Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

bankadaki kiralık kasanın anahtarını da alarak gittiğini,sonrasında da bankadaki kasada bulunan tüm ziynet eşyalarını aldığını belirterek,şimdilik 10.000 TL'lik takı bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    e ait olan ve nitelikleri itibari ile tek tek belirtilen ziynet eşyalarının aynen, olmadığı takdirde taleple bağlı kalınarak 1.931,23 TL nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine; birleşen dava yönünden ise, asıl dava dosyasında bütün ziynet eşyasının dava konusu edilmesine rağmen aynı talebin bir kısmına yönelik takip başlatıldığı ve buna göre birleşen dosyadaki talebin mükerrer olduğu, asıl dava dosyasında ıslah ile talep artırmak yerine kısmi takip yapmasında hukuki yarar bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir. Dava, davacının şahsına ve velayet hakkı kendisinde olan müşterek çocuğa ait olan ziynet eşyalarının bedelinin tahsili istemine ilişkindir. 1-) HMK. 297. Maddesi (HUMK. md. 388) gereğince; mahkemenin, hüküm fıkrasında asıl ve yardımcı taleplerin hepsi hakkında, açık ve tereddüte yol açmayacak şekilde infazı kabil karar vermesi gerekir....

      İstinaf Sebepleri Davalı istinaf dilekçesinde özetle; kadının ziynet alacağı davasını tanık ve diğer delillerle ispat edemediğini, miktarlar ve gramların fahiş olduğunu, ziynet ve para alacağı davasının reddi gerektiğini belirterek; ziynet ve para alacağı davasının kabulü yönünden istinaf yoluna başvurmuştur. C....

        KARAR : Davanın açılmamış sayılması Taraflar arasındaki boşanma ve ziynet alacağı davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece ziynet alacağı davasının açılmamış sayılmasına boşanma ve fer'îleri konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Mahkeme kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı kadın vekili dava dilekçesi ile özetle; tarafların boşanmalarına, takı ve ziynet eşyalarının aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....

          açılmasına katkıda bulunduğunun kabulü gerektiği,toplanan deliller, dosya kapsamı ve dava dilekçesindeki açıklamalara göre davacı vekilinin talebinin işyeri üzerindeki değer artış payı ve katılma alacağı isteğine ilişkin olduğu, Mahkemece, TMK'nin 227. maddesi uyarınca değer artış payından kaynaklanan alacak ve katılma alacağı isteğine ilişkin usulüne uygun olarak araştırma ve inceleme yapılmadığı, Mahkemece, değer artış payı alacağının hesabı için öncelikle ziynet eşyalarının cins ve miktarı, verildiği tarihteki değeri ile işyerinin bu tarihteki aylık kiralama sürüm değerinin ayrı ayrı saptanması, davacının katkı yaptığı tarihteki kiralama sürüm değeri ile katkıda bulunduğu miktarın (altın parası) toplamı gözetilerek davacı kadının yaptığı katkının, sözü edilen toplam değer içindeki oranının bulunması, bu oranın tasfiye tarihindeki kiralama sürüm değeri ile çarpılarak çıkacak miktarın değer artış payı alacağı olarak karar altına alınması (TMK mad. 227)....

            Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; karşılıklı boşanma davalarının kabulüne ve fer'îlerine, kadının ziynet alacağı davasının ise reddine karar verilmiştir. Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince ziynet alacağı davası tefrik edilerek iş bu dosyada ziynet alacağına yönelik kadının istinaf başvurusunun esastan reddine, erkeğin istinaf başvurunun kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

              Mahkemece, davalı-karşı davacı kadına ziynet eşyası ve takı parasına ilişkin talebiyle ilgili olarak nispi harcın tamamlattırılması (Harçlar Kanunu md. 30-32) için imkan tanınmadan yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2 ve 3. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre kusur belirlemesi, maddi ve manevi tazminat ile vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazları yönünden şimdilik inceleme yapılmasına yer olmadığına, temyize konu diğer bölümler yönünden ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, duruşma için takdir olunan 1.350.00 TL vekalet ücretinin ....'dan alınıp ....'ye verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.01.02.2016(Pzt.)...

                Davalı-karşı davacı kadın cevap dilekçesinde karşı boşanma davası ile ziynet alacağı davası açtığı 07.11.2018 tarih ,198669 no.lu makbuza göre dava dilekçesinde yer alan bağımsız taleplerin tümünü kapsayacak şekilde 35,90- TL başvuru harcı ile 683,00- TL nispi karar ve ilam harcı yatırdığı (40.000,00- TL ziynet alacağı talebine ilişkin) halde karşı boşanma davasına yönelik maktu karar harcı alınmamış bu eksikliğin hükümle de giderilmemesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur....

                ise, düğünde takı töreninden sonra erkeğin ablasının ve ablasının eşinin kendisini takı odasına götürdüğünü ve tüm takılarını aldıklarını, ziynetlerin erkeğin annesinin evinde olduğunu iddia ederek ziynetlerin aynen iadesine, olmadığı takdirde bedeline hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                  Kural olarak düğün sırasında takılan ziynet eşyaları, kim tarafından, kime takılırsa takılsın, kadına bağışlanmış sayılır ve artık kadının kişisel malı kabul edilir. Ne var ki somut olayda; geline ve damada takılan ziynet eşyaları ayrı ayrı değerlendirilmiş ve yalnızca geline takılanlar yönünden kısmen tahsil kararı verilmiş, damada takılan altınlar yönünden talep reddedilmiştir. O halde mahkemece düğün sırasında damada takıldığı ve damatta kaldığı tespit edilen ziynet eşyaları yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yukarıdaki şekilde davanın kısmen kabulü doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu