Davalı ile davacının eşi arasındaki duygusal ve cinsel ilişki, davacı yönünden Türk Medeni Kanunu'nda boşanma nedeni olarak kabul edilen "zina" fiilini oluşturur. Bu durumda davacı, Türk Medeni Kanunu'nun 185. maddesinde düzenlenen eşler arasındaki "birlikte yaşamak ve sadık kalmak" yükümlülüklerine aykırı davrandığından bahisle zina yapan kendi eşi hakkında Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesine dayanarak "zina" nedeniyle boşanma davası açabilir ve aynı yasanın 174/2 maddesine göre de manevi tazminat isteyebilir....
Kadının zina eylemini 2014 Aralık ayında öğrendiği ve dava dilekçesini 20.02.2015 tarihinde verdiği anlaşıldığına göre, hak düşürücü süre geçmiş sayılmaz. Toplanan delillerden, davalı erkeğin zina yaptığı anlaşılmaktadır. O halde, davacı kadının Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesi uyarınca zina hukuksal nedenine dayalı olarak açılan boşanma davası ve Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. maddesi uyarınca evlilik birliğinin sarsılması hukuksal nedenine dayalı olarak açılan boşanma davası uyarınca boşanmaya karar verilmesi gerekirken zina hukuksal nedenine dayalı olarak açılan boşanma talebinin reddi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 13.10.2020 (Salı)...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 05/11/2020 NUMARASI : 2017/638 ESAS, 2020/488 KARAR DAVA KONUSU : (Zina Nedeniyle) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, taraf vekilleri tarafından tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2001 yılında evlendiklerini, müşterek bir çocuklar olduğu, süreç içerisinde davalının ortak konuta başka bir erkek almak suretiyle zina ettiğini, bu durumun zina ettiği erkek tarafından itiraf edildiğini, davalının başka bir erkekle zina etmesi nedeniyle boşanmalarına, aksi halde evlilik birliğini temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanmalarına karar verilmesini, müşterek çocuğun velayet hakkının müvekkiline verilmesine, çocuk yararına 750 TL tedbir...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 05/11/2020 NUMARASI : 2017/638 ESAS, 2020/488 KARAR DAVA KONUSU : (Zina Nedeniyle) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, taraf vekilleri tarafından tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2001 yılında evlendiklerini, müşterek bir çocuklar olduğu, süreç içerisinde davalının ortak konuta başka bir erkek almak suretiyle zina ettiğini, bu durumun zina ettiği erkek tarafından itiraf edildiğini, davalının başka bir erkekle zina etmesi nedeniyle boşanmalarına, aksi halde evlilik birliğini temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanmalarına karar verilmesini, müşterek çocuğun velayet hakkının müvekkiline verilmesine, çocuk yararına 750 TL tedbir...
ın gördüğünü, mesajlarda "evdeki eksikleri sen alma, eve gelirken ben alırım" şeklinde karşı tarafta yabancı bir kadın ile yazıştığını, belirterek, asıl davanın usul ve esastan reddi ile karşı davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 161 inci maddesi uyarınca zina nedeniyle mahkemenin aksi kanaatte olması halinde 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye bırakılmasına, ortak çocuklar için ayrı ayrı aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak, kadın için 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk, 50.000,00 TL maddî ve 100.000,00 manevî tazminata dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizleriyle birlikte karar verilmesini talep ve dava etmiştir. III....
"İçtihat Metni"Daire : ONUNCU DAİRE Karar Yılı : 1992 Karar No : 1351 Esas Yılı : 1990 Esas No : 2925 Karar Tarihi : 10/04/992 ZİNA İHBARI ÜZERİNE İLGİLİYİ GÖZALTINA ALIP SAVCILIĞA SEVKEDEN, HİZMETİ KUSURLU İŞLETTİĞİ KANITLANAMAYAN İDAREYE OLAYDA SAVCILIĞIN TAKİPSİZLİK KARARI VERMESİ NEDENİYLE TAZMİN SORUMLULUĞU YÜKÜLENEMEYECEĞİ HK....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı kadın istinaf dilekçesinde özetle; kocanın açtığı karşı davada şüpheleri üzerine erkeğin başka bir kadınla ilişkisi olduğunu iddia ettiğini, dava devam ederken koca ve dava dışı kadının bir otelde kaldığını öğrenmeleri üzerine zina nedenine dayalı davayı açtığını, artık şüphelerinin somutlaştığını, bu nedenle ret kararının hatalı olduğunu, zinaya dayalı davasının kabulü halinde, verilecek boşanma kararı ziynet ve mal tasfiyesi davalarını etkileyecek nitelikte olduğundan ziynetlerin derdestlik nedeniyle reddi kararının da hatalı olduğunu beyan ederek kararın kaldırılmasını istemiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Dava, zina hukuksal sebebine dayalı boşanma (TMK m.166/1) ve ziynet alacağı istemine ilişkindir. TMK'nın 161. maddesine göre; "Eşlerden biri zina ederse, diğer eş boşanma davası açabilir....
Davacı-davalı vekilinin 03.12.2019 tarihli celse, birleşen davaya ilişkin tanık dinletme isteğine yönelik olarak, ilk derece mahkemesince " Davacı vekilinin 07/10/2019 tarihli oturumda zina eylemini 28/05/2018 tarihli oturumdaki beyanları üzerine öğrendikleri yolundaki beyanı, dosyaya ibraz edilen fotoğrafın asıl dosyaya delil olarak sunulmuş olması gözetilerek birleşen dava yönünden bildirilen müşterek çocukların tanık olarak dinlenmesi talebinin reddine" şeklindeki ara karar verildiği, nihai hükümde de birleşen davanın "15/03/2019 tarihinde açılan birleşen davanın zina nedenine dayalı olarak açıldığı, TMK 161/1 maddesi gereğince zina nedenine dayalı boşanma davasının boşanma sebebinin öğrenilmesinden başlayarak altı ay içinde açılması gerektiği, davacı vekilinin 07/10/2019 tarihli oturumda zina eylemini 28/05/2018 tarihli oturumdaki beyanlarla öğrendiklerini ifade etmesi, dosyaya öğrenmeye delil olarak sunulan fotoğrafın asıl davada ibraz edilmiş olması karşısında zina eyleminin davacı...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından; kusur belirlemesi, tazminatlar, yoksulluk nafakası, zina hukuki sebebine dayalı olarak davanın kabul edilmemesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez (HMK m.26/1). Davacı kadın dava dilekçesinde zina (TMK m.161) hukuki nedenine dayalı olarak boşanma talep etmiş ise de; 05.05.2016 tarihli dilekçesi ile dava sebebini, terditli olarak, zina (TMK m. 161) ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK m. 166) hukuki nedenine dayalı boşanma talebi olarak ıslah etmiştir. Mahkemece evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166 ) hukuksal sebebine dayalı olarak boşanma kararı verilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin ilk iş yerini düzenli olarak işin başında bulunmaması, bu nedenle işlerin bozulması nedeniyle kapattığı, bir süre sonra açılan yeni iş yerini ise tarafların ortak kararı doğrultusunda müşterek çocuğa bakmak için devrettiği, eşine hakaret ettiği, şiddet uyguladığı, güven sarsıcı davranışta bulunduğu, kadının da tartışma sırasında eşinin kafasına şarj aleti fırlattığı, kadın zina nedeniyle boşanmayı talep etmiş ise de, davalının başka bir kadınla cinsel ilişki yaşadığı iddiasının ispat edilemediği, yine davacı tarafça hayata kast nedeniyle boşanma talep edilmişse de, davalının ispat edilen kusurlu davranışlarının hayata kast niteliğinde olmadığı, gerekçesi ile kadının zina ve hayata kast nedeni ile açmış olduğu boşanma davalarının ayrı ayrı reddine, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi nin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, çocuğun...