WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet ve Eşya Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın tarafından, dava dilekçesinde belirttiği ziynetlerin aynen iadesi, olmadığı takdirde bedeli talep edilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından, kısmen kabul edilen ziynet alacağı ve kısmen reddedilen ziynet alacağı yönünden yararına vekâlet ücretine hükmedilmemiş olması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece verilen 01.03.2018 tarihli kararı ile “...davacıya takılan 8 adet 30'ar gram bilezik ( 21.600,00 TL ), 24 adet çeyrek altın ( 3.528,00 TL), 3 adet ata lira (1.790,00 TL), 1 adet takı seti ( 5.310,00 TL)'nin davacıya aynen iadesine, aynen iadenin mümkün...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından ıslah talebinin hükme esas alınmaması ve erkek yararına hükmolunan vekalet ücreti yönünden; davalı erkek tarafından ise kararın tümü yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının tüm, davalı erkeğin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadın, dava dilekçesinde 60 bilezik ve 200 çeyrek altının karşılığı olarak toplam 20.000 TL ziynet bedelinin ödenmesi talebinde bulunmuştur....

        Yukarıda açıklanan içtihatlar ve genel hükümler kapsamında; Davacı kadınının bir kısım ziynet eşyasının zorla elinden alındığını ve bunların iadesi talebinde bulunduğu; kocanın ise cevap dilekçesi sunmadığı; bu dava yönünden ispat yükünün kadında olduğu ve kural olarak düğün sırasında kadına özgü takı niteliğinde olup da taraflara takılan ziynet eşyaları kim tarafından takılırsa takılsın, aksine bir anlaşma bulunmadıkça kadına bağışlanmış sayıldığı ve artık onun kişisel malı niteliğini kazandığı, kadına ait ziynetlerin kadının tanıklarının açık beyanlarından anlaşıldığı üzere müşterek hanede kaldığı; ve de en önemlisi; ilk derece mahkemesinin erkek tarafından itiraz da edilmeyip kesinleşen "Tarafların İstanbul ilinde yaşadıkları dönemde davalının annesi, ağabeyi ve yengesi ile birlikte yaşamaktan kaynaklı sorunların zuhur ettiği, davalı erkeğin ağabeyinin ve yengesinin etkisinde kalarak davacı kadına kötü davrandığı, davacıya "sana iki gün mühlet seni boşayacağım bu evden git" diyerek duygusal...

        Davacı kadın dava konusu edilen ziynet eşyasının davalıda kaldığını ileri sürmüş, davalı koca ise onun tarafından götürüldüğünü savunmuştur. Hayat deneylerine göre olağan olanın bu çeşit eşyanın kadının üzerinde olması ya da evde saklanması, muhafaza edilmesidir. Başka bir anlatımla bunların davalı tarafın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağan durumla bağdaşmaz. Diğer taraftan ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardandır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. Davacı, dava konusu ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını, ve götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını,ispat yükü altındadır....

          Aile Mahkemesinin 13.10.2016 tarihli ve 2016/412 E., 2016/691 K. sayılı kararı ile; tam, yarım ve çeyrek altın gibi altınların günümüz ekonomik koşulları, gelenek ve göreneklerde meydana gelen değişiklikler nedeniyle ziynet eşyası olarak kullanılmasının söz konusu olmadığı, bunların özellikle yatırım aracı olarak kullanıldıkları, yatırım aracına dönüşen bu altınların ziynet sayılamayacağı, dolayısıyla kadına bağışlanmış sayılmasının da mümkün olmayacağı, takı törenlerinde kadına ziynet olarak takılan ve kullanılanların dışında kalan altın ve paraların bir keseye konulduğu ve katılımcıların maksadının bu eşyaları taraflardan birisine bağışlamak olmadığı, bu yatırım araçları ile amaçlananın düğün masraflarına katkı, kalan olur ise yeni çiftlerin otomobil veya konut almasına destek mahiyetinde olduğu, takı töreninde takı takanların bunları kadına bağışlama iradelerinin var olduğunun kabul edilemeyeceği gerekçesiyle 5 adet tam altın, 32 adet yarım altın, 136 adet çeyrek altın ve 1 adet gremse...

            O halde davacı kadının talep ettiği ziynet ve takı parasının aynen iadesi talebine yönelik olarak davacı kadına nispi harcın peşin kısmının yatırılması için usulüne uygun olarak süre vermek, (Harçlar Kanunu md.30- 32) harç noksanlığı giderildiği takdirde, davacının tüm talepleri incelemek ve hasıl olacak sonuca göre karar vermek, aksi halde; Harçlar Kanununun 30. maddesi gereğince işlem yapmak gerekirken, bu talepler hakkında harcı yatırılmak suretiyle usulüne uygun açılı dava bulunmadığından, karar verilmesine yer olmadığı şeklinde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle davacı kadının ziynet ve takı parasının aynen iadesi talebine ilişkin istinaf talebinin diğer yönleri incelenmeksizin kabulü ile, mahkeme kararının 3 nolu bendinin kaldırılmasına, belirtilen şekilde yargılama yapılması amacı ile dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

            Aile Mahkemesi'nin 2017/49 E. 2019/160 K. sayılı 17/04/2018 tarihli kararı ile;davacı tarafından davalı aleyhine ziynet eşyasının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedelinin iadesi talebi ile açılan alacak davasının ispat edilememesi nedeniyle reddine, karar verilmiştir....

            Öte yandan; davacının, dava dilekçesi ile nitelik belirtmeden ziynet eşyalarının aynen iadesi, bunun mümkün olmaması halinde ise yasal faiziyle birlikte 50.000 TL bedel talebinde bulunduğu, daha sonra 11/01/2021 tarihli dilekçesi ile ziynetlerin niteliklerine dair beyanda bulunduğu ve 25/03/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile toplam ziynet alacağı olarak 59.963 TL’lik ziynet bedeli istediği, dolayısıyla davacı kadının toplam ziynet bedeli isteminin 59.963 TL olduğu, ancak davacının 11/01/2021 tarihli dilekçesinde 100 USD’ye ilişkin bir istemde bulunmadığı, dolayısıyla davacının 59.963 TL’lik ziynet alacağı isteminin, 4.000 TL’lik pırlanta yüzük ve 632 TL’lik (100 USD) takı parası hariç kabulüne karar verilmesi gerekirken, ilk derece mahkemesince yazılı gerekçe ile davanın ziynet eşyaları yönünden tümden reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden, davacının istinaf talebinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b-2 maddesi gereğince kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının tamamının kaldırılmasına...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacı vekilinin ziynet eşyalarına yönelik temyiz itirazlarına gelince; Davacı vekili dava dilekçesinde, çeyiz eşyaları ile davacıya düğünde takılan ziynet eşyalarının iade edilmediğini belirterek 23 kalem halinde belirtilen çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesi yada bedelinin tahsilini talep etmiştir....

              UYAP Entegrasyonu