Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kendisine kişisel ilişki hakkı tanınan babanın, bu hakkını amacına aykırı olarak kullandığını kabule yeterli delil mevcut olmadığı gibi, kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzurunun ciddi olarak tehlikede olduğuna ilişkin bir delil de bulunmamaktadır. Ana ve babası ayrı olan çocuğun ebeveynleriyle düzenli kişisel ilişki kurması ve bu ilişkiyi sürdürmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de haktır. Hükme esas alınan sosyal inceleme raporu, baba ile görüşülmeden tek taraflı olarak hazırlanmış olup, annenin beyanlarına dayanmaktadır. Bu haliyle rapor, babanın kişisel ilişki hakkının sınırlandırılmasını gerektirecek yeterlikte değildir. O halde, annenin davasının da tümden reddi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....

    Velayet hakkı anneye ait olmakla birlikte babanın da babalık duygularını tatmine elverişli, çocuğun da baba sevgisi ve şefkatini tatmasına yeterli, yatılı olacak şekilde çocukla düzenli ve sürekli bir kişisel ilişki kurmak ve bu ilişkiyi elde etmek hakkı mevcuttur. Kişisel ilişki çocuk yönünden de bir hak olup, sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde bu hak kaldırılabilir veya sınırlanabilir. Velayet düzenlemesinin yanı sıra kişisel ilişki kurulurken de; göz önünde tutulması gereken temel ilke, çocuğun "üstün yararı"dır (Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme m.3; Çocuk Haklarının Kullanılmasına ilişkin Avrupa Sözleşmesi m. 1; TMK m. 339/1. 34.3/1, 346/1; Çocuk Koruma Kanunu m. 4/b). Çocuğun üstün yararını belirlerken; onun bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlâki ve toplumsal gelişiminin sağlanması amacının gözetilmesi gereklidir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delilerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının gözetim altında kişisel ilişki tesisi gerektiği yönündeki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-Tarafların müşterek çocuğu ...., 24.07.2013 doğumludur. Mahkemece, 24.07.2015 tarihinden sonraki dönem için, dini bayramlarda, babalar gününde ve çocuğun doğum gününde tesis edilen kişisel ilişki yanında, her hafta sonu cumartesi günü saat 10:00'dan takip eden pazar günü saat 17:00'ye kadar çocukla baba arasında kişisel ilişki tesis edilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Uyuşmazlık, nafaka, velayet ve çocukla kişisel ilişki kurulması talebine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 07.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        GEREKÇE : Dava çocukla kişisel ilişki kurulması davası olduğu anlaşılmıştır. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....

        AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 09/12/2021 NUMARASI : 2021/156 ESAS, 2021/841 KARAR DAVA KONUSU : ÇOCUKLA KİŞİSEL İLİŞKİ KURULMASI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 31/08/2018 tarihinde boşandıklarını, müşterek çocuk 02/07/2016 doğumlu Berra'nın velayetinin anneye verildiğini ve çocuk ile baba arasında şahsi ilişki tesis edildiğini, müvekkilinin bugüne kadar çocuğun baba ile görüşmesine karşı çıkmadığını ancak davalı babanın üzerine düşen sorumluluklarını yeterince yerine getirmediğini, kişisel ilişki hakkını kullandığı sırada özensiz davranışlar sergilediğini, çocuğun daha önce baba ile yatılı şekilde kalmadığını, bu nedenle...

        Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmediğinden koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir. Kişisel ilişki düzenlenirken çocuğun yüksek yararı, yaşı, anne ve babalık duygusunun tatmini ve infaz edilebilir nitelikte olması hususları birlikte değerlendirilerek çocuğun kişisel gelişimine en uygun düzenleme tercih edilmelidir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Aile Mahkemesi Mahkeme hükmü velayet, çocukla kişisel ilişki kurulması ve nafakaya yöneliktir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 26/03/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması-Kişisel İlişkinin Kaldırılması Taraflar arasındaki "çocukla kişisel ilişki kurulması" davası ile buna karşı açılan "kişisel ilişkinin kaldırılması" davalarının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı tarafından her iki dava ve yargılama giderleri ile vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Velayeti anneye bırakılan 2006 doğumlu müşterek çocuk Mehmet Derin ile davacı baba arasında her ayın 1. ve 3. hafta sonu tesis edilen kişisel ilişkinin Cuma gününden başlatılması, okul çağındaki çocuğun eğitim ve sosyal hayatını olumsuz etkileyeceği gibi...

            Aile Mahkemesinin 2012/691 esas, 2013/302 karar sayılı kesinleşmiş velayet kararı ile velayeti anneye bırakılan 05/05/2007 doğumlu ... ile davalı baba ... arasındaki kişisel ilişkinin sınırlandırılarak her hafta sonu Pazar günü saat 10:00 ile aynı gün 17:00'ye kadar, dini bayramların 2. günü saat 10:00'dan 3. günü saat 18:00'ye kadar, her yıl Sömestr tatilinin başladığı ilk Pazartesi günü saat 10:00'dan takip eden Pazartesi günü saat 10:00'a kadar ve her yıl 1 Temmuz saat 09:00'dan 31 Temmuz saat 17:00'ye kadar, anneden alınarak babaya verilmesine, şahsi ilişkinin bu şekilde tesisine" şeklinde kişisel ilişki kurulmuştur. Bölge adliye mahkemesi, davacı annenin kişisel ilişkinin sınırlandırılmasına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermiş ve karar davacı anne tarafından temyiz edilmiştir. Velayeti annede olan çocukla davalı baba arasında, annenin velayet hakkını kullanmasına engel olacak şekilde her haftasonu kişisel ilişki tesis edilmesi yerinde değildir....

              UYAP Entegrasyonu