, mümkün olmadığı takdirde ziynet eşyalarının bedelinin ödenmesini ve müvekkili ait kişisel eşyaların iadesini talep ederek karşı dava açmıştır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/337 KARAR NO : 2021/285 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : DEVREKANİ ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 07/03/2018 NUMARASI : 2016/91 2018/27 DAVA KONUSU : Ziynet Alacağı KARAR : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla HMK’nın 353. maddesi gereğince duruşma yapılmadan incelenmesine karar verilerek HMK’nın 355. maddesi gereğincede; istinaf dilekçesinde yazılan sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak dosya incelendi, Devrekani Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 07/03/2018 tarih ve 2016/91 esas 2018/27 karar sayılı karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davasında yapılan yargılama sonucunda karşılıklı açılan boşanma davalarının kabulüne, ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne karar verildiği, hükme karşı davacı tarafça...
Dava, ziynet eşyası alacağı davasıdır. İlk derece mahkemesince Davanın kabulüne, ziynet eşyalarının aynen iade talebinin davacı vekilince eksik harcı tamamlamaması ve davasını ıslah etmemesi nedeni ile reddine, 25.000 TL ziynet eşyası alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Karara karşı sadece davalı erkek kabul edilen kısım yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür (TMK md. 6. ve HMK md.190/1). Davacı kadın ziynet eşyalarının varlığını, vasıflarını ve iade edilmek üzere erkeğe verdiğini ispat yükü altındadır....
iddiasını ispat etmesi gereken davacının, dosyadaki delillerle bunu ispat edememesi ve yemin teklifinde de bulunmaması sebebiyle ziynet alacağı davasını ispat edemediği gerekçesiyle ziynet alacağı davasının da reddine karar verilmiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline düğünde ve nişanda takılan ziynet ve paraların davalı tarafından alınıp, iade edilmediğini, ayrıca davalının mehir olarak da her biri 22'şer gram 5 adet bilezik almayı vaat edip, bu vaadini de yerine getirmediğini belirterek ziynet eşyalarının ve paranın aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde şimdilik 550,00 TL'nin (500,00 TL altın, 50,00 TL para) faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının mümkün olmadığını, bu yüzden usulden reddi gerektiğini, davacının iddia ettiği kadar takı takılmadığını, takı töreninden hemen sonra davacının ablası Keziban'ın tüm takı ve paraları aldığını, davacıya mehir olarak bilezik sözü verilmediğini belirterek davanın reddini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet eşyalarının aynen iadesi veya bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, davacıya ait ziynet eşyalarının davalıda kaldığını belirterek, ziynet eşyalarının aynen iadesini mümkün olmadığı takdirde bedelinin tahsilini istemiştir. Davalı vekili, ziynet eşyalarını davacının evden ayrılırken yanında götürdüğünü, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi hükmü uyarınca, kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür....
Hayat deneyimlerine göre olağan olanın bu çeşit eşyanın (ziynet eşyasının) kadının üzerinde olması ya da evde saklanması, muhafaza edilmesidir. Başka bir anlatımla bunların davalı tarafın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağan durumla bağdaşmaz. Diğer taraftan, ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardandır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. Somut olayda, davacı kadın, dava konusu ziynet eşyalarının davalı Ceyhun'un ablası ve kuzeni tarafından, balayında oldukları esnada, çalınır düşüncesi ile kendisinden alındığını ve diğer davalı kayınpederi O.. Ö..'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet eşyası alacağı DURUŞMA İSTEMLİ K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık ziynet eşyasının aynen iadesi, bunun mümkün bulunmaması halinde bedelinin tahsili isteğine ilişkin bulunduğuna ve davada zilyetliğe dayanılmadığına, mahkemece uyuşmazlık bu şekilde nitelendirilerek çözüme kavuşturulduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulunun 26.01.2012 tarih ve 1 sayılı Kararı ile hazırlanıp Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih 1 sayılı Kararı ile aynen kabul edilen ve 18.02.2012 tarih 28208 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (6.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi sıfatıyla) DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ziynet alacağı davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, eşler arasında ziynet eşyasının iadesi istemine ilişkindir. Yargılama sırasında davalı tarafından, talep edilen ziynet eşyalarının bir kısmı iade edilmiş, fazlaya ilişkin kısıma yönelik olarak da davacı feragat ettiğinden, teslim edilen ziynet eşyaları yönünden, dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, feragat edilen fazlaya ilişkin kısım yönünden davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından vekalet ücretine yönelik olarak temyiz edilmiştir....
davalının, müvekkilini evden kovduğunu, müvekkilinin korku ile bir an evden çıkmak zorunda kalıp, yalnızca kol çantasını alabildiğini, valizinde bulunan nüfus cüzdanını ve bankamatik kartını dahi alamadığını, o gün müvekkilinin kendi ailesinde kaldığını, ertesi gün davalının, müvekkilini almaya geldiğini, yine tartışma çıkartarak müvekkilini arabada darp ettiğini, ziynet eşyaları ve paranında davalılarda kaldığını belirterek aynen iadesi, olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, 13/12/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile de, ziynet alacağı yönünden davasını 119.383,00 TL olarak ıslah etmiştir....