"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ...İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Şikayetçi borçluya ödeme emrinin tebliğ edilip edilmediğinin edilmiş ise tebliğ tarihinin ...'den sorularak alınacak cevapla birlikte gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 02.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda; örnek 10 ödeme emrinin itiraz eden borçlu ...'e 20.08.2014 tarihinde tebliğ edildiği, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte imzaya itirazının ise yasal 5 günlük süreden sonra 29.08.2014 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, öncelikle usulsüz tebligat şikayetinin değerlendirilerek, ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğinin tesbiti halinde, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca tebliğ tarihinin düzeltilmesine ve düzeltilen tebliğ tarihine göre imzaya itirazı süresinde ise itirazın esası yönünden inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, usulsüz tebligat şikayeti değerlendirilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Eldeki davada, iptali istenen tüm ödeme emirlerinin 28.06.2012 tarihinde işyeri çalışanına tebliğ edildiği, davacı tarafından ödeme emrinin iptali talebiyle ... 8....
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; İİK'nın 155. maddesi uyarınca, iflas davasının açılması ve görülebilmesi için, borçluya usulüne uygun iflas ödeme emrinin tebliğinin şart olduğu, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip aşamasında borçlu davalıya gönderilen ödeme emrinin T.K'nın 12 ve 13. maddelerine göre tebliğ edildiği, ancak "öncelikle tüzel kişi yetkili temsilcilerinin adreste aranıp da bulunamadıklarına ya da hazır oldukları halde evrakı alamayacak durumda olduklarına dair" meşruhat bulunmadığından, bu şekilde yapılan tebliğin, Tebligat Kanunu ile Tüzüğüne aykırı olduğu, iflas ödeme emrinin de, TK'nın 35. maddesi uyarınca usulsüz tebligat yapılmış olan adrese tebliğ edildiği, dolayısıyla TK'nın 35. maddesi gereğince yasal koşulların oluşmadığı ve tebligatın usulsüz olduğu, iflas davalarında, ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edilip edilmediğinin mahkemece re'sen değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir....
Takip dosyasının incelenmesinde; icra müdürlüğü, 09.07.2014 tarihli kararında, ödeme emrinin tebliğ tarihinin 23.12.2013 olarak belirlenmesinde, İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2013/649 E. - 2014/91 K. sayılı kararı ve bu kararın onanmasına dair Dairemizin 27/05/2014 tarih ve 2014/13678 - 15124 sayılı ilâmını gerekçe olarak göstermiştir. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2013/649 E. - 2014/91 K sayılı ilamında, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği gerekçesiyle ihalenin feshine karar verildiği, kararın Dairemizce satış ilanı ve kıymet takdir raporunun usulüne uygun tebliğ edilmediğinin anlaşılması nedeniyle onandığı görülmüştür. Hukuk Genel Kurulu'nun 08.10.1997 tarih ve 1997/12-517 E.-1997/776 K. sayılı kararında da vurgulandığı üzere, ilamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümüdür. Diğer bir anlatımla hüküm içeriğinin aynen infazı zorunlu olup, ilamın infaz edilecek kısmı yorum yoluyla belirlenemez....
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, dava konusu ödeme emrinde alacak kalemi olarak yer alan gümrük ve katma değer vergilerinin ödenecek toplam borç miktarına eşit olmadığı görüldüğünden, Mahkemelerince ödeme emrindeki bu miktar farklılığının neden kaynaklandığının tespiti amacıyla 05/12/2017 tarihinde verilen ara karar üzerine, davalı idarece gönderilen cevap yazısında, ödeme emrinin sehven bu şekilde tanzim edildiği, davacı adına yeni bir ödeme emrinin düzenlendiği, dava konusu ödeme emrinin hükümsüz kaldığının bildirilmesi üzerine, Mahkemelerince verilen 28/12/2017 tarihli ara kararı ile bu kez dava konusu ödeme emrinin terkin edilip edilmediğinin davalı idareye sorulduğu, davalı idarece ödeme emrinin bir hükmü olmadığından herhangi bir işlem yapılmadığının beyan edildiği, bu durumda dava konusu ödeme emrinin yargı organlarınca iptaline karar verilene kadar geçerliliğini sürdüreceği göz önüne alındığında hatalı olarak düzenlendiği...
Somut olayda; örnek 10 ödeme emrinin itiraz eden borçlu İ.. G..'na 11.11.2014 tarihinde tebliğ edildiği, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte yetki itirazının ise yasal 5 günlük süreden sonra 19.12.2014 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, öncelikle usulsüz tebligat şikayetinin değerlendirilerek, ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğinin tesbiti halinde, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca tebliğ tarihinin düzeltilmesine ve düzeltilen tebliğ tarihine göre yetki itirazı süresinde ise itirazın esası yönünden inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, usulsüz tebligat şikayeti değerlendirilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
İcra Dairesinin 2003/438 Esas sayılı dosyası (yenilenmekle aynı icra dairesinin 2013/8510 Esas sayılı dosyası) üzerinden gönderilen ödeme emrinin tebliğ edilip edilmediğinin, tebliğ edilmiş ise tebliğ tarihinin sorularak alınacak cevabi yazının, 3- Takibe dayanak yapılan senet aslının birlikte gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 16/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Şikayetin süresinde olup olmadığının tespiti yönünden öncelikle tebligatın usulüne uygun tebliğ edilip edilmediğinin belirlenmesi gerektiği halde bu husus incelenmeksizin karar verilmesi yerinde değildir. Ödeme emri tebligat parçasının incelenmesinde ödeme emrinin davacı şirkete TK 21/1.maddesine göre tebliğ edildiği ve tebligatın usulüne uygun olduğu anlaşılmıştır....
Davacılar vekili; kira alacağının tahsili amacıyla ... 7.İcra Müdürlüğünün 2011/398 sayılı dosyası ile davalı hakkında tahliye istemli icra takibi başlattığını, örnek 13 ödeme emrinin davalı borçluya 13.01.2011 tarihinde tebliğ edildiğini, dosya içeriğinde her hangi bir itiraz görülmemekle birlikte, borçluya gönderilen ödeme emrinde icra dairesi tarafından sehven 2011/393 numarasının yazıldığını, borçlu tarafından borca itiraz edildiğini belirterek itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece icra takibine itirazın söz konusu olmadığı ve kesinleştiği, ihtar süresinde borcun ödenmediği gerekçesi ile tahliyeye karar verilmiştir. Temyiz dilekçesine ekli belgelerden ... 7.İcra Müdürlüğü tarafından davalıya tebliğ edilen ödeme emrinde dosya numarasının hatalı şekilde 2011/393 olarak belirtildiği ve borca aynı takip dosyası üzerinden 18.01.2011 havale tarihli dilekçe ile itiraz edildiği görülmüştür....