WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı alacaklı tarafından ... 8.İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyasında borçlu olarak borçlusu ...Tic AŞ ve ... olarak gösterilmiştir. Davalı ...' e gönderilen tebliğ mazbatası davalının taşınmış olması nedeni ile iade edlmiştir. İcra dosyasında ödeme emri davalıya tebliğ edilmediği gibi icra dosyasının fiziki ve UYAP sisteminden incelenmesinde davalının borca karşı bir itirazına da rastlanmamıştır. Ödeme emri borçlu şirkete tebliğ edilmiş ve şirket tarafından takibe itiraz edilmiştir. Davalı şirket yetkisi ise de itiraz dilekçesinde açıkça sadece şirket yönünden borca itiraz edilmiştir. Davalıya çıkarılan ödeme emri tebligatının 22.12.2018 tarihinde iade edildiği ve dosya içeriğine göre iadeden sonra yeniden ödeme emri tebligatı çıkarılmadığı gibi davalı tarafından henüz borca bir itirazda da bulunulmamıştır....

    Davalı aracının sürücüsünün ehliyetinin olmadığı ve 1.45 promil alkollü olduğu belirtilmişitr. Davacı sigortacı, 6.000 TL poliçe limitini zarar gören hak sahibine 05.10.2007 tarihinde ödemiş ve akidi olan sigortalısı aleyhinde (sürücüsünün ehliyetsiz ve davanın 02.06.2011 tarihinde reddine karar verilmiş; bu hüküm temyiz edilmeden kesinleşmiştir. Daha sonra Mersin 4.İcra Müdürlüğünce düzenlenen 29.09.2011 tarihli ödeme emri 06.10.2011 tarihinde davalı-borçluya tebliğ edilmiş, davalı 12.10.2011 tarihinde takibe itiraz etmiş; zamanaşımı definde bulunmuştur. Davalı-borçlunun itirazı üzerine 09.07.2012 tarihinde işbu dava açılmıştır....

      Edremit İcra Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabında; davalının 30/09/2019 tarihinde borca itiraz ettiği ve takibin durdurulduğu belirtilmiştir. Buna göre; mahkemece, davalının takibe itirazı bulunmadığından, davanın usulden reddine karar verilmiş ise de, müzekkere cevabına göre davalının süresinde itirazı olduğu ve takibin durdurulmuş olduğu görülmüştür. Bu nedenle, ilk derece mahkemesince eksik inceleme ile karar verilmiştir. Açıklanan nedenlerle, davacının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dava dosyanın HMK 353/1- a-4 maddesi gereğince ilk derece mahkemesine iadesine karar verildi....

      ŞİKAYET Borçlu şikayet dilekçesinde; tebligat gönderilen adresin borçlunun mernis adresi olmaması nedeniyle ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu, takipten 15.10.2021 tarihinde haberdar olduğunu, takip konusu senetlerdeki imzaların borçluya ait olmadığını ve borca da itirazı bulunduğunu ileri sürerek, takibin iptali ile takip konusu alacak üzerinden en az % 20 oranında tazminata hükmedilmesini ve uygulanan hacizlerin kaldırılmasını talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesinde; ödeme emri tebliğ işleminin usulüne uygun ve takibin kesinleşmesi üzerine uygulanan hacizlerin de yerinde olduğunu, takip konusu senetlerdeki imzaların borçluya ait olduğunu ileri sürerek şikayet ve itirazların reddi ile borçlu aleyhine en az % 20 oranında tazminata ve % 10 oranında para cezasına hükmedilmesini istemiştir. III....

        Dava, davacı şirkete kasko sigortalı araca verilen zararın tazmini amacıyla yapılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İcra dosyasında davalı borçluya ödeme emri 23.12.2003 tarihinde tebliğ edilmiş olup tebligat usulüne uygun değil ise de davalı borçlu ... 29.12.2003 tarihli mal beyanı dilekçesinde ödeme emrini 25.12.2003 tarihinde aldığını bildirmiştir. Ancak bu tarihten itibaren 7 günlük süre geçtikten sonra 05.01.2004 tarihinde borca itiraz etmiştir. Davalı borçlunun borca itirazı süresinden sonra olduğu için takip kesinleşmiş olup davacı ...Ş.nin itirazın iptali davası açmasında hukuki yararı bulunmamaktadır.Bu nedenle kararın bozulması gerekir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, ve bozma nedenine göre tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine 17.6.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Hukuk Genel Kurulu’nun, 19.11.2014 tarih ve 2013/12-2240 esas 2014/929 karar sayılı kararında, borçluların mirası reddetmeleri nedeniyle borçlu olmadıklarına yönelik iddialarının borca itiraz olduğu ve ödeme emri tebliği üzerine yasal sürede yapılması gerektiği kabul edilmiştir.Dairemizce, anılan karar doğrultusunda içtihat değişikliğine gidilerek, Hukuk Genel Kurulu’nca kabul edilen ilke benimsenmiştir. “İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara borca itiraz denir. Mesela ödeme, …sıfat itirazı gibi…. Borçlunun borcu olmadığına ilişkin itirazı, takip konusu senedin karşılıksız olduğu (veya kaldığı), hatır senedi olduğu, teminat senedi olduğu, anlaşmaya aykırı doldurulduğu, kambiyo senedinde tahrifat yapıldığı, borçlunun senedin düzenlendiği tarihte temyiz kudretine sahip olmadığı, mirası reddetmiş olduğu veya mirasın hükmen reddedilmiş olduğu gibi sebeplere dayanır.” (Prof. Dr....

            E. sayılı dosyası üzerinden cari hesaba dayalı olarak ilamsız icra takibi başlattığı, ödeme emrinin tebliğinden sonra borçlunun 15/01/2019 tarihli itiraz dilekçesinde borca itiraz yanında yetkiye de itiraz etmesi ve alacaklı vekilinin 06/03/2019 tarihli dilekçesi ile dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesini talep etmesi üzerine aynı tarihli yazı ile dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderildiği, yetkili İstanbul Anadolu ...İcra Müdürlüğü’nün ... E. sayılı dosyasında ödeme emri ekli olduğu belirtilen tebliğ zarfının 15/03/2019 tarihinde borçluya tebliğ edildiği ve 19/03/2019 tarihli dilekçesi ile ödeme emrini tebliğ aldığını belirterek borca itiraz ettiği görülmüştür....

              Mahkemece yapılan yargılamaya ve toplanan delillere göre; dava konusu takip dosyasında ilk ödeme emrinin 30.12.2009 tarihinde davalı borçluya tebliğ edildiği, yapılan davetiyeye takip dayanağı belgelerinin eklenmediği ve davanın 1.İcra Hukuk Mahkemesi'ne yaptığı şikayet sonucu 2009/1445 Esas 2010/358 Karar sayılı ilamla, şikayetin kabulüne ve ödeme emrinin iptaline karar verildiği, davalının ilk ödeme emrinden sonra aynı zamanda borca da itiraz edip takibi durdurduğu, takibin durduğu 31.12.2009 tarihinden sonra 1 yıl içinde iptal davası açılması gerektiği, itirazın iptali davası ise 18.05.2011 tarihi olup, yaklaşık 1,5 yıl sonra açıldığı, davacının ilgili icra dosyasından gönderdiği 10.06.2006 tarihli ödeme emrini sadece ödeme emrinin tebliğindeki usulsüzlüğü giderdiği, dava süresinin başlangıcı için bu tarihin esas alınamayacağı gerekçesiyle süresinde açılmayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

                DAVA Davacı borçlular vekili dava dilekçesinde; aleyhlerine başlatılan kambiyo senedine özgü takipte ödeme emrinin ve takibin iptali için dava açtıklarını ve mahkemece ödeme emrinin iptaline karar verildiği, icra dosyasında iptal kararından sonra müvekkiline yeniden ödeme emri gönderildiği, ancak vekil kaydı olmasına rağmen ödeme emrinin asillerin adresine gönderildiğini ve ayrıca yapılan takibin haksız olduğunu, müvekkillere gönderilen takibe dayanak çek suretinde tasdik imza yer almadığı, çek aslının icra kasasına sunulmadığı, çek suretinin tasdikli olmadığı gerekçeleriyle ödeme emrinin iptalini talep ettikleri, borca ve fahiş olan faize itiraz ettikleri, istenilen çek tazminatı ve komisyonun da haksız olduğunu, çek tazminatının tüm borçlulardan istenildiğini, çek tazminatından sadece keşidecinin sorumlu olduğunu söyleyerek ödeme emrinin ve takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....

                  Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; icra hukuk mahkemesine başvuru sebeplerinin borca itiraz olmayıp, icra takibinin ve ödeme emrinin iptali talebi olduğunu, Mahkemece yanlış değerlendirme yapılarak borca itiraz talebi ile başvurulmuşcasına hukuka ve hakkaniyete aykırı bir karar verildiğini, müvekkiline tebliğ edilen ödeme emrinde borcun dayanağı olarak sadece ödenmeyen kira bedelleri ve kira artış farklarının gösterildiğini, ödenmeyen kira bedellerinin hangi döneme, hani aylara ilişkin olduğunun belirtilmediği gibi kira artış farklarının da ne miktar olduğunun belirtilmediğini beyan ederek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden yapılacak yargılama sonucunda davanın kabulü ile ödeme emrinin ve takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe: Uyuşmazlık, davacı borçlu hakkında kira alacağına dayalı olarak başlatılan tahliye talepli ilamsız icra takibinde takibin ve ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir....

                  UYAP Entegrasyonu