Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, ödeme emrine konu borçların %40 kısmını aşan bedelin iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davacının tüm, davalının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2- Davacı, dava dışı ... Gıda Ürünleri Ltd Şti.’nin borçlarından dolayı kendisine gönderilen ödeme emirlerinin iptaline, bunun kabul görmemesi halinde, % 40 hissedar olması nedeni ile ödeme emrine konu borçların % 40’sini aşan bedellerin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, ödeme emrine konu borçların %40 kısmını aşan bedelin iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davacının tüm, davalının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2- Davacı, dava dışı Kabaca Gıda Ürünleri Ltd Şti.’nin borçlarından dolayı kendisine gönderilen ödeme emirlerinin iptaline, bunun kabul görmemesi halinde, % 40 hissedar olması nedeni ile ödeme emrine konu borçların % 40’sini aşan bedellerin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

      Davanın yasal dayanağını oluşturan 6183 sayılı Kanun'un 58. maddesinde ödeme emrine karşı dava açma süresi 7 gün ile sınırlandırılmıştır. İtiraz davası için öngörülen 7 günlük sürenin hak düşürücü nitelikte olduğu konusunda kuşku bulunmamaktadır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 10.04.2001 gün ve 2002/21-201-297 ve 24.03.2004 gün ve 2004/10164-170 sayılı Kararları). Ödeme emrinin iptaline yönelik dava “menfi tespit” niteliğinde olup, maddede belirtilen; “böyle bir borcu olmadığı”, “kısmen ödendiği” veya “zamanaşımına uğradığı” yönündeki iddialar dışında yeni ve ayrı bir itiraz nedeni ileri sürülemeyecektir. İcra ve İflas Kanununun 72. maddesine koşut bir düzenlemeye 6183 sayılı Kanunda yer verilmemiş olması karşısında, 7 günlük hak düşürücü süreyi geçiren borçlunun, aynı konuda yeni bir menfi tespit veya alacak davası açma olanağı bulunmamaktadır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 03.10.2007 gün ve 2007/21-623- 717 ve 26.04.2006 gün ve 2006/21-198-249 sayılı Kararları)....

        Davanın yasal dayanağını oluşturan 6183 sayılı Kanun'un 58. maddesinde ödeme emrine karşı dava açma süresi 7 gün ile sınırlandırılmıştır. İtiraz davası için öngörülen 7 günlük sürenin hak düşürücü nitelikte olduğu konusunda kuşku bulunmamaktadır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 10.04.2001 gün ve 2002/21-201-297 ve 24.03.2004 gün ve 2004/10164-170 sayılı Kararları). Ödeme emrinin iptaline yönelik dava “menfi tespit” niteliğinde olup, maddede belirtilen; “böyle bir borcu olmadığı”, “kısmen ödendiği” veya “zamanaşımına uğradığı” yönündeki iddialar dışında yeni ve ayrı bir itiraz nedeni ileri sürülemeyecektir....

          . - K A R A R - Davacı vekili, davalı şirketten olan alacağının tahsili için yapılan genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinin sonuçsuz kalması üzerine takibin iflas yolu ile adi takibe çevrildiğini, iflas ödeme emri gönderildiğini, borçlu şirketin ödeme emrine haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın kaldırılmasını davalı şirketin iflasını talep ve dava etmiştir....

            yer alan ödeme emri tebliğ mazbatasında da açıkça görüldüğü üzere davacı borçluya gönderilen ödeme emrine belgenin eklenmediği zira davalı alacaklı tarafından söz konusu belgenin takip dosyasına sunulmadığı, davacı borçlunun ödeme emrine itiraz etmiş olmasının şikayet kanun yoluna başvurmasını engellemeyeceğine dair yerleşik Yargıtay içtihatları bulunduğu gerekçesiyle davacı borçlunun şikayetinin kabulü ile usul ve yasaya aykırı olarak düzenlenen ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı, kira alacağına dayanarak başlattığı adi kiraya ve hasılat kiralarına ait ilamsız takipte; örnek 13 ödeme emrinin tebliği üzerine, borçlunun yasal süresi içerisinde icra dairesine yaptığı itiraz nedeniyle takibin durdurulduğu, borçlunun ayrıca ''ödeme emrinin iptali şikayeti'' ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece; borçlunun isteminin ''ödeme emrine itiraz'' olarak değerlendirilerek talebin reddine karar verildiği anlaşılmıştır....

              Bölge adliye mahkemesince; icra takibinden önce davacı ile temlik alan bankanın temlik sözleşmesini fesih ettiği bu nedenle davacının icra takip tarihi itibariyle alacaklı sıfatının bulunduğu, davalının ödeme emrine itirazının da temlik sözleşmesinin devam ettiği düşüncesi ile davacıya değil temlik alacaklısına ödeme yapma iradesinin sonucu olduğu; ne var ki, temlik sözleşmesi icra takibinden önce feshedilmekle alacaklı sıfatının tekrar davacıya geçtiği, dava dışı Anadolubak A.Ş.nin temliğin feshedildiğini 22/08/2019 tarihli yazı ile davalıya bildirdiği, bir an için yazının davalıya ulaşmadığı kabul edilse bile davalının ödeme emrini tebliğ aldıktan sonraki 7 günlük itiraz süresi içerisinde gerek davacı alacaklıdan gerekse dava dışı bankadan temlik sözleşmesinin feshedildiğini öğrenme imkanı varken bu yola başvurmayıp ödeme emrine itiraz etmesinde haksız olduğu gerekçesiyle; davacının istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulü ile icra takibine...

                Davalı....takibe bizzat itiraz etmemiş olup onun adına “vekil sıfatıyla”...'in yasal sürede 5.055,12.TL.'lik fatura içeriği malın teslim alınmadığı iddiasıyla kısmi itiraz ederek dilekçe ekine nüfus cüzdanı örneğini eklemiş, avukat olduğuna dair vekaletname ibraz etmemiştir. Ödeme emrine itiraz edebilme ehliyetine sahip olan kimse takip talebi ve ödeme emrinde borçlu olarak gösterilmiş ve kendisine bu sıfatla ödeme emri tebliğ edilmiş olan borçludur (m.62/1.) Takip ehliyetine sahip olan borçlu ...'in kendisi ödeme emrine itiraz edebilir. Takip ehliyeti bulunmayan kişilerin yapmış oldukları icra takiplerine kanuni temsilcileri icazet verebilir. Takip ehliyeti bulunan kişi dilerse kendisine bir temsilci (vekil, avukat) ile temsil ettirebilir. Fakat borçlu icra dairesinde kendisini vekil ile temsil ettirmek isterse yalnız bir avukatı vekil olarak atayabilir. (Avukatlık K. m.35) İcra dairesi avukat olmayan bir kişinin vekil sıfatıyla yaptığı talepleri yerine getiremez....

                  İtirazın iptali davası borçlunun itirazının hükümsüz kılınarak, itiraz ile duran takibe konu alacağın varlığının saptanarak icra takibinin devam etmesinin sağlanması amacıyla açılan bir davadır. İtirazın iptali davasının açılabilmesi için yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir takibin bulunması ve borçlu tarafından ödeme emrine süresi içerisinde geçerli bir itirazın yapılması suretiyle takibin durması gerekmektedir....

                    UYAP Entegrasyonu