ziynet, ev eşyası ve beyaz eşyalarının değeri olan 110.525 TL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir....
Aile Mahkemesinin 23.11.2010 tarihinde kesinleşen kararı ile boşandıklarını, daha önce ... 8.Aile Mahkemesinin 2009/1550 esas 2010/150 karar sayılı dosyası ile ziynet ve ev eşyalarının dava konusu edilmesine rağmen mahkemece sadece ziynet eşya bedelinin tahsiline karar verildiğini, çeyiz ve ev eşyaları hakkında olumlu olumsuz her hangi bir karar verilmediğini, kesinleşen hüküm kapsamında bulunmayan çeyiz ve ev eşyalarının halen davalıda olup iade edilmediğini belirterek, eşya bedelinden şimdilik 1.000 TL' nin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili ise çeyiz ve ev eşyalarının davacı tarafından ... 8.Aile Mahkemesinde dava konusu edildiğini ancak mahkemece sadece ziynet talebi hakkında karar verildiğini çeyiz eşyaları hakkında bir hüküm verilmediğini, davacının çeyiz eşyalarına ilişkin taleplerinin o dava dosyası nezdinde temyize konu edilebilecekken yeni bir dava ikamesinin kabul edilemez olduğunu belirtmiştir. Mahkemece davacının eşya talebinin ... 8....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından boşanma, ziynet ve çeyiz eşyası alacağı yönünden; davalı erkek tarafından ise ziynet ve çeyiz eşyası alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Tarafların ziynet ve çeyiz eşyası alacağı davasının kabul edilen ve reddedilen kısmına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-b bendi uyarınca "Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 Sayılı Kanun'un 44 üncü maddesi ile de 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298 inci maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür....
Bunun sonucu olarak normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. (6.Hukuk Dairesi 09.05.2011 tarih ve 2011/1701- 6067, 6. HD . 06.03.2012 tarih ve 2012/333- 3494, 3. HD. 13.03.2013 tarih ve 2013/3318- 4289) Bu halde, kural olarak, davacı kadın ziynet eşyalarının varlığını ve evden ayrılırken davalıda kaldığını ispatlamak zorundadır. Ancak, bu karinenin aksinin ispatı mümkündür. Somut dosyada, kadına ait ziynet eşyalarına ilişkin iddia, savunma ve deliller değerlendirildiğinde; öncelikle, dava ve cevaba cevap dilekçesinde ileri sürülmeyen maddi vakıalar yargılamanın diğer aşamalarında ve de istinaf yoluyla ileri sürülemez (HMK.m.141). Kadının evden ayrılış şekline göre de ziynet eşyalarını yanında götürme imkanının bulunduğu anlaşılmıştır. Buna göre, tanık beyanı ve iddiayı kanıtlamaya elverişli başkaca bir delillerle dava konusu ziynet eşyalarının erkekte kaldığı, onun tarafından kullanıldığı ispat edilememiştir....
Mahkemece; "Açılan dava, Ziynet ve çeyiz eşyalarının iadesi istemine ilişkindir. Ziynet eşyalarının iadesi davası yönünden yapılan değerlendirmede; Genel kaide düğünde takılan ziynet eşyalarının kadının olduğu ve kadın tarafından muhafaza edildiğidir. Aksinin iddiası ise ispata tabidir. Davacı kadın ziynet eşyalarının varlığını ve geri verilmek suretiyle davalı kocasına verdiğini ispat etmek zorundadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dilekçesi ile; tarafların 17.06.2011 tarihinde kesinleşen karar ile boşandıklarını, çeyiz senedinde yazılı bulunan ev ve ziynet eşyalarının davalı tarafta kaldığını, listesini sundukları ziynet eşyaları, çeyiz ve sandık içi eşyalarının aynen iadesini, bu mümkün olmazsa bedeli olan 33.155 TL'nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet ve Çeyiz Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından; maddi ve manevi tazminat, nafaka, ziynet ve çeyiz alacağına karar verilmemesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının maddi ve manevi tazminat ile nafakaya yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadın çeyiz eşyaları ve düğünde takılan ziynet eşyalarının aynen, olmadığı takdirde bedellerinin iadesini talep etmiştir. Çeyiz eşyaları ve düğünde takılan ziynet eşyalarına yönelik talepler boşanmanın eki niteliğinde olmayıp nispi harca tabidir. Dava açarken yatırılan başvurma harcı dava dilekçesindeki bütün talepleri kapsar....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Çeyiz ve Ziynet Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı kadın tarafından davalı-karşı davacı erkeğin kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri, ziynet eşyası alacağının miktarı yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, reddedilen manevi tazminat talebi, kadına verilen nafakalar, ziynet eşyası alacağı yönünden, davalı-karşı davacı ... tarafından ise ziynet ve çeyiz eşyası alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı kadın ve davalı-karşı davacı ...'ın tüm, davalı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma - Ziynet ve Çeyiz Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından her iki boşanma davası, ziynet ve çeyiz alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı kadının ziynet ve çeyiz alacağı yönünden temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma davalarına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı-karşı davalı kadının 23.12.2015 tarihli celsede beyan ettiği ”ara kararından dönülmesi" talebi dilekçesinde dayandığı ve toplanılan telefon görüşme kayıtları üzerinde yapılmasına karar verilen bilirkişi incelemesine yönelik olup telefon görüşme kayıtları deliline yönelik...
Davacı kadının adli yardım talebini içeren dilekçesi ve dosya kapsamındaki belge ve bilgiler birlikte değerlendirildiğinde, kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin gereken kanun yoluna başvuru giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olduğu kanaatine varıldığından, davacı kadının adli yardım talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir. Tarafların temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; 1-Davalı erkeğin ziynet ve çeyiz alacağı davasına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Bölge adliye mahkemesince, ziynet ve çeyiz alacağı davası hakkında verilen ilk derece mahkemesine gönderme kararı temyize tabi olmayıp, kesin niteliktedir. (HMK m.353/1-a-6) Bu sebeple, davalının ziynet ve çeyiz alacağına ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir....