Andırın Sulh Hukuk Mahkemesi ise, vesayet altına alınma kararından sonra kısıtlının yerleşim yerini değiştirmemesi, bu konuda vesayet makamınca da izin verilmemiş olduğu, Yargıtay bozma kararında da kısıtlının yerleşim yerinin değiştirilmemiş olduğunun vurgulanmış bulunduğu gerekçesiyle yetkisizlik yönünde hüküm kurmuştur. TMK’nun 412.maddesinde, vesayet makamının izni olmadıkça vesayet altındaki kişinin yerleşim yerini değiştiremeyeceği belirtildiğinden, bu durumda, vesayet makamı olan Kahramanmaraş Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından kısıtlının ikametgahının değiştirilmesine izin verilmediğine ve bu durumun Yargıtay bozma ilamında da belirtilmiş bulunmasına göre uyuşmazlığın Kahramanmaraş Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp, çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Kahramanmaraş Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 02.10.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ayırt etme gücüne sahip küçükler ve kısıtlılar bazı istisnai (kişiye sıkı surette bağlı haklarını kullanmada; TMK.nun 453, 462/7; TMK.nun 359, 455.maddelerindeki) hallerde dava ve takip ehliyetine sahiptirler. Bu durumlar dışında ayırt etme gücüne sahip küçükler ve kısıtlıların dava ve takip ehliyeti yoktur. İstisnai haller dışındaki dava ve takiplerde kanuni temsilcileri tarafından temsil olunurlar. Somut olayda, Boszdoğan Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 14.05.2013 tarih ve 2013/76-222 sayılı kararı ile borçlunun, varlığını kötü yönetmesi sebebi ile TMK.nun 406.maddesi gereğince vesayet altına alındığı, ödeme emrinin 22.05.2013 tarihinde kısıtlıya tebliğ edildiği görülmektedir. Vesayet altına alınma kararından sonra başlatılan takipte, yukarıda açıklanan istisnai durumların varlığı iddia ve ispat edilmediğine göre, kısıtlıyı vasisi temsil edeceğinden ve onun adına itiraz ve şikayet haklarını kullanacağından İİK.nun 61. maddesi kapsamında çıkarılan ödeme emrinin vasiye tebliği zorunludur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Kasten yaralama HÜKÜMLER : Ceza verilmesine yer olmadığına, koruma ve tedavi altına alınma Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre, sanık müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 02.07.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Kısıtlama nedenlerinin birinin sübutu halinde önce kısıtlama kararı verilip sonra kısıtlananın reşit olması gözetilerek velayet altına konulmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kısıtlama kararı verilmeksizin doğrudan velayet altına alınma kararı verilmesi de doğru görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle kısıtlı adayının yazılı temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMKnun Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMKnun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK'nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna, 24.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Sulh Ceza Mahkemesinin 04/03/2010 tarihli kararıyla, TCK'nın 106/1 ve 43. maddeleri uyarınca 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, TCK'nın 53/1. maddesinde belirtilen hak yoksunluklarının uygulanmasına ve TCK'nın 57/7. maddesi ile alkol yada uyuşturucu veya uyarıcı madde bağımlılarına özgü sağlık kuruluşunda tedavi altına alınmasına karar verildiği, sanığın yokluğunda verilen kararın yöntemince tebliğinden sonra, sanığın temyizi, Dairemizin 09.09.2014 tarihli ve 2013/11055 esas, 2014/24770 sayılı kararı ile süre yönünden reddedilerek hükmün kesinleştiği ve infaz sırasında kanun yararına bozma talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır....
SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/12/2016 NUMARASI : 2016/577 ESAS 2016/1130 KARAR DAVA KONUSU : Vesayet,|4721 Sayılı TMK Gereğince Tedavi Amaçlı Kişisel Koruma Kararı KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Vasi adayı T1 dava dilekçesinde özetle; kızı T2 28 yaşında olduğunu, kendilerinin yanında ikamet ettiğini, kızının Toplum Ruh sağlığı Merkezinde tedavi gördüğünü, kızının kendisine verilen ilaçları kullanmadığını ve şuan itibari ile hastalığından dolayı çocuk kadar saf, kullanılmaya ve yönlendirilmeye elverişli olduğunu beyan ile öncelikle tensip ile birlikte kızı T2 zorunlu tedavi alına alınmasını, mümkün ise daha önceki tedavilerinin Bolu izzet Baysal Toplum ve Ruh Sağlığı Merkezinde yapılmış olması nedeni ile bu kurumda tedavi altına alınmısını ve tedavi evraklarının celbi ile vasi olarak atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Vesayet Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Dava dilekçesinde, davacının oğlu ...'in akıl hastalığı sebebi ile kısıtlanması istenmiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 405. maddesi kapsamında akıl hastalığı sebebiyle vesayet altına alınma istemine ilişkindir. Vesayet hakkındaki hükümler kamu düzenine ilişkindir. Dosya içerisinde bulunan, ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava, taraflar arasında Türk Medenî Kanununun 405. maddesi gereğince " Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı sebebiyle " vesayet altına alınma istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanunun 14. maddesi ve Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 2015/8 sayılı iş bölümü kararı uyarınca temyiz incelemesi 18. Hukuk Dairesine ait olup, Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 18. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 25/03/2015 gününde oy birliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, vesayet altına alınma istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 30.01.2019 tarihli ve 2019/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay ( 8.) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 14.11.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Kasten yaralama, hakaret, tehdit HÜKÜM : Ceza verilmesine yer olmadığına, koruma ve tedavi altına alınma Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre, sanık müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin istem gibi ONANMASINA, 09.07.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi....