Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı borçlular vekili 13.01.2016 tarihli itiraz dilekçesinde, her iki müvekkilinin de alacaklıya hiçbir borcu bulunmadığını, her iki müvekkili açısından da takibe konu edilen borcu kabul etmediğini bildirerek borcun tamamına ve ferilerine itiraz etmiştir. Ödeme emrine davalı borçlular tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur....

    Asliye Ticaret Mahkemesi'nden verilen 31/03/2016 gün ve 2010/379-2016/192 E.-K. sayılı hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. - K A R A R - Heyetçe incelenmesine gerek görülen ... 19. İcra Müdürlüğü'nün 2009/9035 sayılı icra dosyasının aslı veya onaylı örneğinin (yeniden geri çevirmeye mahal verilmemesi, bu doğrultuda; içeriğinde takip talebi, ödeme emri, tarih şerhli ödeme emri tebligat parçası, takibe itiraz dilekçesinin bulunduğunun kontrol edilmesi) eklenerek birlikte gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 12/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 18.11.2014 gün ve 2013/44 E. - 2014/525 K. sayılı hüküm davalı şirket yetkilisi tarafından her ne kadar duruşma istemli olarak temyiz edilmiş ise de miktar itibarıyla bu istemin reddi ile incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşuldu. - K A R A R - Heyetçe incelenmesine gerek görülen .... İcra Müdürlüğü'nün 2012/5036 sayılı icra dosyasının aslı veya onaylı örneğinin (yeniden geri çevirmeye mahal verilmemesi, bu doğrultuda; içeriğinde takip talebi, ödeme emri, tarih şerhli ödeme emri tebligat parçası, takibe itiraz dilekçesinin bulunduğunun kontrol edilmesi) eklenerek birlikte gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 06.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Somut olayda, borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz yapıldığını ileri sürerek 23.03.2016 tarihinde şikayet yoluyla ...... mahkemesine başvurduğu ve usulsüz tebligattan 18.03.2016 tarihinde haberdar olduğunu beyan ettiği anlaşılmaktadır. Öte yandan, borçlunun ödeme emri tebligatından daha önce haberdar olduğu alacaklı tarafça iddia ve ispat edilmediği gibi ...... dosyasında da bu yönde bir belge ve bilgi bulunmamaktadır. Bu durumda, mahkemece, borçlunun ödeme emri tebligatından haberdar olduğunu beyan ettiği tarihe göre tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik şikayetinin İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen yedi günlük süresi içerisinde gerçekleştiği gözetilmek suretiyle işin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle, takip dosyasına itiraz dilekçesinin yedi günlük sürede verilmediğinden bahisle şikayetin reddine karar verilmesi isabetsizdir....

          - K A R A R - Davacı vekili, davalı şirket hakkında kombiyo senetlerine özgü iflas yoluyla takibe giriştiklerini, ödeme emri kendisine tebliğ edilen davalı şirketin borcu ödemediği gibi takibe karşı itiraz veya şikayette de bulunmadığını ileri sürerek İİK’nın 173. maddesi hükmü uyarınca davalı şirkete depo emri çıkarılmasını, depo emri yerine getirilmezse iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre usulüne uygun depo emri tebliğine rağmen, verilen sürede borcun ödenmediği gerekçesiyle İİK’nın 173. maddesi hükmü uyarınca davalı şirketin iflasına karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....

            İcra Müdürlüğünün 2018/9008 Esas sayılı dosyasından 02.10.2019 tarihinde, ihtiyati haciz talepli kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatıldığını, söz konusu dosyadan tanzim edilen örnek 10 ödeme emrinin e tebligat yolu ile 06.05.2019 tarihinde taraflarına tebliğ edildiğini, ödeme emrinin vekil olarak taraflarına tebliğinin hatalı olduğunu, vekile ödeme emri tebliğinin Avukatlık Kanunun uygulanmasına dair Yönetmeliğin 18. maddesinde yeri ve uygulamasının bulunmadığını, müvekkilinin taraflarına verdiği vekaletnamede ödeme emri tebliğ alınmasına ilişkin bir yetki bulunmadığını, icra dosyasında müvekkili adına sunulmuş vekaletname olmamasına rağmen ve vekaletnamede, ödeme emri tebellüğü hususunda yetkilendirilmemelerine rağmen ödeme emrinin vekil olarak taraflarına tebliğinin hatalı olduğunu, ayrıca ödeme emri ekinde takibe müstenit belgeler bulunmadığını, İİK 'nun 58. maddesi uyarınca takibe konu alacak ile ilgili belgelerin tasdikli birer suretinin ödeme emrine eklenmesi zorunluluğunun...

            Davacıya gönderilen ödeme emri tebliğ tarihi itibariyle beş günlük süre geçirildikten sonra itiraz ve şikayette bulunulduğu görülmekte ise de, dava dilekçesinin 6. maddesinde açıkça davacıya gönderilen ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü ileri sürülmekte ve ödeme emri tebliğinin iptali talep edilmektedir....

            İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/09/2021 NUMARASI : 2021/127 ESAS 2021/438 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili ile davalı vekilinin tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kayseri Genel İcra Dairesinin 2020/42627 Esas sayılı dosyasından gönderilen ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu, ödeme emri tebliğ tarihinin 25/02/2021 olarak düzeltilmesini, müvekkilinin borca ve haciz kaldırma talebinin reddine ilişkin kararın kaldırılmasını, ödeme emrinin iptalini, müvekkilinin maaşına konulan haciz nedeniyle icra dosyasına gönderilen 1.500,00 TL'nin iadesini, "borcunuzu itiraz süresi içerisinde öderseniz" ile başlayan kısmın ödeme emrinden çıkartılmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa...

            İcra Mahkemesi’nin 18.01.2016 gün, 2015/660 Esas-2016/64 Karar sayılı kesinleşen ilamı ile ödeme emri tebliğ tarihinin 20.11.2015 olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Bu durumda, davaya dayanak yapılan icra takibindeki ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğu belirlendiğinden ve davalı tarafça da süresinde icra takibine 24.11.2015 tarihinde itiraz da bulunulduğundan kesinleşen bir icra takibinden söz edilemez. Mahkemece; usulsüz tebliğ edilen ödeme emri tebligatına dayalı olarak 27.03.2015 tarihinde açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile kiralananın tahliyesine karar verilmesi doğru değildir....

              CEVAP Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; takibe konu senette herhangi bir tahrifat yapılmadığını belirterek; usulüne uygun tebliğ edilen ödeme emrine süresinde itiraz edilmediğinden haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın esastan reddine, kötü niyetle dava açması nedeniyle davacı aleyhine alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir. III....

                UYAP Entegrasyonu