kurum tarafından 01.04.2016 tarihli ödeme emrinin düzenlendiği, ödeme emrinin 12/04/2016 tarihinde davalı Belediyeye tebliğ edildiği, davacının ödeme emrinin iptali için 19/04/2016 tarihinde süresinde dava açtığı, 5779 sayılı İl Özel İdarelerine ve Belediyelere Genel bütçe Vergi Gelirlerinden Pay Verilmesi Hakkında Kanunun 7. maddesi uyarınca, davalı Kurumun talebi ile davalı Belediyenin prim borçlarının öncelikle bütçe gelir paylarından aktarım yolu ile ödenmesi mümkün ise de; bu usulun, alacaklı Kurum lehine getirilmiş bir kolaylık olduğu, alacaklının mutlak surette bu yolla alacağının tahsili yoluna gidip, olmazsa ödeme emri düzenleyerek takibe girişmesi şeklinde bir zorunluluk olmadığı, bu nedenle Kurumun ödeme emri düzenlemesinde yasaya aykırı bir yön bulunmadığı dikkate alınarak Kurum alacaklarının ödeme emrinin düzenlendiği tarihden önce veya dava devam...
Somut olayda, davalı Belediyeye ait işyerlerinin 2003/10 ila 2016/1. dönemlerine ilişkin primlerinin ödenmediği gerekçesi ile davalı Kurum tarafından 16.03.2016 tarihli ödeme emrinin düzenlendiği, ödeme emrinin 12/04/2016 tarihinde davalı Belediyeye tebliğ edildiği, davacının ödeme emrinin iptali için 19/04/2016 tarihinde süresinde dava açtığı, 5779 sayılı İl Özel İdarelerine ve Belediyelere Genel bütçe Vergi Gelirlerinden Pay Verilmesi Hakkında Kanunun 7. maddesi uyarınca, davalı Kurumun talebi ile davalı Belediyenin prim borçlarının öncelikle bütçe gelir paylarından aktarım yolu ile ödenmesi mümkün ise de; bu usulun, alacaklı Kurum lehine getirilmiş bir kolaylık olduğu, alacaklının mutlak surette bu yolla alacağının tahsili yoluna gidip, olmazsa ödeme emri düzenleyerek takibe girişmesi şeklinde bir zorunluluk olmadığı, bu nedenle Kurumun ödeme emri düzenlemesinin usul ve yasaya uygun olduğu, Kurum alacaklarının ödeme emrinin düzenlendiği tarihten önce veya dava devam ederken tahsil edilip...
Somut olayda, davalı Belediyeye ait işyerlerinin 2015/4 ila 2016/1. dönemlerine ilişkin primlerinin ödenmediği gerekçesi ile davalı Kurum tarafından 01.04.2016 tarihli ödeme emrinin düzenlendiği, ödeme emrinin 12/04/2016 tarihinde davacı Belediyeye tebliğ edildiği, davacının ödeme emrinin iptali için 19/04/2016 tarihinde süresinde dava açtığı, 5779 sayılı İl Özel İdarelerine ve Belediyelere Genel Bütçe Vergi Gelirlerinden Pay Verilmesi Hakkında Kanun'un 7. maddesi uyarınca, davalı Kurumun talebi ile davacı Belediyenin prim borçlarının öncelikle bütçe gelir paylarından aktarım yolu ile ödenmesi mümkün ise de; bu usulun, alacaklı Kurum lehine getirilmiş bir kolaylık olduğu, alacaklının mutlak surette bu yolla alacağının tahsili yoluna gidip, olmazsa ödeme emri düzenleyerek takibe girişmesi şeklinde bir zorunluluk olmadığı, bu nedenle Kurumun ödeme emri düzenlemesinde yasaya aykırı bir yön bulunmadığı dikkate alınarak Kurum alacaklarının ödeme emrinin düzenlendiği tarihden önce veya dava devam...
Taraflar arasındaki "Ödeme emrinin iptali" davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda ... 1. ... Mahkemesince verilen asıl davanın kabulüne, birleşen 2014/562 E. sayılı davanın kısmen kabulüne, birleşen 2014/494 E. sayılı davanın reddine dair karar, asıl ve birleşen davalar davalısı Sosyal Güvenlik Kurumu vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 21. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonunda bozulmuş, Mahkemece Özel Daire bozma kararına karşı direnilmiştir. 2. Direnme kararı asıl ve birleşen davalar davalısı Sosyal Güvenlik Kurumu vekili tarafından temyiz edilmiştir. 3. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü: I. YARGILAMA SÜRECİ Davacı İstemi: 4....
Anılan madde ile, Kurum alacakları için 6183 sayılı Kanunun 55. maddesi hükmü uyarınca düzenlenip tebliğ edilen ödeme emirlerine karşı 7 gün içerisinde dava açabilme olanağı bulunmaktadır. Öte yandan, 11.09.2014 tarihli Mükerrer Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6552 sayılı Kanunun 64'üncü maddesi ile 5521 sayılı Kanunun 7'inci maddesinin üçüncü fıkra olarak “31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile diğer sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan uyuşmazlıklarda, hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talepleri hariç olmak üzere, dava açılmadan önce Sosyal Güvenlik Kurumuna müracaat edilmesi zorunludur. Diğer kanunlarda öngörülen süreler saklı kalmak kaydıyla yapılan müracaata altmış gün içinde Kurumca cevap verilmezse talep reddedilmiş sayılır. Kuruma karşı dava açılabilmesi için taleplerin reddedilmesi veya reddedilmiş sayılması şarttır....
İcra dairesinin ... esas sayılı dosyasında ödeme emrinin düzenlendiği, bu ödeme emrinin ise doğrudan yabancı para birimi kullanılmaksızın TL değer üzerinden düzenlendiği, ödeme emrinin takip talebi ile uygun olmadığı, itirazın iptali davasının ise takip talebinde ve ilk ödeme emrinde belirtilen EURO değer üzerinden açıldığı anlaşılmakla, itirazın iptali davasında usule uygun yapılmış bir takibin bulunmasının özel dava şartı olduğu, iş bu dosya kapsamında usule uygun yapılmış bir icra takibi olmadığı, bu nedenle dava şartı gerçekleşmediğinden açılan davanın usulden reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Açılan itirazın iptali davasında usule uygun yapılmış icra takibinin bulunmadığı değerlendirilerek açılan davanın dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE, 2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90.-TL red karar harcının, mahkememiz veznesine yatırılan 664,87....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 13/06/2019 NUMARASI : 2018/178 E., 2019/317 K., DAVA KONUSU : Kurum İşleminin İptali İstemli KARAR : İDDİANIN ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı T3 Aydın Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü 7 Eylül Sosyal Güvenlik Merkezi tarafından düzenlenen ve 2013 yılı Şubat, Mart, Nisan, Mayıs aylarına ilişkin prim ve gecikme zamlarını içeren toplam 2.048,25- TL tutarındaki 2015/14161 takip nolu ödeme emrine konu borçların müvekkili tarafından zamanında ödendiğini yapılan takibin haksız ve hukuka aykırı olduğunu belirterek, ödeme emrinin ve takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMANIN ÖZETİ Davalı kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince; "Dava konusuz kaldığından esas hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, " şeklinde karar verilmiştir....
DAVA KONUSU : Menfi Tespit (Sosyal Güvenlik Hukukundan Kaynaklanan) KARAR : GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ İDDİANIN ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkiline gönderilen ödeme emirlerinin zamanaşımına uğramış olduğunu belirterek, nedeniyle iptali ile müvekkilinin davalı Kuruma 2.588,89 TL asıl borç ile 34.476,55 TL gecikme zammı ile birlikte toplam 37.065,44 TL borcunun olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMANIN ÖZETİ Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; talebin haksız ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu beyanla, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince; "DAVANIN KABULÜNE, 1- Davacıya gönderilen 2006/12124 ve 2010/7765 nolu ödeme emirlerinin zamanaşımı nedeniyle İPTALLERİNE," şeklinde karar verilmiştir....
İş Mahkemesi'nce, ödeme emirlerinin Yozgat Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü tarafından düzenlendiği, 5510 sayılı Kanun'un 88/19. maddesinde yer alan yetki kuralı nedeniyle uyuşmazlığın çözümünde Yozgat İş Mahkemesi'nin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir....
Sanayi ve Dış Ticaret A.Ş’nin hissedarı ve yönetim kurulu üyesi olduklarından bahisle davacılara gönderilen 2007/... -2009/... takip nolu ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkin olup, mahkemece, “1-Davacı ... nın davasının kabulü ile; ... sosyal güvenlik merkezi nin 2007/...-2009/... takip nolu ödeme emirlerine konu borçtan dolayı davalı kuruma borçlu olmadığının tespitine, 2-Davacı ... nın davasının reddine, ... sosyal güvenlik merkezi nin 2007/021996-2009/027520 takip nolu ödeme emirlerine konu borçtan sorumlu olduğunun tespitine,” şeklinde hüküm kurulmuştur. Mahkemece davacı ... yönünden yapılan değerlendirme yerinde ise de, davacı ... hakkında kurulan hüküm eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır....