Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet eşyasının iadesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ziynet eşyasanın iadesi davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet eşyalarının mevcutsa aynen iadesi, değilse bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde, davacıya düğün merasimi sırasında takılan ziynet eşyalarının aynen iadesini, mümkün olmadığı takdirde parasal karşılığının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili ise davalının tasarrufunda herhangi bir ziynet eşyası bulunmadığını, düğün merasiminde takılan takıların düğün sonrası davacının annesi tarafından kasaya konulmak üzere alındığını, belirterek davanın reddini savunmuştur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet eşyasının iadesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ziynet eşyasanın iadesi davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet eşyalarının mevcutsa aynen iadesi, değilse bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde, davacıya düğün merasimi sırasında takılan ziynet eşyalarının aynen iadesini, mümkün olmadığı takdirde parasal karşılığının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili ise davalının tasarrufunda herhangi bir ziynet eşyası bulunmadığını, düğün merasiminde takılan takıların düğün sonrası davacının annesi tarafından kasaya konulmak üzere alındığını, belirterek davanın reddini savunmuştur....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet eşyasının iadesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ziynet eşyasanın iadesi davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet eşyalarının mevcutsa aynen iadesi, değilse bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde, davacıya düğün merasimi sırasında takılan ziynet eşyalarının aynen iadesini, mümkün olmadığı takdirde parasal karşılığının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili ise davalının tasarrufunda herhangi bir ziynet eşyası bulunmadığını, düğün merasiminde takılan takıların düğün sonrası davacının annesi tarafından kasaya konulmak üzere alındığını, belirterek davanın reddini savunmuştur....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Ziynet Eşyasının İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Mahkeme ilamının davalı Rezzan Sevimli'ye tebliği ile tebligat parçasının eklenerek birlikte gönderilmesi için dosyanın mahal mahkemesine GERİÇEVRİLMESİNE, oybirliğiyle karar verildi. 03.12.2007 (pzt.)...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet eşyası alacağı DURUŞMA İSTEMLİ K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık ziynet eşyasının aynen iadesi, bunun mümkün bulunmaması halinde bedelinin tahsili isteğine ilişkin bulunduğuna ve davada zilyetliğe dayanılmadığına, mahkemece uyuşmazlık bu şekilde nitelendirilerek çözüme kavuşturulduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulunun 26.01.2012 tarih ve 1 sayılı Kararı ile hazırlanıp Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih 1 sayılı Kararı ile aynen kabul edilen ve 18.02.2012 tarih 28208 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (6.)...

            mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür, bunun sonucu olarak normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir'' şeklinde açıklanmıştır, bu olayda davacı evi terk ettiği tarih itibariyle dava konusu ziynet eşyasının götürülmesine engel olunduğuna ve zorla elinden alındığına dair herhangi bir somut delilin bulunmadığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiş, İskenderun Aile Mahkemesi'nin 04/04/2019 tarih, 2018/118 Esas 2019/270 Karar sayılı ilamında özetle; davacının davasının kabulü ile; 22 ayar 35 gramlık 1 adet gerdanlık 5.196,80TL, 22 ayar 62 gram 4 adet enli bombeli bilezik 9.205,76TL, 22 ayar (1 çift küpe) 5 gramlık 742,40TL, 22 ayar 10.5 gramlık 2 adet yüzük 519,60TL olmak üzere belirtilen ziynet eşyaların davalı tarafça davacıya aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmaması halinde sayılan ziynet eşyalarının değeri olan 1.000,00TL dava tarihinden, bakiye kalan 15.704,00TL'sine ıslah tarihinden itibaren işleyecek...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya Alacağı-Ziynet Alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, birleşen dosyanın davacısı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet ve çeyiz eşyalarının iadesi ya da bedelinin tahsili istemine ilişkindir....

              Davacı dava konusu edilen ziynet eşyasının davalıda kaldığını ileri sürmüş, davalı ise onun tarafından götürüldüğünü savunmuştur. Hayat deneylerine göre olağan olanın bu çeşit eşyanın kadının üzerinde olması ya da evde saklanması, muhafaza edilmesidir. Diğer bir deyimle bunların davalı tarafın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağana ters düşer. Diğer taraftan ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyadır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğu kabul edilmelidir. Davacı, dava konusu ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını, ve götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını,ispat yükü altındadır. Olayda, davacı ... ile davalı ... 28.7.2006 tarihinde evlenmişlerdir....

                Hayatın olağan akışına göre olağan olan, ziynet eşyasının kadının üzerinde olması ya da evde saklanmasıdır. Ziynet eşyalarının, davalı tarafın zilyetlik ve korunmasına terk edilmesi olağan durumla bağdaşmaz. Diğer taraftan, ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen eşyalardandır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi, evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak, normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda, ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını ve götürülmesine engel olunduğunu, ya da evde kaldığını kadının ispatlaması gerekir....

                  Dava, Türk Medeni Kanunu 226/1 maddesi gereğince davacı eşin davalıda kalan kişisel eşyalarının iadesi isteminden ibarettir. Davacı ziynet eşyasının davalıda kaldığını ileri sürmüş,davalı ise ziynet eşyalarının kendisi ve ailesi tarafından alınmadığını,davacı tarafta olduğunu savunmuştur. Kanunda aksi öngörülmedikçe kural olarak herkes iddiasını ispatla yükümlüdür(...6).Hayat deneyimlerine göre olağan olan bu çeşit eşyanın kadın üzerinde olması ya da evde saklanmış, muhafaza edilmiş bulunmasıdır....

                    UYAP Entegrasyonu