"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, dernek başkanlığı için yaşanan çekişmenin giderilmesi ve ihtiyati tedbir kararı verilmesi istenilmiştir. Mahkemece davada ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Yargıtay İçtihatları Birleştirme Hukuk Genel Kurulunun 21.02.2014 tarih ve E.2013/1, K.2014/1 sayılı kararı uyarınca ilk derece mahkemelerince verilen ihtiyati tedbir taleplerinin reddi veya bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilen kararların bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar istinaf yolu yerine temyiz yoluyla incelenemeyeceğine dair karar verildiğinden davacı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, 17.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Menfi tespit davası açılması halinde verilebilecek tedbir kararı da İİK 72/3-4 maddelerinde özel olarak düzenlenmiştir, ayrıca bu nedenle genel tedbir düzenlemesi olan HMK 389. maddesi hükümleri somut olayda uygulanamaz. Kaldı ki hemen eda davası (menfi tespit) açılabilecek durumlarda tedbir isteyenin genel hükümlere dayalı olarak değişik iş dosyasından tedbir talebinde bulunmasında da hukuki yararı yoktur." gerekçesi ile tedbir isteminin reddine karar verilmiş ve verilen karara karşı, ihtiyati tedbir talep edenler vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ise ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Talep; kiracı tarafından açılan muarazanın (çekişmenin) giderilmesi istemine ilişkin davasında, mahkemece verilen ihtiyati tedbir talibinin reddi kararına ilişkin ara kararının istinafına yöneliktir. İcra İflâs Hukukundaki ihtiyati haciz müessesi, medenî usul hukukundaki ihtiyati tedbir ve idare hukukundaki yürütmenin durdurulması müesseseleri gibi bir geçici hukuki koruma önlemidir (Üstündağ, S. : İhtiyati Tedbirler, İstanbul 1981, s. 1.). İcra ve İflâs Kanunu'nun (İİK’nun) 257’nci maddesinin 1’nci fıkrası uyarınca “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.” Bu hükme göre, bir para alacağının vadesinin gelmesi hâlinde alacaklı ihtiyati haciz talebinde bulunabilecektir....
Dosyanın incelenmesinde; davalı tarafından davacılar aleyhine 15 adet bonoya dayalı olarak Çeşme İcra Müdürlüğü' nün 2021/35 sayılı ve 2021/864 sayılı dosyalarında kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip yapıldığı, eldeki davada davacıların ihtiyati tedbir istemi üzerine ilk derece mahkemesince 24/02/2022 tarihli ara kararıyla, ihtiyati tedbir isteminin HMK' nın 209/1 maddesi uyarınca % 10 teminat karşılığı kabulüne karar verildiği, bu karara karşı davacılar ve davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulduğu anlaşılmaktadır. İhtiyati tedbire ilişkin ara kararı davalı tarafın yokluğunda verilmiştir. HMK'nın 341. maddesinde; ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlar istinaf edilebilmektedir....
Gerçekte var olmayan bir borç ya da geçersiz bir hukuki ilişki nedeniyle icra takibine maruz kalması muhtemel olan veya icra takibine maruz kalan bir kimsenin (borçlunun) gerçekte borçlu bulunmadığını ispat için açacağı dava, menfi tespit olarak adlandırılmaktadır. Menfi tespit davası 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK)’nun 72. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ise ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez....
Gerçekte var olmayan bir borç ya da geçersiz bir hukuki ilişki nedeniyle icra takibine maruz kalması muhtemel olan veya icra takibine maruz kalan bir kimsenin (borçlunun) gerçekte borçlu bulunmadığını ispat için açacağı dava, menfi tespit olarak adlandırılmaktadır. Menfi tespit davası 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK)’nun 72. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ise ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI : Mahkemece; HMK m.389 ile birlikte talep edilen tedbir, niteliği itibarıyla, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davası ile birlikte talep edilebilecek İİK. 72/3. maddesinde düzenlenen tedbirdir. Dava açılmadan HMK. 389. maddesinde düzenlenen ihtiyati tedbirin özel türü olan bu tedbire karar verilemeyeceği gibi menfi tespit davası açılmış olsa dâhi icra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarında tedbir yoluyla icra takibinin ya da satışın durdurulmasının da mümkün olmadığı, yine icra veznesine giren paranın alacaklıya ödenmesinin tedbiren durdurulmasının da tedbir talebinin menfi tespit davası ile birlikte ileri sürülmemesi nedeniyle kabulünün mümkün olmadığı anlaşılmakla talebin de reddine karar verilmiştir....
HMK'nın 341. maddesinde ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlar istinaf edilebilmektedir. Her ne kadar davalı yan doğrudan kararı istinaf etmiş ise de, istinaf dilekçesi, itiraz dilekçesi olarak değerlendirilerek itiraz üzerine duruşma açılıp değerlendirilip, olumlu olumsuz karara bağlandıktan sonra istinaf hakkı doğacak olup, mahkemece bu yönde işlem yapılmadan dosyanın mahkememize gönderildiği anlaşıldığından itiraz prosedürünün işletilmesi için dosyanın geri çevrilmesine karar vermek gerekmiştir. Bu eksikliğin giderilmesi için; HMK.'nun 352. maddesi gereğince; dosyanın ilk derece mahkemesine geri çevrilmesine karar vermek gerekmiştir....
GEREKÇE: Dava: abonelikten kaynaklanan menfi tespit ve faturanın iptali davasıdır. İstinafa konu ara karar ihtiyati tedbir isteminin reddine dair verilen ara kararın istinafen incelenmesine talebine ilişkindir. İhtiyati tedbir; 6100 Sayılı HMK'nın 389 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Davanın açılmasıyla hüküm arasında geçen zaman içinde müddeabihin çeşitli şekillerde istenmeyen değişikliklere maruz kalması veya maruz bırakılması mümkündür. Bu değişiklikler sonucu davanın sonunda elde edilecek hükmün icrası, mümkün olmayabilir veya çok güçleşebilir. İşte ortaya çıkan bu tehlikeyi bertaraf etmek amacıyla ihtiyati tedbir kurumu kabul edilmiştir....