Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Borçlu, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu da iddia ettiğine göre, mahkemece, öncelikle borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik şikayeti konusunda inceleme yapılıp, anılan şikayetin yerinde görülmesi halinde, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca tebliğ tarihinin düzeltilerek borçlunun diğer itirazlarının incelenmesi gerekirken, bu husus gözardı edilerek, ödeme emri teblgatının usulsüz olup olmadığı ve buna ilişkin şikayetin süresi içinde yapılıp yapılmadığı saptanmadan yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin ticaret sicilde kayıtlı adresine gönderilen ödeme emrinin bila tebliğ iade dönmesi üzerine, aynı adrese TK'nın 35.maddesine göre ödeme emri gönderildiğini, tebliğ işleminin usulüne uygun olduğunu beyanla şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme; borçlu şirkete gönderilen ödeme emri tebligatının, muhatabın adresinin kapalı olması ve bilgi alınabilecek komşu ya da kapıcı bulunamaması nedeniyle tebliğ edilememesi üzerine, tüzel kişi olan borçlunun ticaret sicildeki adresine TK'nın 35.maddesine göre ödeme emri gönderildiği, tebliğ işleminin usulüne uygun olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar vermiştir. Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava/şikayet dilekçesindeki beyanlarını tekrar ederek Mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....

    Bu bağlamda, borçtan dolayı cebren tahsile geçmeden önce anılan Kanunun 55. maddesi hükmünde öngörülen bilgilerin tümünü içeren bir ödemeye çağrı yazısının “ödeme emri” nin tebliğ edilmesi yasal zorunluluktur....

    Davacı borçlu vekilinin istinaf başvurusunun incelenmesinde; Davacı tarafça, ödeme emri tebliğinin usulsüz olması sebebiyle ödeme emri tebliğinin iptali ile ödeme emri tebliğ tarihinin 19/10/2020 olduğunun tespitine, takibin usule aykırı olarak kesinleştirilmesi sebebiyle haksız hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi talep edilmiştir. Her ne kadar dava dilekçesinde borca itirazlardan bahsedilmiş ise de, borca itiraza dayalı bir talep (itirazın kabulü, takibin iptali ya da takibin durdurulması gibi) söz konusu değildir. Taraflarca, ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğuna ve ödeme emri tebliğ tarihinin 19/10/2020 tarihi olduğuna dair karara karşı istinaf kanun yoluna başvuru yapılmamış olduğundan, kararın bu kısmı kesinleşmiştir. Buna göre ödeme emri tebliğ tarihi 19/10/2020 tarihi olup, davacı borçlu tarafından icra dosyasına aynı gün itiraz dilekçesi sunulmuştur. Bu haliyle davacı yönünden icra takibi kesinleşmemiştir....

    İlgili Hukuk 6183 sayılı Kanun'un “Ödeme Emri” başlıklı 55 inci maddesinin ilk fıkrasında; kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere, yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları gereğinin bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; “Ödeme Emrine İtiraz” başlığını taşıyan 58 inci maddesinin birinci fıkrasında; kendisine ödeme emri tebliğ olunan kişinin, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde (7061 sayılı Kanun'un 9 uncu maddesi ile on beş gün olarak değiştirilmiştir.) itirazda bulunabileceği belirtilmiştir. Görüldüğü gibi; “menfi tespit” niteliğindeki ödeme emrine itiraz/ödeme emrinin iptali davasının yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde açılması zorunlu olduğu gibi, kendisine ödeme emri gönderilen borçlunun itirazları da üç nedenle sınırlandırılmıştır....

      sayılı ödeme emri gereğinin yerine getirilmemesi nedeniyle tesis edilmiş olup,söz konusu ödeme emri … İdare Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararıyla iptal edilmiş olduğundan,buna dayalı 5.11.1997 günlü haciz bildirisinin de yasal dayanağı kalmamıştır. Bu nedenle,dava konusu işlemin iptali gerektiğinden,davacının temyiz isteminin kabulü,Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerekeceği düşünülmektedir. Tetkik Hakimi …'ın Düşüncesi : Dava konusu haciz işleminin öncesinde tebliğ edilen … sayılı ödeme emrine karşı açılan davada, … Vergi Mahkemesinin … günlü ve E:…, K:… sayılı kararıyla ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir. Bu durumda dava konusu haciz işleminin hukuki dayanağı ortadan kalktığından, davanın reddi yolunda verilen kararda isabet bulunmamaktadır. Açıklanan nedenle davacı temyiz isteminin kabulü ile Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerekeceği düşünülmektedir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 24.09.2014 tarih ve 2014/18056-22345 Karar sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek tebligat işleminin iptalini istemi ile icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmıştır. Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK. nun 16.maddesi olup, bu yöndeki şikayet, aynı maddenin 1.fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük sürede yapılmalıdır....

          Bu aşamadan sonra, takip dosyasında, ödeme emrinin vekil yerine asile tebliğ olunması, anılan mevzuat hükümlerine aykırıdır. O halde, mahkemece, ödeme emri tebliğ işleminin iptaline ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile şikayetin reddi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren ... gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, .../.../2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Mahkemece; Davanın kabulü ile; Kayseri Genel İcra Dairesinin 2020/42627 Esas sayılı dosyasından gönderilen ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunun tespiti ile ödeme emri tebliğ tarihin 25/02/2021 olarak düzeltilmesine, İcra Müdürlüğünün 26/02/2021 tarihli kararının kaldırılmasına, takip kesinleşmeden konulan hacizlerin kaldırılmasına, ödeme emrindeki (borcunuzu itiraz süresi içerisinde öderseniz ile başlayan kısmın ödeme emrinden çıkartılmasına,) 1.500,00- TL'nin iade talebinin reddine, ödeme emrinin iptali talebinin kabulü ile ödeme emrinin iptaline, şeklinde karar verildiği görülmüştür....

            Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunun ileri sürülmesi, "şikayet" niteliğinde olup, İİK'nun 16/l. maddesi gereğince şikayetin, işlemi öğrenme tarihinden itibaren yedi günlük sürede yapılması zorunludur....

              UYAP Entegrasyonu