WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Değer artış payı ve eşya alacağı ... ile ... aralarındaki değer artış payı ve eşya alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... .......

    Mahkemece; ziynet eşyalarının kadına ait olduğu, ihtilafın üç altın mı bir altın mı olduğuna ilişkin bulunduğu, davacı tanıklarının beyanlarına itibar edildiği, altınların değeri dikkate alındığında 3 bileziğin bozdurulmuş olacağı, para yönünden değerlendirilme yapıldığında kullanılış biçimine göre talebin yerinde görülmediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 3 bilezik bedeli 1.246,20 TL’nin dava tarihinden yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde taraflarca temyiz edilmiştir. 1- Davacı tarafın temyiz itirazının incelenmesinde; Yargıtay'ın yerleşik uygulamasına göre, evlenme sebebiyle kadına takılan ziynet ve diğer nakit para gibi düğün takıları kim tarafından takılmış olursa olsun kadın ait kişisel eşya sayılır karinesi kabul olunmaktadır. Bu nedenle ziynet eşyalarının, kadının isteği ve onayı ile iade edilmemek üzere verildiğini, bu eşyayı kadından alan kişi ispat etmelidir....

      Düğünde takılan ziynet eşyaları ve takılar kadına ait olup kişisel eşya niteliğindedir. Ziynet eşyaları nitelik itibariyle rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen nev'i dendir. Bu sebeple nitelikleri itibariyle kadında bulunduğu karine olarak kabul edilir. Olağanın aksini iddia eden ispatla yükümlüdür. Niteliği itibariyle davacı kadında bulunması gereken ziynet eşyalarının aile içerisinde ihtiyaç duyulması halinde bu eşyaları elinde bulunduran eşin rızası ile bozdurulması olağan olandır. Bu durum Türk Medeni Kanunun 185/3 ve 186/3 maddeleri gereğince davacı eş için aynı zamanda bir yükümlülüktür. Bu sebeple somut olayda ispat yükü davacı kadına aittir. Davacı kadının kendisine ait ziynet eşyalarının rızası dışında ve iade şartıyla elinden alınıp bozdurulduğunu ispat etmesi gerekir. Davacı da kendisine ait olan ve kural olarak kendisinde bulunması gereken ziynet eşyalarının rızası dışında veya iade şartıyla davalı tarafından elinden alınıp bozdurulduğunu ispat edememiştir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava kişisel eşyadan kaynaklı alacak davasıdır. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı kadın süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Mahkememizce; re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan (HMK.nun 355. maddesi) inceleme sonucunda; Ziynet eşyasını evlilik münasebetiyle gelin ve damada verilen hediyelerdir. Bu bağlamda, bilezik, altın kelepçe, kolye, gerdanlık, takı seti, bileklik, saat, küpe ve yüzük gibi takılar, ziynet eşyası olarak kabul edilmektedir. Bunun yanında çeyrek altın, yarım altın, cumhuriyet altını ve reşat altını ziynet olarak değerlendirilmektedir. Kadına özgü ziynet eşyaları; eşler arasında aksine bir anlaşma veya bu konuda yerel bir âdet bulunmadıkça evlilik sırasında kim tarafından hangi eşe takılmış olursa olsun kadın eşe bağışlanmış sayılır ve artık onun kişisel malı niteliğini kazanır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk ( Aile ) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı-Eşya Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından; kusur belirlemesi, nafakalar, kadın lehine hükmedilen nafaka ve tazminatlar, velayet, kişisel ilişki tesisi, eşya alacağı talebinin kabulü yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadın, dava dilekçesinde talep ettiği çeyiz eşyalarının aynen, olmadığı takdirde bedelinin iadesini talep etmiştir....

          HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- Davacı kadının istinaf itirazlarının, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri kanununun 353/1- b-2 maddesi gereğince kısmen kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının , ziynet eşyası alacağı davasının reddine ilişkin (1) nolu bendi ile tüm dava üzerinden ortak düzenlemeler içeren harç, yargılama gideri ve vekalet ücretine ilişkin bentlerinin KALDIRILMASINA, KALDIRILAN YÖNLERDEN AŞAĞIDAKİ ŞEKİLDE YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE, Davacı kadının ziynet eşyası alacağı davasının kısmen kabulü ile, a- 7 adet 22 ayar 17' şer gram bileziğin aynen iadesine , aynen iadenin mümkün olmaması halinde 7 adet bileziğin dava tarihindeki ( gramı 139,00 TL’den , adeti 2.363,00 TL) toplam 16.541,00 TL bedelinin 10.948,00TL'si yönünden dava tarihinden, 5.593,00TL'si yönünden ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin ziynet eşyası talebinin reddine b-Kabul edilen ev ve kişisel eşya ile ziynet...

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet ve Eşya Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın mirasçıları tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-karşı davacı kadın mirasçılarının ziynet alacağı davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Talep edilen ziynet alacağının miktarı 20.807 TL olup karar tarihindeki kesinlik sınırı olan 58.800.00 TL'yi aşmadığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında kalan para alacağına ilişkin karar kesindir....

            Ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardandır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi, evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak, normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda, ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını ve götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını, kadının ispatlaması gerekir. Bunların davalı tarafın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağan durumla bağdaşmaz. Diğer taraftan, düğün sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kadına bağışlanmış sayılır ve artık onun kişisel malı niteliğini kazanır. Bu eşyaların iade edilmemek üzere kocaya verildiği, kadının isteği ve onayı ile bozdurulup müşterek ihtiyaçlar için harcandığı hususu davalı tarafça kanıtlandığı takdirde, koca bunları iadeden kurtulur....

            Davalı-birleşen dosya davacısı kadın istinaf başvuru dilekçesinde özetle; gerekçe de kadına hangi vakıaların kusur olarak yüklendiğinin açıklanmadığı, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava dilekçesinin usulsüz tebliğ edildiği, cevap dilekçesinin yok sayıldığını belirterek aleyhine hükmedilen tazminatlar, kusur tespiti, reddedilen birleşen boşanma davası ile kabul edilen asıl boşanma davası, reddedilen yoksulluk nafakası ve hükmedilen tedbir nafakasının miktarı, reddedilen maddi ve manevi tazminat talepleri, ziynet eşyaları yönünden harç tamamlanmak üzere süre verilmediğini ve ziynet eşya alacağı yönünden istinafa başvurduğu görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Asıl dava ve birleşen dava; evlilik birliğinin temelden sarsılmasına dayalı boşanma ve fer'ilerine ve kişisel eşyanın iadesi talebine ilişkindir....

            İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı-karşı davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, evlilikte kadının tam ve ağır kusurlu olduğunu, kadın lehine hükmedilen tazminatların kaldırılmasını, davacı kadının kabul edilen asıl davası, kabul edilen ziynet eşyaları ile kabul edilen kişisel eşyalar ile reddedilen tazminat talepleri yönünden yerel mahkeme kararının müvekkili lehine kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan karşılıklı boşanma ve ziynet eşyası ve kişisel eşyanın iadesi davasında (TMK m.166/1) davalı-karşı davacı taraf; kadının kabul edilen davası, kusur tespiti, kabul edilen ziynet ve kişisel eşyaları ile, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ile reddedilen tazminat talepleri yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

            UYAP Entegrasyonu