Taraflar arasındaki ziynet ve mehir senedinden kaynaklı alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince ziynet alacağı davasının kabulüne, mehir senedinden kaynaklanan alacak davasının reddine karar verilmiştir. Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile hükmün kaldırılarak dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince ziynet alacağının kısmen kabulüne, mehir alacağı davasının ise kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir....
Bu durumda, gerek 1. bentteki dava konusu araç satışı, gerekse banka kasasının açılma tarihi ve davacı/karşı davalı Fatma'nın kasanın açıldığı tarihte Adana'daki banka şubesinde çalıştığı gözönüne alındığında; davalı/karşı davacı Hayrettin'in bu alacak kalemine yönelik savunmasına değer verilmemiştir. Açıklanan nedenlerle davacı/karşı davalı Fatma'nın ziynet eşyası alacağıyla ilgili olarak gerektiğinde bilirkişi incelemesi de yaptırılmak suretiyle gerçekleşecek sonuca göre ve davacı/karşı davalının dava dilekçesindeki ziynetlere ilişkin talep miktarı da talepte dikkate alınmak suretiyle ziynet alacağının kabulüne karar verilmesi gerekirken; Mahkemece bu alacak içinde talebin reddine karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. II....
ve onların borçlarını ödendiğini, düğün ve nişanlarında davacıya 11 adet 15'şer gr'lık burma bilezik, 12 adet içi dolu bilezik, 2 adet Cumhuriyet altını, 15 adet yarım altın, 53 adet çeyrek, 150 Euro, 200 USD. takıldığını, bu takıların aynen iadesini, bunun mümkün olmaması halinde ise, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davacı 06.05.2015 tarihli dilekçesiyle dava dilekçesinde belirttikleri ziynet eşyasından 6 adet 15 gr'lık burma bileziğin, bir cumhuriyet altınının ve bir çeyrek altının davacının kız kardeşine borç olarak verildiğini, 09.01.2015 tarihli bilirkişi raporunda dava dilekçesine göre yapılan hesaplama üzerinden, kardeşine borç verdiği ziynet miktarı düşülerek, kalan kısmının hüküm altına alınmasını talep etmiş, 14.07.2015 tarihli ıslah dilekçesiyle 6 adet burma bileziğini davacının ablasına borç olarak verdiğinden 11 adet 15'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi(Aile Mahkemesi Sıfatıyla) Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ziynet eşyası alacağına ilişkindir. Mahkemece istemin reddine karar verilmiş hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı vekili dilekçesiyle düğünde kendisine takılan ziynet eşyalarının düğünden hemen sonra davalı tarafından elinden alınıp bozdurulduğunu birdaha da geri verilmediğini beyanla dilekçesinde miktar ve cinslerini açıkladığı ziynet eşyalarının aynen yada bedelinin tahsilini istemiştir. Davalı ise ziynet eşyalarının iddia edildiği kadar olmadığı gibi bizzat davacının çektiği krediden kaynaklanan kendi borcu için davacı tarafından bozdurulduğunu savunarak davanın reddi gerektiğini ileri sürmüştür....
Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, düğünde takılan ziynet eşyalarının aynen iadesi ya da bedelinin tazmini istemine ilişkindir. Aile Mahkemesince, davanın, kocanın eşine evlenme nedeniyle bağışladığı ziynet eşyalarının iadesine yönelik açıldığı, davanın BK'nın 295. maddesine dayandığı bu talebin 4787 sayılı Kanunun 4. maddesinde yer alan Aile Hukukundan kaynaklanan dava ve işlerden olmadığı, bu nedenle Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise, evlilik birliği devam ederken koca tarafından eşe karşı açılan boşanma davası ile birlikte açıldığı, her ne kadar boşanma davasından tefrik edilse de davaya bakmakla görevli mahkemenin aile mahkemesi olacağından bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur....
Dava; şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma davası ile birlikte açılan ziynet eşyasının iadesi istemine ilişkindir. "Mahkemenin 28/02/2013 tarihli celsesinde,davacı tarafça aynen iade olmadığı takdirde bedel talep edildiği, bilirkişi tarafından düzenlenen raporda dava konusu ziynet eşyası bedellerinin 72.314 TL olarak açıklandığı, dava harcının ise 50.000 TL üzerinden yatırıldığının anlaşılması üzerine davacı tarafa, ziynet eşyalarının toplam değeri üzerinden harç ikmal etmesi için süre verilmiş, davacı tarafça harç ikmal edilmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 107.maddesi ile 1086 sayılı HUMK'da bulunmayan ''belirsiz alacak davası'' türü kabul edilmiştir. Bu madde hükmüne göre; davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkânsız olduğu hâllerde, alacaklı, hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açabilir....
İlk derece mahkemesince kadının tam kusurlu olduğu gerekçesiyle verilen ikinci kararda kesinleşen boşanma kararı hakkında yeniden karar verilmesine yer olmadığına, tarafların tazminat taleplerinin reddine, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine ve kadının ziynet alacağı davasının ise kabulüne karar verilmiş, ilk derece mahkemesince verilen ikinci karara karşı davacı-davalı erkek, reddedilen tazminat talepleri ve ziynet alacağı davası yönünden davalı-davacı kadın, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat ve yoksulluk nafakası talepleri ve ziynet alacağı davası yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
ziynet alacağı davası yönünden yürürlükte bulunan AAÜT'ye göre 4.080,00- TL vekalet ücretinin davacı/ karşı davalı kadından alınarak davalı/ karşı davacı erkeğe verilmesine, " IV-1- Boşanma davası yönünden davalı/ karşı davacı erkek tarafından yatırılan 44,40- TL istinaf karar harcının alınması gereken 59,30- TL harçtan mahsubu ile bakiye 14,90- TL harcın davalı/ karşı davacı erkekten alınarak Hazineye irat kaydına, 2- Ziynet alacağı davası yönünden davalı/ karşı davacı erkek tarafından yatırılan 479,15- TL nispi istinaf karar harcının yatırana iadesine, 3- Davalı/ karşı davacı erkek tarafından yatırılan 121,30- TL istinaf başvuru harcının Hazineye irat kaydına, 4- Davalı/ karşı davacı erkek tarafından istinaf aşamasında yapılan 212,20- TL yargılama giderinin davacı/ karşı davalı kadından alınarak davalı/ karşı davacı erkeğe verilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ziynet alacağı davası yönünden KESİN, boşanma davası yönünden ise kararın taraflara tebliğinden itibaren...
Dava; taşınmaz ve araçtan oluşan düğün hediyeleri ile davalı eşte bulunan ziynet eşyalarının aynen iadesine olmadığı takdirde bedellerinin tahsili isteğine ilişkindir. 1-Dosya kapsamına dava evrakı ile yargılama tutanakları içeriğine, taşınmaz ve araca yönelik olarak açılan dava, Borçlar Kanunu'ndan kaynaklanan uyuşmazlık niteliğinde olup, mal rejiminin tasfiyesi ile ilgili bulunmadığına, bu tür davaların çözümü Yargıtay’ın istikrar kazanmış uygulamasına göre, 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4. maddesi gereğince Aile Mahkemesi'ne değil, genel mahkemelere ait olduğuna göre mahkemece yazılı nedenlerle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik görülmediğinden davacı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-Ziynet eşyalarına yönelik temyiz itirazlarına gelince; davacı vekili müvekkilinin kişisel malı niteliğindeki ziynet eşyalarının davalı eş tarafından alınarak iade edilmediğini...
Davacı kadın tarafından açılan boşanma ve ziynet alacağı davalarının yapılan yargılaması sonunda mahkemece tarafların boşanmalarına ( TMK. m. 166/1) , kadın lehine maddi ve manevi tazminat (TMK m.174/1-2), tedbir (TMK m.169) ve yoksulluk nafakası (TMK m.175) ile ziynet alacağı davasının kabulüne karar verilmiş, verilen bu kararın davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar ve ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 29.05.2018 tarihli ilamı ile hükmün onanmasına karar verilmiş, davalı erkek tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuştur....