Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin ticaret sicilde kayıtlı adresine gönderilen ödeme emrinin bila tebliğ iade dönmesi üzerine, aynı adrese TK'nın 35.maddesine göre ödeme emri gönderildiğini, tebliğ işleminin usulüne uygun olduğunu beyanla şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme; borçlu şirkete gönderilen ödeme emri tebligatının, muhatabın adresinin kapalı olması ve bilgi alınabilecek komşu ya da kapıcı bulunamaması nedeniyle tebliğ edilememesi üzerine, tüzel kişi olan borçlunun ticaret sicildeki adresine TK'nın 35.maddesine göre ödeme emri gönderildiği, tebliğ işleminin usulüne uygun olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar vermiştir. Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava/şikayet dilekçesindeki beyanlarını tekrar ederek Mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
sayılı ödeme emri gereğinin yerine getirilmemesi nedeniyle tesis edilmiş olup,söz konusu ödeme emri … İdare Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararıyla iptal edilmiş olduğundan,buna dayalı 5.11.1997 günlü haciz bildirisinin de yasal dayanağı kalmamıştır. Bu nedenle,dava konusu işlemin iptali gerektiğinden,davacının temyiz isteminin kabulü,Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerekeceği düşünülmektedir. Tetkik Hakimi …'ın Düşüncesi : Dava konusu haciz işleminin öncesinde tebliğ edilen … sayılı ödeme emrine karşı açılan davada, … Vergi Mahkemesinin … günlü ve E:…, K:… sayılı kararıyla ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir. Bu durumda dava konusu haciz işleminin hukuki dayanağı ortadan kalktığından, davanın reddi yolunda verilen kararda isabet bulunmamaktadır. Açıklanan nedenle davacı temyiz isteminin kabulü ile Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerekeceği düşünülmektedir....
Mahkemece; Davanın kabulü ile; Kayseri Genel İcra Dairesinin 2020/42627 Esas sayılı dosyasından gönderilen ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunun tespiti ile ödeme emri tebliğ tarihin 25/02/2021 olarak düzeltilmesine, İcra Müdürlüğünün 26/02/2021 tarihli kararının kaldırılmasına, takip kesinleşmeden konulan hacizlerin kaldırılmasına, ödeme emrindeki (borcunuzu itiraz süresi içerisinde öderseniz ile başlayan kısmın ödeme emrinden çıkartılmasına,) 1.500,00- TL'nin iade talebinin reddine, ödeme emrinin iptali talebinin kabulü ile ödeme emrinin iptaline, şeklinde karar verildiği görülmüştür....
Bu aşamadan sonra, takip dosyasında, ödeme emrinin vekil yerine asile tebliğ olunması, anılan mevzuat hükümlerine aykırıdır. O halde, mahkemece, ödeme emri tebliğ işleminin iptaline ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile şikayetin reddi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren ... gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, .../.../2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 24.09.2014 tarih ve 2014/18056-22345 Karar sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek tebligat işleminin iptalini istemi ile icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmıştır. Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK. nun 16.maddesi olup, bu yöndeki şikayet, aynı maddenin 1.fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük sürede yapılmalıdır....
Dava dosyasının incelenmesinden, yükümlü şirketin yenileme dilekçesinde,ilk dilekçesinde dava konusu ettiği 1995/Haziran dönemine ait ödeme emri ile birlikte kendisine 16.1.1996 tarihinde tebliğ edilen 1995/Temmuz- Ağustos-Eylül dönemlerine ait ödeme emirleri ile 18.3.1996 tarihinde tebliğ edilen 1995/Ekim dönemine ait ödeme emrini de 27.2.1996 tarihli dilekçesi ile dava konusu ettiği anlaşılmıştır. Yükümlü şirkete dilekçe ret kararı 1.2.1996 tarihinde tebliğ edilmiş olup,yenileme dilekçesi 27.2.1996 tarihinde verildiğinden, ilk dilekçede dava konusu edilen 1995/Haziran dönemine ait ödeme emrinin incelenmesi yerindedir....
Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin şikayet, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren yedi günlük sürede icra mahkemesine yapılmalıdır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğinden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir....
Hukuk Dairesi'nin 15/03/2016 tarih ve 2016/31332 E. 2016/7597 K. sayılı ilamı gereğince İİK'nın 58 ve İİK'nın 61. maddelerine göre takibe itiraz edilmesi şikayet yoluyla ödeme emrinin iptaline engel olmayacağı, takip belgeye dayandığı halde ödeme emri tebliğ evrakında şerhin bulunmadığı ve aksinin davalı alacaklı tarafça ispat edilimediği görülmekle icra müdürlüğünce gönderilen ödeme emri tebligatının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle ödeme emri tebliğ işleminin iptaline, davacı tarafa yeniden tebliğ yapılmasına, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar vermiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER: Alacaklı tarafından borçlu hakkında genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda, ödeme emrinin usulüne aykırı bir şekilde tebliğ edildiğini, takibin dayanağı olan belgenin ödeme emri ekinde gönderilmediğini ileri sürerek ödeme emrinin iptalini talep ettiği, ilk derece mahkemesince usulsüz tebligat yönünden şikayetin kabulüne, ödeme emri iptali talebi yönünden şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür....
Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunun ileri sürülmesi, "şikayet" niteliğinde olup, İİK'nun 16/l. maddesi gereğince şikayetin, işlemi öğrenme tarihinden itibaren yedi günlük sürede yapılması zorunludur....