Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, İİK'nın 82/1- 4 maddesine dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, mahkemece İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Ziraat Odası Başkanlığına yazılan müzekkerelere verilen cevabi yazılarda, davacının çiftçilik kaydının bulunmadığının bildirilmiş olduğuna, asıl uğraşı çiftçilik olmayan davacının İİK'nun 82/1. maddesinin 4. Bendinden yararlanamayacağının anlaşılmasına, ilk derece mahkemesinin kararında yazılı gerekçelere göre istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine aykırılık bulunmayan karara yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine ilamlı takip başlatıldığı, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; 586 parselde kayıtlı taşınmazının haline münasip evi olduğunu, 405 parsel nolu taşınmazının ise çiftçilik yaptığı tarlası olması nedeniyle haczedilemeyeceğinden hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece 586 parsel hakkındaki meskeniyet şikayetinin kabulü ile haczin kaldırılmasına, 405 parsel hakkındaki haczedilmezlik şikayetinin ise reddine karar verildiği, hükmün borçlu tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece sair temyiz itirazları reddedilerek, 405 parsel yönünden şikayetin...

    Borçlunun bu maddeden yararlanabilmesi için asıl uğraşısının çiftçilik olması gerekir. Yani geçimini çiftçilik ile temin etmelidir. Bunun için borçlunun bizzat kendisinin ziraat yapması zorunlu olmayıp tarım arazisini ortakçıya (yarıcıya) vermek suretiyle işletmesi veya kiraya vermesi halinde de bu madde uyarınca haczedilmezlik şikâyetinde bulunabilir. Asıl işi çiftçilik olan borçlunun yan gelir elde etmek amacıyla yan işler yapması çiftçilik sıfatını ortadan kaldırmaz. Böyle bir durumda, borçlunun kendisi ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazinin miktarı, haczedilen haczedilmeyen tüm taşınmazları, keşif ve bilirkişi incelemesi ile belirlenmeli ve borçlunun elde ettiği ek gelirler de dikkate alınarak hesaplama yapılmalı, borçlunun asıl uğraşısının çiftçilik olup olmadığı belirlenerek oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. Öte yandan çiftçi olan borçlunun, emekli maaşı alması da çiftçilik vasfını ortadan kaldırmaz....

    İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde haczedilmezlik şikayetinin kısmen kabulü ile, Ödemiş icra müdürlüğünün 2017/4278 esas sayılı dosyasından şikayete konu İzmir İli, Ödemiş İlçesi, Çaylı Mah. 1200 parsel sayılı arazi niteliğindeki taşınmaz üzerine konulan haczin maişet şikayeti nedeniyle kaldırılmasına, Ödemiş İcra Müdürlüğünün 2017/4278 esas sayılı dosyasından şikayete konu İzmir İli, Ödemiş İlçesi, Çaylı Mah. 2026 parsel sayılı mesken niteliğindeki taşınmaz üzerine konulan haczin meskeniyet şikayeti nedeniyle kaldırılmasına ilişkin şikayetin reddine, karar verilmiştir....

    Maddesinden kaynaklı haczedilmezlik şikayeti niteliğindedir. Davacıya, 103 davetiyesi 02/06/2017 tarihinde tebliğ edilmiş olup dava süresi içinde (08/06/2017 tarihinde) açılmıştır. Borçlu ve ailesinin geçinmeleri için zorunlu olan ziraat arazisi haczedilemez. Ne miktar arazinin zorunlu olduğunu tespit için mutlaka keşif yapılması ve bilirkişiye başvurulması gerekir. Bunun için, bilirkişiye haciz konulan arazinin yılda ne kadar gelir getirebileceği ve bunun borçlunun ve ailesinin ihtiyaçlarını yetip yetmeyeceği hususunun tespit ettirilmesi ve eğer bu gelir borçlunun ve ailesinin ancak ihtiyaçlarını karşılıyorsa, haczedilmezlik şikayetinin kabul edilmesi, gelirin ihtiyaçtan fazla olduğunun saptanması halinde, borçlunun geçimi için ihtiyacı olan geliri sağlayabileceği tarlayı kaç liraya satın alabileceği tesbit edilip, satış bedelinden bu miktarın kendisine ayrılarak, artanın borca ödenme üzere tarlanın satılmasına karar verilmesi gerekir....

    Yine İİK'nun 82. maddesinden yararlanabilmesi için asıl uğraşısının çiftçilik olması gerekir. Yani geçimini çiftçilik ile temin etmelidir. Bunun için borçlunun bizzat kendisinin ziraat yapması zorunlu olmayıp tarım arazisini ortakçıya (yarıcıya) vermek suretiyle işletmesi halinde de bu madde uyarınca haczedilmezlik şikâyetinde bulunabilir. Ancak borçlunun yine bu maddeden yararlanabilmesi için taşınmazları fiilen çiftçilik faaliyetinde kullanması gerekir. Tarım arazisinin keşif sırasında boş ve otlak olduğunun tespiti tek başına bu arazinin tarımsal faaliyette kullanılmadığı anlamına gelmez. Borçlunun bir yıl ekip, bir yıl otlak olarak kullanması taşınmazı kullanmadığı sonucunu doğurmaz ise de uzun süre kullanılmaması tarım faaliyetinde kullanılmadığını gösterdiğinden (Yargıtay 12 Hukuk Dairesi E: 2016/11540 , K: 2017/2926) bu taşınmazla ilgili haczedilmezlik şikayetinde bulunulamaz....

    Davacı 01/02/2019 tarihinde açtığı bu dava ile İİK.nun 82/4 maddesi gereğince haczedilmezlik ve taşkın haciz şikayetinde bulunmuştur. İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda, 16/09/2015 günü taşınmaz üzerine haciz konulmasına karar verilmiş, tapu idaresi tarafından 29/09/2015 günü haciz işlenmiş, 12/10/2017 tarihinde kıymet takdiri yapılmış, bilirkişi raporu davacıya 19/02/2018 tarihinde tebliğ edilmiştir. Bilirkişi kıymet takdiri raporunun tebliğ edildiği 19/02/2018 tarihinin, haczin öğrenilme tarihi olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda, şikayet tarihi 01/02/2019 olmakla haczedilmezlik şikayetinin yasal süresinde yapılmadığı sabittir. İlk derece mahkemesince, borçlunun haczedilmezlik şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine dair kararı yerindedir, istinaf talebinin reddine karar verilmesi gerekir....

    Borçlunun bu maddeden yararlanabilmesi için asıl uğraşısının çiftçilik olması gerekir. Yani geçimini çiftçilik ile temin etmelidir. Bunun için borçlunun bizzat kendisinin ziraat yapması zorunlu olmayıp tarım arazisini ortakçıya (yarıcıya) vermek suretiyle işletmesi veya kiraya vermesi halinde de bu madde uyarınca haczedilmezlik şikâyetinde bulunabilir. Asıl işi çiftçilik olan borçlunun yan gelir elde etmek amacıyla yan işler yapması çiftçilik sıfatını ortadan kaldırmaz. Böyle bir durumda, borçlunun kendisi ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazinin miktarı, haczedilen haczedilmeyen tüm taşınmazları, keşif ve bilirkişi incelemesi ile belirlenmeli ve borçlunun elde ettiği ek gelirler de dikkate alınarak hesaplama yapılmalı, borçlunun asıl uğraşısının çiftçilik olup olmadığı belirlenerek oluşacak sonuca göre karar verilmelidir....

    Başvuru bu hali ile, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 82. maddesinin birinci fıkrasının 4. bendine dayalı haczedilmezlik şikayetidir. İİK'nun 82/1- 4. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Dairemizce yapılan değerlendirmede; davalı alacaklı tarafından davacı borçlu hakkında bonoya dayalı olarak yapılan örnek 10 takibin kesinleşmesi üzerine her ne kadar şikayete konu traktörün haczine ilişkin 103 Davetiyesi borçluya 22/05/2021 tarihinde tebliğ edilmişse de, Develi İcra Dairesinin 2021/84 Tal....

    Borçlunun yukarıda açıklanan kanun hükmünden yararlanabilmesi için asıl uğraşısının çiftçilik olması gerekir. Yani geçimini çiftçilik ile temin etmelidir. Bunun için borçlunun bizzat kendisinin ziraat yapması zorunlu olmayıp tarım arazisini ortakçıya (yarıcıya) vermek suretiyle işletmesi veya kiraya vermesi halinde de bu madde uyarınca haczedilmezlik şikâyetinde bulunabilir. Asıl işi çiftçilik olan borçlunun yan gelir elde etmek amacıyla yan işler yapması çiftçilik sıfatını ortadan kaldırmaz. Böyle bir durumda, borçlunun kendisi ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazinin miktarı, haczedilen haczedilmeyen tüm taşınmazları, keşif ve bilirkişi incelemesi ile belirlenmeli ve borçlunun elde ettiği ek gelirler de dikkate alınarak hesaplama yapılmalı, borçlunun asıl uğraşısının çiftçilik olup olmadığı belirlenerek oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. Ayrıca, çiftçi olan borçlunun, emekli maaşı alması da çiftçilik vasfını ortadan kaldırmaz....

      UYAP Entegrasyonu