WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalı ile ayrıldıktan sonra ziynet, çeyiz ve diğer kişisel eşyalarını teslim alamadığını ileri sürerek, ziynet, çeyiz eşyaları ve diğer kişisel eşyaların aynen iadesini, aynen iadenin mümkün olmaması halinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ziynetler yönünden 5.000,00 TL’nin çeyiz eşyaları ve diğer kişisel eşyalar yönünden ise; 2.500,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini istemiştir.Davalı; davacının evden ayrıldığı tarihte asker olduğunu, dava konusu ziynet eşyalarının kendisinde olmadığını, askerde iken müdahalesinden söz edilmeyeceğini savunarak...

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355. maddesi uyarınca, re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmıştır. Dava, eşya ve ziynet alacağı davası niteliğindedir. İlk derece mahkemesi kararına karşı davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurularak, kararın kaldırılması istenilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacı ve davalı Gökhan'ın 02/08/2012 tarihinde evlendikleri, aralarındaki boşanma davasının derdest olduğu, davalılardan Turan'ın davalı Gökhan'ın babası olduğu, iş bu eşya ve ziynet alacağı davasının boşanma dosyasından 30/05/2018 tarihli ara karar ile tefrikine karar verildiği, davacının dava sebebi olarak 25/08/2012 tarihli "evlenme husus mukavelesi" başlıklı belgeye dayandığı, dosya kapsamında keşif yapıldığı, eşya ve ziynet talepleri hususunda ayrı ayrı bilirkişi raporları düzenlendiği anlaşılmıştır....

    Davalı, davacı ile 2001 yılında evlendiklerini, davacı ile evli kaldıkları süre içerisinde tam 10 defa ev değiştirdiklerini, bu ev değiştirmeleri esnasında eşyalarının hasar gördüğünü, bir keresinde ev değiştirirken kamyonun kaza yaptığını ve eşyalarının hasar gördüğünü, davacıya kesinlikle 11 adet bilezik ve 1 adet set takılmadığını, evde bulunan ve kullandıkları beyaz eşya, yatak odası, mutfak malzemeleri ve diğer muhtelif eşyaları davacının kız kardeşi Sevim’in yönlendirdiği bir nakliye aracı ile Sevim’e gönderdiğini, davacının evli oldukları süre içerisinde eşya almadığını, kendisinin aldığı eşyaların da evli kaldıkları süre içerisinde zarar görüp kullanılamaz hale geldiğini, evli kaldıkları süre içerisinde davacıya aldığı ziynet eşyalarını da davacının Şırnak'a görevli giderken yanında götürdüğünü savunarak,davanın reddini istemiştir....

      Kural olarak, düğün sırasında takılan ziynet eşyaları kim tarafından takılırsa takılsın, aksine bir anlaşma bulunmadıkça kadına bağışlanmış sayılır ve artık onun kişisel malı niteliğini kazanır. Somut olayda; Mahkemece, ülke genelindeki örf ve adetler, gerekse yerel örf ve adetler dikkate alındığında kolluk tarafından yapılan araştırmanın olaya uygun olduğu ve düğünde damada takılan ziynet eşyalarının ve paranın damada ait olacağının kabulünün gerektiği kanaatine varıldığı gerekçesiyle, davacı tarafın damada takılan ziynet eşyalarına yönelik talebinin reddine karar verilmiştir. Bu durumda, mahkemece; düğünde takılan tüm takılarla birlikte çeyrek altınların da kadına bağışlanmış olması nedeni ile bir kısım çeyrek altınlar yönünden de davacının talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

        Düğünde takılan ziynet eşyaları ve takılar kadına ait olup kişisel eşya niteliğindedir. Ziynet eşyaları nitelik itibariyle rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen nev'i dendir. Bu sebeple nitelikleri itibariyle kadında bulunduğu karine olarak kabul edilir. Olağanın aksini iddia eden ispatla yükümlüdür. Niteliği itibariyle davacı kadında bulunması gereken ziynet eşyalarının aile içerisinde ihtiyaç duyulması halinde bu eşyaları elinde bulunduran eşin rızası ile bozdurulması olağan olandır. Bu durum Türk Medeni Kanunun 185/3 ve 186/3 maddeleri gereğince davacı-davalı eş için aynı zamanda bir yükümlülüktür. Bu sebeple somut olayda ispat yükü davacı-davalı (kadın)'a aittir. Davacı-davalı (kadın)'ın kendisine ait ziynet eşyalarının rızası dışında ve iade şartıyla elinden alınıp bozdurulduğunu ispat etmesi gerekir....

