Ancak 31/03/2022 tarihli baba ile görüşülerek düzenlenen sosyal inceleme raporuna göre, babanın gece hayatı sektöründe çalışması nedeni ile yatısız olacak şekilde baba ile şahsi ilişkinin devamının çocukların üstün yararına olduğunun belirtilmesi karşısında; boşanma hükmü ile baba ve çocuklar arasında düzenlenen yatılı şahsi ilişkinin yatısız olacak şekilde belirlenmesi çocukların üstün yararına olduğundan davanın reddi hatalı görülerek; davacının, istinaf talebinin HMK'nın 353/1- b-2 maddesi gereğince kısmen kabulü ile; İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak, yerine yeniden hüküm tesisi ile buna göre; davanın kısmen kabulü ile; Dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere " Her ayın birinci ve üçüncü haftası cumartesi günü saat 10:00'dan aynı gün akşam saat 17:00'e kadar, dini bayramların 2.günü saat 10:00'dan akşam 17:00'e kadar, babalar günü saat 10:00'dan akşam 17:00'e kadar yatısız olarak velayeti anneye verilen çocuk ile baba arasında şahsi münasebet tesisine" karar verilerek...
yükseltilmesine, anne ile çocuklar arasındaki kişisel ilişkinin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Aynı şekilde 331.madde uyarınca; “Durumun değişmesi halinde hakim istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır”. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemelere göre, iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu gerektirmesi gerekmektedir. Tarafların mali durumlarının değişmesi, iradın arttırılması veya azaltılmasını gerektirebilir. Örneğin, alacaklının (davalının) yoksulluğu azalmış veya büsbütün ortadan kalmıştır; ya da borçlunun (davacının) mali veya gelir durumu kötüleşmiştir. Burada, iradın takdirine (veya kararlaştırılmasına) esas olan şartları ortadan kaldıracak önemde bir değişiklik olması aranacaktır. Bu durumda; tarafların boşanma davası sırasındaki ve şimdiki durumları arasında sosyal ve ekonomik yönden önemli bir değişiklik olup olmadığının araştırılması gerekir....
Taraflar arasındaki asıl kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davası ve birleşen kişisel ilişkinin kaldırılması olmadığı takdirde azaltılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulü ile ortak çocuk ... ile anne kurulan kişisel ilişkinin yatılı olmayacak şekilde yeniden düzenlenmesine, kişisel ilişkinin kaldırılması olmadığı takdirde azaltılması istemine dayalı birleşen davanın ise reddine karar verilmiştir. Kararın davalı-davacı erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Aile Mahkemesi 2019/1385 E. sayılı dosyasında davacı anne ile müşterek çocuklar arasında tesis edilen şahsi ilişkinin kaldırılmasına ; -Her ayın 1. ve 3. haftası Cumartesi günleri saat 09:00’dan Pazar günü saat 17:00’ye kadar, anneler gününde saat 09:00’dan saat 17:00’ye kadar, dini bayramların 2. günü saat 09:00’dan 3. günü saat 17:00’ye kadar,1. dönem ve 2. dönem ara tatillerinin ilk pazartesi günü saat 09:00'dan takip eden perşembe günü saat 17:00'a kadar , sömestr tatilinin birinci pazartesi günü saat 09:00 dan takip eden ilk pazar günü saat 17:00'a kadar ve 1 Temmuz saat 09:00'dan 30 Temmuz saat 17:00'ye kadar davacı anne ile müşterek çocuklar arasında şahsi münasebet tesisine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğundan bahisle İlk Derece Mahkemesi kararını istinaf etmiştir....
nin her yıl okulların kapanması ile birlikte yaz tatili dönemlerinde, baba ile çocuklar arasında kurulacak şahsi münasebet zamanlarında kaldırılmak üzere, her hafta Çarşamba günü okul çıkışından, ertesi gün okul girişine kadar baba ile çocuklar arasında şahsi ilişki tesisine..." şeklindeki kişisel ilişkinin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kadın tarafından ileri sürülen iddiaların gerçeği yansıtmadığını, kadının ortak çocuklar ile baba arasında kurulan kişisel ilişkiye zarar vermeye çalıştığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmsini talep etmiştir. III....
DAVA Davacı dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı ...'ın, Çay Aile Mahkemesi'nin 2020/29 Esas sayılı dosyası ile boşandıklarını ve ortak çocuklar ..., ..., ... ve ...'...
Davacı baba, müşterek çocuk Eylül Naz yönünden de açılan davanın reddine karar verilmesinin ve mahkemece şahsi ilişkinin kısıtlanmasının hatalı olduğunu kısmen ret nedeniyle ve nafakanın kaldırılması nedeniyle davalı kadın lehine ayrı ayrı vekalet ücreti hükmedilmesinin hatalı olduğunu bildirmiş olup tüm dosya kapsamı, tanık anlatımları, alınan SİR, idrak çağında olan müşterek çocuğun yargılama boyunca anne ile yaşamak istediği yönündeki iradesi, annenin velayet görevini ihmal veya ihlal ettiğine yönelik ispatın olmaması göz önüne alındığında Eylül Naz için açılan velayet değiştirilmesi davasının reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik olmadığı ancak kadının şahsi ilişkinin kısıtlanması yönünde bir talebinin olmadığı halde, mahkemece anlaşmalı boşanma ilamında hükmedilen şahsi ilişkiyi kısıtlayacak şekilde yeniden şahsi ilişki düzenlemesinin hatalı olduğu anlaşılmakla baba ile Eylül Naz arasında kurulan şahsi ilişkiye ilişkin hükmün kaldırılması gerekmiştir....
TMK.nun 175.maddesinde "Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.", TMK.nun 182/2. maddesinde ise; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır." denilmektedir. TMK.nun 176/4. maddesinde "Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir." denilmektedir. Anılan yasal düzenlemeye göre, iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu sağlaması gerekmektedir....
TMK.nun 175.maddesinde "Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.", TMK.nun 182/2. maddesinde ise; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır." denilmektedir. TMK.nun 176/4. maddesinde "Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir." denilmektedir. Anılan yasal düzenlemeye göre, iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu sağlaması gerekmektedir....