Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu husus nazara alınmadan, hüküm altına alınan maddi ve manevi tazminatlara "davanın açıldığı tarihten itibaren" yasal faiz yürütülmesine karar verilmesi doğru bulunmamıştır. 3-Çocukla ana veya baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, düzenli kişisel ilişki elde etme ve sürdürme ana veya baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu bakımdan kişisel ilişki tesis edilirken çocuğun bedeni, fikri ve ruhsal gelişimi esas alınarak amacı gerçekleştirici bir düzenleme yapılmalıdır. Velayeti anneye bırakılan müşterek çocuk.... 2012 doğumlu olup baba yanında yatılı kalmasına engel yoktur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Kişisel ilişki kurulmasına karar verilen küçükler; ... 2002, ... 2010 doğumlu olup, her ayın birinci ve üçüncü haftası Cumartesi saat 09:00'dan Pazar saat 14:00'a kadar babaanne ile kişisel ilişki tesisi; yaşları itibariyla çocukların eğitim, durumunu olumsuz etkileyebileceği gibi davalı annenin de velayet görevini gereği gibi yerine getirmesine engel olacaktır. Torunlarla davacı arasında daha uygun sürelerle kişisel ilişki tesisi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir (HUMK m. 438/7)....

      Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Velayet hakkı kendisine verilmeyen eş ile müşterek çocuk arasında kişisel ilişki tesis edilirken, kişisel ilişkinin infazda tereddüt yaratmayacak şekilde düzenlenmesi gerekir. Davacı-karşı davalı ile müşterek çocuk arasında yarıyıl ve yaz tatillerinde kurulan kişisel ilişkinin başlangıç ve bitiş tarihleri ile saatleri hükümde gösterilmediği gibi, "aynı şehirde oturmaları hali" ve "farklı şehirde oturmaları hali" için ayrı ayrı kişisel ilişki düzenlenmesine gidilmiş ve farklı şehirde yaşamaları halinde de davacı-karşı davalı babanın istediği zaman müşterek çocukla kişisel ilişki kurmasına karar verilmiştir....

        Dava; davacı dede ile torunları arasında kişisel ilişkinin düzenlenmesi istemine ilişkindir. TMK.md.325. maddesi gereğince; olağanüstü hallerin varlığı halinde, üçüncü kişi sıfatıyla çocuğun anneannesi ve dedesinin de çocukla kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkı mevcuttur. Kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzuru tehlikeye girer veya ana ve baba bu haklarını Türk Medeni Kanununun 324. maddesinin (1.) fıkrasında gösterilen yükümlülüklerine aykırı olarak kullanırlar veya çocuk ile ciddi olarak ilgilenmezler ya da diğer önemli sebepler varsa, kişisel ilişki hakkı kendilerinden alınabilir (TMK m. 324/2). Somut olayda; çocukların babasının eşini kasten öldürmeye teşebbüs, eşinin annesini kasten öldürme suçlarından Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2019/566 Esas sayılı dava dosyasında yargılandığı ve mahkumiyetine karar verildiği, cezasının henüz kesinleşmediği, tutuklu (hüküm özlü) olduğu anlaşılmıştır....

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacılar tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacılar, torunlarıyla kişisel ilişki kurulmasına izin verilmesi istemiyle davalı gelinleri aleyhine dava açmış, mahkemece dava kabul edilmiş, karar davalı anne tarafından istinaf edilmekle yapılan incelemede bölge adliye mahkemesince; anne ve baba arasındaki boşanma davasının halen derdest olduğu, küçük Alptuğ yönünden kesinleşen bir velayet kararından söz edilemeyeceğinden bahisle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş, verilen karar davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Olağanüstü haller mevcutsa, çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde çocuk ile kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkı, diğer kişilere özellikle de hısımlara tanınabilir....

          Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu bakımdan kişisel ilişki tesis edilirken çocuğun bedeni, fikri ve ruhsal gelişimi esas alınarak amacı gerçekleştirici bir düzenleme yapılmalıdır. Müşterek çocuk Göktürk Ayeş'in davalı babası ile kuracağı kişisel ilişkinin düzenlenmesini konu edinen iş bu davadaki talep incelendiğinde çocuğun yüksek yararını zedeleyecek bir unsur bulunmadığı kanaatine varılmıştır....

          Aile Mahkemesinin 05/02/2019 tarih 2017/790 Esas, 2019/65 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, tarafların bu evliliklerinden bir tane müşterek çocuklarının bulunduğunu, boşanma ilamı ile birlikte müşterek çocuğun velayetinin davalıya verildiğini, müşterek çocukla müvekkil arasında kişisel ilişki kurulduğunu, müvekkilinin müşterek çocukla kurulan kişisel ilişki tesisini kurmada problem yaşadığını, müşterek çocuğun havale geçirdiğini, davalı annenin maddi durumunun iyi olmadığını, davalının müşterek çocuğun sağlık durumu ile yeterince ilgilenmediğini, davalının maddi manevi olarak müşterek çocuğun bakımını üstlenebilecek konumda olmadığını bu nedenlerle tarafların müşterek çocuk Muhammet Emir'in velayetinin müvekkiline verilmesini olmadığı takdirde çocuğun ortak velayete alınmasını, bu talep de uygun görülmez ise şahsi ilişkinin genişletilmesini talep ve dava etmiştir....

          Günü saat 18:00'e kadar kişisel ilişki kurulmasına, karar kesinleşinceye kadar kişisel ilişkinin tedbiren bu şekilde devamına, yılbaşı tatili ve çocuğun doğum gününde tek yıllarda baba ile saat 10:00 ila 17:00 arasında kalmasına" şeklinde çocuğun yaşı da dikkate alınarak, kademeli kişisel ilişki tesisi yoluna gidilmiştir. Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken gelecek yıllardaki koşullar önceden bilenemeyeceğinden çocukla ile baba arasında kademeli bir şekilde kişisel ilişki düzenlenmiş olması isabetli değil ise de, bu konuda kesinleşmiş mahkeme ilamı mevcuttur....

          Davaya konu çocuk Nurullah Balmum 28.10.2010 doğumlu olup anne ve babası boşanmış, boşanma kararı ile velayet davalı babaya bırakılmış, velayetin kullanılması kendisine bırakılmayan anne ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiş ve karar kesinleşmiştir. Kanuna göre olağanüstü haller mevcutsa, çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde diğer kişilere özellikle hısımlarına çocukla kişisel ilişki kurulması hakkı tanınabilir (TMK m. 325/1). Tanık anlatımları, sosyal inceleme raporu ve idrak çağındaki çocuğun beyanı birlikte değerlendirildiğinde anneannenin torununu görebildiği, davalı babanın kişisel ilişkiye engel olabilecek olumsuz bir durum içinde bulunmadığı, davacının torunuyla görüşmesine annenin engel çıkarmadığı anlaşılmaktadır. Davacı, anneye tanınan kişisel ilişki süresi içinde torununu görme ve aile bağlarını koruma ve geliştirme imkanına sahiptir. Ortada davacıya kişisel ilişki hakkı tanınmasını gerekli ve haklı kılan olağanüstü bir durum bulunmamaktadır....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2-Velayet talebi kişisel ilişki kurulması istemini de içerir. Velayetin babaya verilmesine dair ... 1. Aile Mahkemesinin 2006/689 esas, 1030 karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk Emre ile anne arasında kişisel ilişkiye dair herhangi bir hüküm kurulmamıştır. Türk Medeni Kanununun 323.maddesi uyarınca ana babadan her biri velayeti altında bulunmayan veya kendisine bırakılmayan çocukla uygun kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkına sahiptir....

              UYAP Entegrasyonu