Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Eldeki davada, mahkemece davacı hakkında temsil yetkisine haiz olunan dönemi kapsayan ödeme emrinin iptali istemine ilişkin olarak davacının sorumlu olması ve bu nedenle isteminin reddine dair verilen karar isabetli ise de, haczin kaldırılmasına yönelik talep bakımından, dava dosyasından, 15.06.2010 ve 24.05.2013 tarihli haciz bildirilerine konu ödeme emirleri ve tutarlar bakımından, davalı kurumca 14.05.2010 tarihinde ödeme emrinin tanzimi ve davacıya 24.05.2010 tarihinde tebliğinden sonra, davadışı şirketin başka işyerleri ve borçları nedeniyle farklı ödeme emirlerinin de tevhidi ile hacze geçilip geçilmediği hususunun değerlendirilmesi ile, tevhit yapılan takipler bakımından, haciz işleminden önce, davacı hakkında takip yapılıp ödeme emri tebliğ edilmesi gereği dikkate alınarak davacıya tebliği hususu araştırılmalı, tebliğin bulunmaması halinde ise, tebliğ edilip sorumlu olduğu hususu kesinleşmiş ödeme emrine konu dönem ve tutarlar dikkate alınarak haczin kaldırılması talepleri irdelenmelidir...

    Davacı ödeme emrinin annesine tebliğ olunduğu 08.02.2007 tarihinde askerde olduğunu bildirmesine rağmen davalı kurum kayıtlarına 09.02.2007 tarihinde giren 08.02.2007 tarihli dilekçesi ile ödeme emrine itiraz ettiğinden ödeme emrinin tebliğinden aynı gün haberdar olduğu ve ödeme emrinin iptali için yetkili İş Mahkemesine 7 gün içinde dava açması gerekirken dava açmayıp yanlış merciie yani Kurum Sigorta Müdürlüğü'ne itirazda bulunmakla ödeme emrinin kesinleştiği anlaşılmaktadır. Öte yandan HUMK.'nun 74. maddesinde Kanuni Medeni ile muayyen hükümler mahfuz olmak üzere hakimin her iki tarafın iddia ve müdafaalarıyla mukayyet olup ondan fazlasına veya başka bir şeye hüküm veremeyeceği, tahakkuk edecek hale göre talepten noksan ile hükmün caiz olduğu bildirilmiştir....

      Esas numaralı dosya ile takibe başladığı, ödeme emrinin 06.06.2010 tarihinde tebliğ edildiği, 6183 sayılı Kanun'un 58. maddesinde belirtilen sürede davacının ödeme emrinin iptali için dava açtığı, dava dilekçesi içeriğinden zamanaşımı itirazında bulunduğu anlaşılmasına, yürürlükte bulunan mevzuat gereğince alacağın vadesinin rastladığı takvim yılını izleyen yıl başı itibariyle 5 yıllık zamanaşımı süresinin fazlasıyla geçmesine rağmen, mahkemece, istemin sadece haczin kaldırılması talebi olarak değerlendirilerek davanın reddine karar verip, ödeme emrinin iptali konusunda herhangi bir karar vermemesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davacı ve davalı Kurum avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 08.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Eldeki davada ise, öncelikle davacının HMK’nın 31’inci maddesi kapsamında talebi açıklattırılmalı, bu kapsamda, hacizlerin kaldırılması ve kurumca kendisi hakkında başlatılan takiplerin iptali istemine ilişkin olarak, davacının 1999 ve 2000 yıllarına ait olduğunu borçların dayanak ödeme emirleri olup olmadığı hususu ile talebinin menfi tespite mi yoksa ödeme emrinin/emirlerinin iptali istemine yöneldiği hususu belirlenmeli ve sonucuna göre bir karar verilmelidir....

