a bir vasi atanması gerekirken yukarıda belirtilen ilkeler gözetilmeden çocuğun, annesinin velayeti altında bulunduğu gerekçesiyle isteğin reddi doğru bulunmamıştır. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 10.09.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Çocuğun basit cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma HÜKÜM : Çocuğun basit cinsel istismarı suçundan beraat, diğer atılı suçtan mahkûmiyet İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Dosya kapsamına uygun oluş ve kabule göre; sanığın olay günü evinin önünde oynamakta olan mağdurenin ağzını kapatıp yan tarafta bulunan evin arka kısmındaki bahçeye götürerek sırt üstü yere yatırdığı sırada mağdurenin annesinin olay yerine bağırarak gelmesi üzerine olay yerinden kaçtığı anlaşıldığından, mevcut haliyle olayda, sanığın eylemini tamamladığı...
OLAY VE OLGULAR Suça sürüklenen çocuk hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan cezalandırılması için kamu davası açıldığı, mağdurun aşamalarda uzaktan akrabası olan suça sürüklenen çocuğun kendi evlerinin merdivenleri ve dedesinin evinde olmak üzere iki defa pantolonunu çıkartıp kucağına oturtarak eliyle cinsel organını ellediğini, parmağını poposuna soktuğunu ve çıkan pisliği yüzüne sürdüğünü, seni keserim diyerek tehdit ettiğini iddia ettiği, suça sürüklenen çocuğun mağduru kalabalık ortamda bir defa gördüğünü beyan ederek atılı suçlamaları reddettiği, annesinin sevmek amaçlı poposuna dokunduğu mağdurun suça sürüklenen çocuğun eylemlerinden bahsettiği ve intikalin bu şekilde son eylemden on beş gün sonra gerçekleştiği, mahkemece yapılan yargılama neticesinde intikal şekli, mağdurun ve katılan annesinin uyumlu beyanları, tanık anlatımlarına göre mağdurun olaylar sonrasındaki ruh halindeki değişim dikkate alınarak suça sürüklenen çocuğun atılı suçtan hapis cezası ile cezalandırılmasına...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 07/04/2021 NUMARASI : 2020/892- 2021/224 DAVA KONUSU : Boşanmadan Sonra Açılan (Çocuğun Annesinin Soyadını Kullanmaya İzin) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tarafların Kayseri 4....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 07/04/2021 NUMARASI : 2020/892- 2021/224 DAVA KONUSU : Boşanmadan Sonra Açılan (Çocuğun Annesinin Soyadını Kullanmaya İzin) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tarafların Kayseri 4....
oybirliğiyle karar verildi. 06.10.2015 (Salı) Davacı, çocuğun babaannesidir....
maddesine göre, velayet altında bulunan çocuğun yerleşim yeri, ana ve babasının; ana ve babanın ortak yerleşim yeri yoksa, çocuğun kendisine bırakıldığı ana veya babanın yerleşim yeridir. Diğer hallerde çocuğun oturma yeri, onun yerleşim yeri sayılır. ... İlçe Emniyet Müdürlüğünün 19.02.2016 tarihli tutanağından küçüğün, anne ve babasının yanında “...” adresinde ikamet ettiği ve bu adresin adres kayıt sisteminde kayıtlı adesi olduğu anlaşıldığından, uyuşmazlığın ... Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nun 21 ve 22. maddeleri gereğince ... Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 14.06.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;iddiaların gerçeği yansıtmadığını, davacının ortada hiçbir şey yokken boşanmak istediğini, ve çocuğunu okula bırakarak evi terk ettiğini, müvekkilinin çocuğun tüm bakım ve ihtiyaçlarını karşılamak için elinden geleni yaptığını, velayetin kötüye kullanılmadığını, davacı annenin yasal icra takibi yaparak görüş günlerinde dilediği zaman çocuğu görme ve alma imkanına sahip olduğunu, bu durumun velayet hakkının kötüye kullanıldığını göstermeyeceğini, bu durumun süreklilik arz etmediğini, bir sefer olduğunu, bundan sonraki görüşlerde davacının kendisinin gelerek çocuğu aldığını, müvekkilinin daha önceki dönemlerde de çocuğu iki üç aylığına ve daha uzun sürelerle annesinin yanında kalması, bağlarının güçlenmesi ve kopmaması için gönderdiğini, her dönüşte çocuğun annesinin yanında kalmak istemediğini, orada mutlu olmadığını, annesinin yanında hep kavga ve tartışma yaşandığını, annesinin kendisini hep cezalandırdığını dile getirdiğini, çocuğun annesinin...
Aile Mahkemesi'nin 2022/433 Esas sayılı dosyası ile boşandıklarını, boşanma kararı ile birlikte müşterek çocuğun velayetinin davalı anneye verildiğini, davalı anne ve müşterek çocuğun aynı zamanda Hollanda vatandaşı olduklarını, davalı tarafından çocuğun yurt dışına kaçırılacağını, müşterek çocuğun yurt dışına götürülmesi halinde müvekkilinin çocuk ile şahsi ilişki kurmasının imkansız hal alacağını, davalının müvekkilini telefondan engellediğini, mail üzerinden davalı ile müvekkilinin iletişime geçtiğini, iletişim sırasında davalı tarafından çocuğu yurt dışına götüreceği şeklinde mail geldiği, davalının annesinin yakın zamanda vefat ettiğini, kardeşleri ve annesinin Hollanda'da yaşadıklarını, davalının da Hollanda'ya yerleşme çabası içinde olduğunu, bu sebeple müşterek çocuğun yurt dışına çıkmasının tedbiren durdurulmasına, müşterek çocuğun velayetinin müvekkiline verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
ın FETÖ sebebi ile ceza aldığını iddia ederek çocuğun soyadının "Sakin" olarak değiştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ortak çocuğun baba ile görüşmek istemediği, çocuğun anne ile soyadının farklı olması sebebiyle okul ve hastane gibi yerlerde psikolojik olarak sıkıntı yaşadığı, dinlenen ve çocuğun soyadı sebebiyle yaşamış olduğu psikolojik durumu gören tanık beyanına göre de çocuğun soyadı sebebiyle hastalandığında hastaneye gitmek istemediği, okulda arkadaşlarının soyadı sebebiyle "abur cubur" şekline alay ettikleri, bunun da çocuğun psikolojik olarak etkilenmesine sebep olduğu, çocuğun soyadının değiştirilmesinin çocuğun üstün yararına olacağı gerekçesi ile davanın kabulü ile, ...'un "..." olan soyadının "..." olarak değiştirilmesine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....