          Davalı Salih, çeyiz senedindeki imzanın kendisine ait olmadığını savunmuş, mahkemece bu hususta alınan bilirkişi raporunda; imzanın davalı Salih'in elinden çıktığını gösterir nitelik ve yeterlilikte uygun grafolojik bulguların tespit edilemediği rapor edilmiştir. Buna rağmen mahkemece, tanık beyanlarına göre eşya ve ziynetlerin alındığı, en azından alınmasının davacıya taahhüt edildiği kanaatine varıldığı gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiştir. Davalı S.. Y.. vekili cevap ve temyiz dilekçesinde; davacıya ait olan yatak odası, 2 halı, 2 yorgan ve el örgüsü dantelin(sandık içi eşya) müvekkilinde olduğunu ve bunları iade etmeye hazır olduklarını beyan ettiğine göre, davalı vekilinin bu beyanları doğrultusunda yalnızca bu eşyaların bedeli ile sınırlı olarak davacının talebi kabul edilmelidir....

            Ziynet eşyasını evlilik münasebetiyle gelin ve damada verilen hediyelerdir. Bu bağlamda, bilezik, altın kelepçe, kolye, gerdanlık, takı seti, bileklik, saat, küpe ve yüzük gibi takılar, ziynet eşyası olarak kabul edilmektedir. Bunun yanında çeyrek altın, yarım altın, cumhuriyet altını ve reşat altını ziynet olarak değerlendirilmektedir. Kadına özgü ziynet eşyaları; eşler arasında aksine bir anlaşma veya bu konuda yerel bir âdet bulunmadıkça evlilik sırasında kim tarafından hangi eşe takılmış olursa olsun kadın eşe bağışlanmış sayılır ve artık onun kişisel malı niteliğini kazanır. Hukuk Genel Kurulunun 05.05.2004 tarihli ve 2004/4- 249 E. ve 2004/247 K. sayılı kararında ve 04/03/2020 tarihli ve 2017/3- 1040 Esas No, 2020/240 Karar sayılı kararında aynı ilke benimsenmiştir. 4721 sayılı TMK.nun 220.maddesinde kişisel mallar sayılmıştır....

            Öyleyse erkeğin davasının da kabulü ile boşanmaya karar verilecek yerde, davasının reddi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. 3- Davacı-karşı davalı, kadının ziynet ve çeyiz alacağı talebi reddedildiğine göre reddedilen miktar üzerinden kendisini vekil ile temsil ettiren davalı-karşı davacı erkek lehine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince nispi vekalet ücreti takdir edilmemesi doğru görülmemiştir. 4- Davacı-karşı davalı kadın boşanma davası ile birlikte ziynet ve çeyiz eşya alacağı taleplerinde bulunmuş, boşanma davası kabul edilmiş, ziynet ve çeyiz alacağı davası reddedilmiş olduğu halde, ziynet ve çeyiz eşya alacağı davasına yönelik yapılan yargılama giderleri boşanma davasında yapılan giderlerden ayrılarak davacı-karşı davalı kadın üzerinde bırakılması gerekirken, yazılı şekilde bir bütün olarak değerlendirilip erkeğe yüklenmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir....

              Dosya kapsamı itibariyle tarafların 2000 yılında evlenmeleri sırasında davacı eş tarafından 14.11.2000 tarihinde dava konusu edilen ziynet ve çeyiz eşyalarının yer aldığı ziynet eşya listesi düzenlenerek, listenin doğruluğunun muhtar ve azalarca tasdik olunmasından sonra, davalı ve davalının babası ...'ye teslim edilmiştir. Davacı senette belirtilen eşya ve ziynetlerin evden ayrılması sırasında davalı yanın yedinde kaldığını iddia etmekte, davalı taraf ise ziynetlerin davacı tarafından götürüldüğünü ve kendisinin uhdesinde bulunduğunu savunmaktadır. Mehir senedi içeriğine göre, dava konusu edilen çeyiz ve ziynetler davalı eş ve babasına teslim edilmiştir. Taraflar arasında ......

                AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 29/05/2018 NUMARASI : 2017/236 ESAS 2018/485 KARAR DAVA KONUSU : Ziynet ve Eşya Alacağı KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; tarafların Konya 1.Aile Mahkemesi'nin 2016/198- 2017/211 esas ve karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, müvekkilinin müşterek haneden hiçbir eşyasını almadan ayrıldığını, tüm kişisel ve mehir senedindeki eşyaların müşterek hanede kaldığını belirterek mehir senedinde yazılı olan eşyaların mümkünse aynen, mümkün olmadığı takdirde bedellerinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesini dava ve talep etmiştir. Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarını kabul etmediklerini, davacının kötü niyetle açmış olduğu yerinde olmayan haksız, yersiz ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

                UYAP Entegrasyonu