          "İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, ödeme emrinin iptali ve davacının aracı üzerine konan haczin kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkeme, ilamda belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. Emniyet mahrumiyet sorgulamasına göre; dava konusu aracın üzerinde 13.05.2008 ve 14.04.2009 tarihli iki adet haciz bulunmaktadır. Mahkemece, bu hacizlerin konulma sebebi, dayanak belgeleri, ihtiyati haciz olup olmadığı, bu hacizler ile ilgili kesinleşmiş bir takip yada ödeme emri olup olmadığı araşırılmaksızın eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulmuştur....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince; "Davanın KABULÜ ile; Davalı kurum tarafından davacı adına düzenlenen 2005/022038 takip numaralı ödeme emrinin iptaline, bu takip nedeniyle 34 XX 556 plaka sayılı araca konulmuş olan haczin kaldırılmasına" karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; kurum alacağın şirketten ve ortaklar tahsil imkanı kalmadığından araca haciz işlemi uygulandığını, uyuşmazlığa kurumun sebebiyet vermediğini, davanın reddi gerektiğini, kararın usul ve yasa hükümlerine aykırı olduğunu belirterek kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava ödeme emrinin iptali ile haczin kaldırılması talebine ilişkindir....

            Bu durumda Mahkemece, davacının ödeme emrinin iptali isteminin hak düşürücü süre içinde ileri sürdüğü kabul edilip, işin esasına girilerek davacının iddiaları hakkında bir karar verilmelidir. Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. 2- Haczin kaldırılmasına yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesi Dava, haczin kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir....

              Mahkemece, Dairemizin 23.10.2014 tarih ve 2014/18236 E.-24834 K. sayılı bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş, yapılan yargılama sonucunda ise, ödeme emrinin 07.06.2013 tarihinde tebliğ edilmiş sayılmasına, maaş üzerine konan haczin kaldırılmasına, meskeniyet şikayetinin (esastan) kabulüne karar verilmiştir. Dairemizin 23.10.2014 tarih ve 2014/18236 E.-24834 K. sayılı bozma ilamında belirtilmesine ve mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmesine rağmen, ödeme emrinin tebliğ edilmiş sayıldığı tarihten önce yapılan hacizlerin hükümsüz kaldığı gözetilerek, borçlunun meskeniyet şikayetine konu taşınmaz yönünden, meskeniyet şikayetinin esası incelenmeden bahse konu taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği halde, meskeniyet şikayetinin esasının incelenerek haczin kaldırıldığı görülmüştür....

                Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. 1.Takip hukukuna dayalı istihkak davalarının dinlenebilmesi için genel dava koşullarının yanı sıra özel bir dava ön koşulu olarak geçerli bir haczin varlığı gerekmektedir. Geçerli bir haczin varlığı için öncelikle takip borçlusu hakkındaki takibin kesinleşmesi gerekmektedir. Borçluya gönderilen ödeme erminine karşı 7 gün içerisinde itiraz edilmez ise takip kesinleşir. (İİK’nun 60,61) Alacaklı ancak takibin kesinleşmesinden sonra haciz isteyebilir. Somut olayda, takip borçlularından ...’a ödeme emri 19.02.2007 tarihinde tebliğ edilmiş haciz ise 12.07.2007 tarihinde yapılmıştır. Ancak İstanbul 10.İcra Mahkemesinin 2007/210 Esas ve 2007/1081 Karar sayılı ilamı ile anılan bu borçlu yönünden ödeme emri iptal edilmiştir. Bu borçlu yönünden ödeme emrinin iptali sonucu takip kesinleşmemiş ve buna bağlı olarak takip kesinleşmeden konulun dava konusu haczinde geçersiz hale gelmiştir....

                  Her ne kadar yerel mahkemece, karar kesinleşmediği gerekçesiyle, davanın yeniden görülmesi talebi reddedilmişse de; asıl karar davacıya ek kararla birlikte tebliğ edilmiş olduğu anlaşıldığından, Yerel Mahkemenin istemin reddine ilişkin EK KARARININ BOZULARAK KALDIRILMASI ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 432/son maddesi gereğince asıl hükmün temyizini amaçlayan temyiz itirazlarının incelenmesi gerekir. 2- Dava, ödeme emrinin iptali talebine ilişkindir. Mahkemece, verilen kesin süre içinde gider avansı yatırılmadığı gerekçesiyle, HMK. 115/2 maddesi gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Dava dosyasındaki bilgi ve belgeler ile UYAP kayıtları incelendiğinde davacının gider avansını yatırdığı ve dava dosyasında yeterli miktarda gider avansı bulunduğu anlaşılmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu