AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 04/10/2012 NUMARASI : 2010/1070-2012/767 Taraflar arasındaki katkı payı, ziynet ve çeyiz alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın katkı payı alacağı davasının kısmen kabulüne, çeyiz ve ziynet alacağı davasının reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; müvekkili olan davacı ile davalının boşandıklarını, davacının, evlilik birliği içinde, emekli maaşı ile müşterek konuta katkı sağladığını; müşterek haneye ve taşınmazın yapımına fiili olarak çalışmasıyla da katkıda bulunduğunu; diğer yandan, çeyiz ve ziynet eşyalarının davalı tarafda kaldığını beyan derek, 5000 TL katkı payı alacağı ile, 25.000 TL ziynet ve çeyiz eşyası bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
tedbir ve yoksulluk nafakası ile yasal faizi ile birlikte 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminata ve dilekçede belirtilen ziynet ve çeyiz eşyası alacağına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece, 27.11.2020 tarihli kararla, 61.200,00 TL ziynet eşyası ve 20.750,00 TL çeyiz eşyası alacağı toplam 81.950,00 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kabul edilen alacağın 5.000,00 TL'sine dava tarihi olan 28/03/2017 tarihinden, 76.950,00 TL TL'sine ıslah tarihi olan 19/03/2019 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar vermiş, ancak hüküm altına alınan ziynet ve çeyiz eşyalarının neler olduğu, cins, nitelik, miktar ve değerlerinin ayrı ayrı Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde gösterilmemiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesinin (2.) fıkrasında; hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği, aynı Yasanın 298. maddesinin (2.) fıkrasında da, gerekçeli kararın, tefhim edilen hükme aykırı olamayacağı hükme bağlanmıştır....
Bu nedenle, mahkemece ziynet eşyası alacağıyla ilgili olarak davacı-karşı davalıya yemin teklif etme hakkı bulunduğunun hatırlatılması, yemin teklif edildiği takdirde ise, usulünce yemine ilişkin yargılama işlemlerinin yerine getirilmesi (HMK m. 227 - 238) ve gerçekleşecek sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. 3-Davacı-karşı davalı kadın dava dilekçesinde; çeyiz eşyalarının aynen iadesini, aynen iadesinin mümkün olmaması halinde ise bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davacı-karşı davalı kadın tarafından başvurma harcı yatırılmıştır. Başvuru harcı dava dilekçesindeki tüm talepleri kapsar....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma- Ziynet ve Çeyiz Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, ziynet ve çeyiz eşyasının kabulü yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 397.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 28.03.2022 (Pzt.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet ve Çeyiz Alacağı - Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından kusur belirlemesi, maddi tazminat, nafakalar, ziynet ve çeyiz eşyası alacağı ile kadının kabul edilen alacak talebi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 143.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 21.05.2018 (Pzt.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet ve Çeyiz Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, tedbir nafakası ve tazinatların miktarları, yoksulluk nafakalarının reddi ve ziynet eşyasısının reddedilen bölümü yönünden, davalı erkek tarafından ise, boşanma davası, kusur belirlemesi, fer'iler ve kabul edilen ziynet eşyası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 136.00'şar TL....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet ve Çeyiz Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından, kusur belirlemesi, maddi-manevi tazminat taleplerinin reddi ve çeyiz eşyası alacağı davasının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına göre yersiz görülen temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 267.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Ziynet ve Çeyiz Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı (koca) tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar ve ziynetler yönünden; davalı-davacı (kadın) tarafından ise kocanın davasının kabulü, ziynetler, çeyiz eşyası, tazminatlar ve iştirak nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00'ar TL. temyiz başvuru harçları peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren...
İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, mal rejimin tasfiyesinden kaynaklanan alacak, ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen, bunun mümkün olmaması halinde değerinin nakden davalıdan tahsili isteğine ilişkindir. Uyuşmazlık, davacıya ait olan ziynet eşyalarının davalıda kalıp kalmadığı hakkındadır. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi hükmü uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. Gerek doktrinde, gerek Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere ispat yükü hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden kimseye düşer. Hayatın olağan akışına göre olağan olan, ziynet eşyasının kadının üzerinde olması ya da evde saklanması, muhafaza edilmesidir. Ziynet eşyalarının, davalı tarafın zilyetlik ve korunmasına terk edilmesi olağan durumla bağdaşmaz. Diğer taraftan, ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen eşyalardandır....