"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Kişisel ilişki kurulmasına karar verilen küçükler; ... 2002, ... 2010 doğumlu olup, her ayın birinci ve üçüncü haftası Cumartesi saat 09:00'dan Pazar saat 14:00'a kadar babaanne ile kişisel ilişki tesisi; yaşları itibariyla çocukların eğitim, durumunu olumsuz etkileyebileceği gibi davalı annenin de velayet görevini gereği gibi yerine getirmesine engel olacaktır. Torunlarla davacı arasında daha uygun sürelerle kişisel ilişki tesisi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir (HUMK m. 438/7)....
Kişisel ilişkinin düzenlenmesinde çocuğun bedeni ve fikri gelişimi yanında ana ve/veya babalık duygularını tatmin de önemlidir. Somut olayda çocukla baba arasında tesis edilen kişisel ilişki süresi, kişisel ilişkinin anne refakatinde kurulması, babalık duygularını tatmine elverişli olmadığı gibi, çocuğun da baba sevgi ve şefkatini tatmasına da yeterli değildir. Bu sebeple çocuk ile baba arasında çocuğun üstün yararı da gözetilerek daha uzun süreli kişisel ilişki düzenlenmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir. VI. KARAR Açıklanan sebeplerle; 1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının kişisel ilişki yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA, 2. İlk Derece Mahkemesi kararının kişisel ilişki yönünden davalı erkek yararına BOZULMASINA 3....
Bölge Adliye Mahkemesinin 22.06.2022 tarih ve 2022/629 Esas, 2022/1127 Karar sayılı kararı ile mahkemece davalının 26.01.2022 tarihli cevap dilekçesinin süresinde olduğunun kabulü gerektiği, kaldı ki kişisel ilişki düzenlemesinin kamu düzeni ile ilgili olup, aslolan çocuğun yüksek yararına bedensel ve zihinsel gelişimini sağlamaya en uygun çözüme ulaşmak olduğu, hal böyle olunca taraflarca sunulan tüm delillerinin toplanıp, birlikte değerlendirilerek kişisel ilişki konusunda karar verilmesi gerektiği halde eksik inceleme ile hüküm kurulmasının doğru görülmediği, kabule göre de ortak çocuk ile davalı baba arasında düzenlenen kişisel ilişki çocuk iki yaşını dolduruncaya kadar, iki yaşını doldurduktan sonra ve 3 yaşını doldurduktan sonra ayrı ayrı düzenlenerek kademeli bir kişisel ilişki düzenlemesi yapıldığı, değişen koşullara göre, çocuğun yaşı gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi her zaman istenebileceği, kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken; gelecek yıllardaki...
Kişisel ilişki düzenlenirken taraflar aynı şehir, ayrı şehir ayrımı yapılmasını özellikle talep etmemişler ise, günümüz ulaşım kolaylıkları dikkate alındığında şehir ayrımı yapılmasına gerek bulunmamaktadır. Ayrıca düzenleme bu şekilde kaldığı takdirde de baba ile ortak çocuk arasında düzenlenen kişisel ilişkinin ortak çocuğun yaşı da gözetildiğinde yatılı kalma süresi yönünden fazla olduğu anlaşılmaktadır. Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır....
nitelikte ve daha uygun süreli kişisel ilişki düzenlenmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığı gibi, mahkemece çocukla baba arasında kurulan kişisel ilişkinin kapsamına, "çocuğun hangi ebeveynde olursa olsun her türlü iletişim vasıtası ile çocuk ile 16.00 ile 19.00 arasında arama ve iletişime geçme hakkının bulunması” da dahil edilmiştir....
Bu tür kişisel ilişki çocuğun sadece yüksek yararları gerektirdiği takdirde veya ana ve babanın bu haklarını amacına aykırı kullanmaları halinde kısıtlanabilir veya engellenebilir (Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi md. 4/2). Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu bakımdan kişisel ilişki tesis edilirken çocuğun bedeni, fikri ve ruhsal gelişimi esas alınarak amacı gerçekleştirici bir düzenleme yapılmalıdır. Çocuğun menfaati bu yönde bir düzenlemeyi gerekli kılmadıkça, uzman aracılığı veya gözetiminde kişisel ilişki tesisi bundan beklenen amaca aykırı düşer. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacılar tarafından, çocukla kişisel ilişkinin daha sık ve yatılı olarak kurulmaması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 397.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.23.06.2022 (Prş.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece ortak çocuk ...'nin velayeti davacı anneye bırakılmış ortak çocukla baba arasında “aynı şehirde oturmaları hali” ve “farklı şehirde oturmaları hali” için ayrı ayrı kişisel ilişki düzenlenmiştir. Taraflar, farklı şehirlerde yaşıyor olsalar bile, günümüzdeki ulaşım olanaklarındaki kolaylık gözetildiğinde, kişisel ilişkiye dair düzenleme yapılırken, taraflar bu hususun dikkate alınmasını açıkça talep etmemişlerse, "ayrı şehir, aynı şehir ayrımına" gidilmesinin de önemi bulunmamaktadır....
Aile Mahkemesi TARİHİ : 21/05/2015 NUMARASI : 2014/749-2015/364 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacılar tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacılar, kişisel ilişki kurulması istenilen 20.9.2013 doğumlu Ö.'in babaannesi ve dedesidir. Davacıların oğulları ve çocuğun babası A. 22.5.2013 tarihinde vefat etmiştir. Olağanüstü hallerin varlığı halinde, üçüncü kişi sıfatıyla çocuğun babaannesi ve dedesinin de çocukla kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkı mevcuttur (TMK.md.325). Davacıların oğlu olan baba vefat ettiğine göre, olağanüstü halin mevcut olduğunun kabul edilmesi gerekir. Bununla birlikte dosya kapsamında kurulacak kişisel ilişkinin çocuğun gelişimini olumsuz etkileyeceği, onun zararına olacağı yönünde bir kanıt da bulunmamaktadır. O halde, mahkemece, özellikle kişisel ilişki kurulması istenilen 20.9.2013 doğumlu Ö.'...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2-Velayet talebi kişisel ilişki kurulması istemini de içerir. Velayetin babaya verilmesine dair ... 1. Aile Mahkemesinin 2006/689 esas, 1030 karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk Emre ile anne arasında kişisel ilişkiye dair herhangi bir hüküm kurulmamıştır. Türk Medeni Kanununun 323.maddesi uyarınca ana babadan her biri velayeti altında bulunmayan veya kendisine bırakılmayan çocukla uygun kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkına sahiptir....