"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Dava; çeyiz ve ziynet eşyalarının iadesi istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 2. Hukuk Dairesine gönderilmesine 24/02/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Dava, ziynet ve çeyiz eşyalarının iadesi istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 2. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 24/02/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Y A R G I T A Y K A R A R I Davada; ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedelinin davalıdan tahsili istenmiş; mahkemece, çeyiz eşyalarına ilişkin talebin kısmen kabulüne, ziynet eşyalarına ilişkin talebin husumet yokluğundan reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz incelemesinin yapılabilmesi için iş bu dosyanın tefrik edildiği Kayseri 2. Aile Mahkemesi'nin boşanmaya ilişkin 2010/947 E.; 2011/1162 K. Sayılı dosyasının tefrikten önceki onaylı suretlerinin dosya içine konularak, temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 23.09.2013 günü oybirliğiyle karar verildi....
Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; davalının 2010/Ağustos ayında zor kullanarak davacıyı ve davacıyı almak için gelen babasını evden kapı dışarı attığını, taraflar arasında boşanma davasının sürdüğünü, düğünden önce çeyiz listesi yapıldığını, bunların teslim edildiğini ve ziynet eşyalarının (düğünde takılanlar ve çeyiz senedinde yazılı olanlar) düğünden ... hafta sonra davalı eşi ve kayınpederi tarafından düğün borçları ödeneceği belirtilerek davacının elinden alındığını ve geri verilmediğini belirterek, 25.000 TL altın ve çeyiz eşyası bedelinin tahsilini talep edilmiştir. Davalı vekili cevabından; ziynet eşyalarının davalılarda kaldığı iddialarının asılsız olduğunu, evden zorla atıldığı iddiasının da iftira olduğunu, çeyiz eşyalarının ise istendiği takdirde iade edileceğini belirterek, davanın ziynet eşyalarına yönelik reddini dilemiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; davacı tarafından ziynet eşyalarına ve çeyiz eşyalarına ilişkin davasının kısmen kabulü ile; belirlenen ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen, aynen olmadığı taktirde çeyiz eşyalarının bedelinin toplamı 12.785,00 TL'nin ve ziynet eşyalarının toplam bedeli olan 70.100,00 TL’nin taleple bağlı kalınarak 66.785,00 TL’nin 1.000,00 TL’sinin dava tarihinden itibaren, kalan 56.785,00TL 'nin ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine şeklinde karar verildiği görülmüştür....
Dava, çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece; çeyiz eşyalarına yönelik istemin kısmen kabulüne, ziynet eşyalarına yönelik talebin reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili ziynet eşyalarına yönelik olarak temyiz etmiştir. Türk Medeni Kanunu’nun ....maddesi hükmü uyarınca kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. Gerek doktrinde, gerek ... içtihatlarında kabul edildiği üzere ispat yükü hayatın olağan akışına aykırı iddia ve savunmada bulunan kimseye düşer. Öte yandan ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkaran kimsenin iddia ettiği olayı kanıtlaması gerekir. Davacı dava konusu edilen ziynet eşyasının davalıda kaldığını ileri sürmüş, davalı ise onun tarafından götürüldüğünü savunmuştur. Hayat deneylerine göre olağan olanın bu çeşit eşyanın kadının üzerinde olması ya da evde saklanması, muhafaza edilmesidir....
Davacı-karşı davalı kadın yemin deliline dayanmamış, gösterdiği diğer delillerle de dava konusu ziynet eşyalarının erkek tarafından elinden alındığını ve iade edilmediğini ispat edememiştir. Bu durumda mahkemece, davacı-karşı davalı kadının ziynet talebinin reddi gerekirken, kabulü doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. 5-Davalı-karşı davacı kadın karşı dava dilekçesinde çeyiz eşyalarının iadesi talebinde bulunmuştur. Davalı-karşı davacı kadının çeyiz eşyalarının iadesi talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmaması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 3., 4. ve 5. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 03.12.2018 (Pzt.)...
C.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İddia ve savunmalar, yapılan yargılama, toplanan deliller, tanık anlatımları, bilirkişi raporları, kaldırma kararı ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde: davacının dava konusu edilen taşınmaz, araç ve ev eşyaların edinilmiş mal olduğu, talebinin mal rejimine ilişkin hükümler çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiği ve bilirkişi raporu ile tespit edilen tutarın davacıya ödenmesi gerektiği, ziynet talebi yönünde ise: davacı kadına düğünde takılan ziynet eşyaları aksi ispatlanıncaya kadar kadının kişisel malı olduğu, bu hususta taraflar arasında 24.07.1993 tarihinde Selimiye Mahallesi muhtarı ve şahitler huzurunda 18 kalem eşya için çeyiz senedi düzenlendiği, çeyiz senedinde belirtilen ziynet ve çeyiz eşyalarının kadına iade edilmediği, kuyum ve ikinci el eşya bilirkişi raporunda belirtilen ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmadığı taktirde...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet ve çeyiz eşyasının iadesi davasında verilen ve kesinleşen kararın davalılar vekilinin talebi üzerine mahkemece tashihi üzerine, davacı vekili tarafından bu karar temyiz edilmiş olmakla, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı ile boşandıklarını, ziynet ve çeyiz eşyalarının davalıda kaldığını belirterek ziynet ve çeyiz eşyalarının iadesini talep etmiştir. Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir. Mahkeme tarafından 13.06.2012 tarihinde, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, anılan hüküm Yargıtay 6. Hukuk Dairesi'nin 2012/ 15729 Esas ve 2013/ 9202 sayılı ilamı ile onanarak kesinleşmiştir. Davalı vekilinin talebi üzerine, kesinleşmiş olan hükme mahkemece 07.04.2017 tarihinde tashih şerhi yazılmış, hükümde vekalet ücretine ilişkin değişiklik yapılmış, davacı vekili tarafından tashih şerhi yazılması nedeni ile ilgili karar temyiz edilmiştir....
verilmesine yer olmadığına dair karar verildiğini, bu hali ile ziynet eşyaları ve çeyiz eşyaları talebi için bu davanın açıldığı, müvekkile düğün esnasında takılan ziynet eşyalarının alınıp iade edilmediğini, ziynet eşyalarının davacı müvekkile aynen iadesine ziynetlerin bulunmaması halinde bilirkişi marifeti ile tespit edilecek bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile davalıdan alınarak müvekkile ödenmesini, ayrıca ayrıntısı dava dilekçesinde yazılı eşyalar ile bir adet bohça takımından oluşan çeyiz eşyalarının da aynen iadesini bu mümkün olmadığı takdirde tespit edilecek değerinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesini talep ve dava etmiştir....