İİK'nun 62/1. maddesinde; “İtiraz etmek istiyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur”, aynı Kanunun 66/1. maddesinde ise; "Müddeti içinde yapılan itiraz takibi durdurur. İtiraz müddetinde değilse alacaklının talebi üzerine icra memuru takip muamelelerine alacağın tamamı için devam eder" hükümleri yer almaktadır. Somut olayda, takip dosyasında mevcut borçluya gönderilen ve tebliğ edilen ödeme emri tebligat mazbatasında tebliğ tarihinin belirtilmediği, borçlu vekilinin ise 13.04.2016 tarihinde borca itiraz ettiği görülmektedir. O halde, mahkemece, öncelikle itirazın süresinde olup olmadığının tespiti için ödeme emri tebliğ tarihinin ilgili posta müdürlüğünden sorularak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, anılan husus gözardı edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
ın talebini yerinde görerek, ödeme emri tebliğinin usule uygun yapılmadığına, Tebligat Kanunu'nun 32.maddesi gereğince davacı M.Ş. Y.'ın ödeme emrini öğrendiğini bildirdiği 5.7.2013 tarihinde tebliğin yapılmış sayılmasına karar vermiştir. Bu durumda davalı-borçlu M.Ş. Y.'ın ödeme emrine süresi içinde itiraz ettiğinin ve takibin itiraz nedeniyle durduğunun kabulü ile işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde davalı borçlu M.Ş. Y.z'ın takibe yasal süresi içinde itiraz etmediği, takibin kesinleştiği, davacının bu davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı S. K. vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 1.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Matbu olarak düzenlenmesi gereken ödeme emrine eklenen '' Takip Hesabı Takip Tutarı:893.594,52 TL Harç ve Giderler Toplamı:4.532,27- TL Tahsil Harcı 40.658,55 TL Peşin Harç Mahsubu:4.467,97 TL Vekalet Ücreti 49.693,78- TL Toplam:984.011,15- TL(masraflarla birlikte ödenecek tutar) ''şeklinde ki ibarenin ödeme emrinden çıkartılmasına karar verildiği" gerekçesiyle; borca itiraz taleplerinin reddine, davacının ödeme emrine şikayetinin kabulüne, 19/11/2018 tarihli ödeme emrinde yer alan takip hesabı başlıklı hesabın ödeme emrinden çıkarılmasına karar verilmiş; karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
kavuşmasını sağlamak olduğunu, yerel mahkemece yorum yolu ile davanın türünün değiştirildiğini ve yine yorum yolu ile davanın kabul edildiğini, yürürlükte bulunan İİK.nun borca itiraz ve şekli ile şikayet yolunu ayrı ayrı belirlediğini, görülmekte olan davanın da borca itiraz iken şikayet olarak kabul edilmesinin hukukun temel kaidelerine aykırı olduğunu, ödeme emrinde küçüğün velisi veya vasisi gösterilmediği için davanın kabulüne karar verilmesinin de açıkça hatalı olduğunu, davacı çocukların velisi Ayşenur Aytaç'a gönderilen tebligat zarfı üzerinde "Bu zarfta örnek no 10 ödeme emri ve senet fotokopisi vardır.T1 T1 yazdığını, gönderilen ödeme emrinin velayeten gönderildiğinin tebligat zarfı ile sabit olduğunu, bunun dışında borçlu mirasçıların isim ve soyisimlerinin de ödeme emrinde ayrı ayrı belirtildiğini, ödeme emrinin icra müdürlüğünce resen tanzim edilen bir evrak olduğunu, böyle bir evrakta hata olması durumunda alacaklıyı yargılama gideri ve vekalet ücreti ile sorumlu tutmanın...
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; somut olayda davalı borçlu T3 çıkarılan ödeme emri tebligatının 28/06/2022 tarihinde bila tebliğ iade edildiğini, borçlunun 29/07/2022 tarihinde takibe itiraz ettiği görülmüş, ilgili takipte borçluya ödeme emri çıkarılmış ve ödeme emri 28/06/2022 tarihinde bila iade olmuş, fakat borçlu takip ve ödeme emrinden haberdar olarak 29/07/2022 tarihinde vekili aracılığıyla ödeme emrine itiraz etmiş, Yargıtay 12....
Sayılı dosyası ile icra takibinin başlatıldığını, adresine gönderilen ödeme emrinin ptt kayıtlarından 16/12/2021 tarihinde muhtara teslim edildiğini, tebligat müvekkiline olmadığını, muhtara yapıldığını, 28/12/2021 tarihinde Denizköşkler Mahalle Muhtarlığına giderek ödeme emrinin aldığını, müvekkili davalı/alacaklıya borcu bulunmadığını, borca, faize ve tüm fer'ilerine itiraz edildiğini, takibin tatiline karar verilmesini, müvekkili tebligattan haberi oladığını, davacının yurt dışında olması sebebiyle ödeme emrine itiraz edememesini ve 27/12/2021 tarihinde yurda dönen müvekkili, 28/12/2021 tarihinde ödeme emrinden haberdar olmasını ve 3 günlük süre içerisinde itirazının yaptığını bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin kararını kaldırarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş ise de; Dosyada yapılan incelemede, dava dosyası ekinde Büyükçekmece 1....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davalı şirket vekili tarafından davacı T1 Şirketi ve dava dışı Asal Gömlek Şirketi ile Ahmet Asal aleyhine bono alacağından dolayı kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, ödeme emrinin davacı şirkete 28/11/2018 tarihinde tebliğ edildiği, 05/12/2018 tarihinde davacı takip borçlusu şirket aleyhine başlatılan takibin ve ödeme emrinin iptali için dava açıldığı, borca itiraz edildiği, dava dilekçesinde ödeme emrinin borçlu şirkete usulsüz tebliğ edildiğine yönelik bir iddianın bulunmadığı, İİK 168. ve devamı madde kapsamında ödeme emri tebliğinden itibaren yasal 5 günlük süre içerisinde dava açılmadığı anlaşılmakla mahkeme kararı yerinde olduğundan istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
İşveren, tebliğ edilen prim borcuna karşı tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde ilgili Kurum ünitesine itiraz edebilir. İtiraz tahsilatı, durdurur. İtirazın reddi halinde, işveren kararın tebliğ tarihinden itibaren bir ay içerisinde yetkili mahkemeye başvurabilir. Yetkili mahkemeye başvurulması prim borcunun tahsil ve takibini durdurmaz.” hükmü mevcuttur. 506 sayılı Yasanın 79. maddesindeki süreler, hak düşürücü süre niteliğindedir. 6183 sayılı Kanunun 58. maddesine göre; kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi (7) gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu nezdinde itirazda bulunabilir. İtiraz etmezse borç kesinleşmiş olur....
İİK 'nun 62/1. maddesinde; “İtiraz etmek isteyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur” hükmü yer almakla birlikte borçluya “ödeme emri tebliğ edilemese” bile, alacaklının anlaşmazlığı ve takibi sürdürme iradesi mevcut bulunduğu sürece borçluya ödeme emrinin tebliğ edilmemesi şikayet ve itirazda bulunmasına engel teşkil etmez. (Benzer karar Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 02/03/2021 tarih 2020/6620 esas 2021/2293 karar, 30/04/2018 tarih 2016/31285 esas 2018/3912 karar) Her ne kadar borçluya itiraz tarihi itibariyle ödeme emri tebliğ edilmemiş ise de alacaklı tarafın icra dosyasına müracaat ederek borçlu davacının mernis adresine ödeme emri gönderilmesini istediği, bu nedenle alacaklının anlaşmazlığı ve takibi sürdürme iradesinin mevcut bulunduğu, mernis adresine gönderilen örnek 7 numaralı ödeme emrininde itirazdan sonra 06/12/2017 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi K A R A R Dosyanın incelemesinde; gerekçede davacı vekilinin sunduğu belirtilen ıslah dilekçesi, ıslah harcı ödeme makbuzu ve İtiraz Hakem Heyeti kararının taraflara tebliğine ilişkin KEP bildirim belgelerinin dosya içerisinde bulunmadığı anlaşıldığından; ıslah dilekçesi, ıslah harcı ödeme makbuzu ve İtiraz Hakem Heyeti kararının taraflara tebliğine ilişkin KEP bildirim belgelerinin dosyaya eklendikten sonra gönderilmek üzere dosyanın İtiraz Hakem Heyetine iletilmek üzere İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 22.12.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....