Aile ve ... 2.Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, alacak istemine ilişkindir. Aile Mahkemesi'nce, davalı ... tarafından açılan ziynet bedeli alacak davası, iş bu davacı ...'nun eczane için yaptığı masraf ve ödemeleri talep ettiği alacak davasının bu dosyadan tefriki ile genel hükümler uyarınca alacak istemine ilişkin olup, aile hukuku ile ilgili olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
DAVA TÜRÜ :Ziynet Nedeniyle Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı boşanma ile birlikte düğünde takılan ziynet ve paraların tahsilini de istemiştir... l. Aile Mahkemesinin 6.4.2004 tarih ve 2003/521 esas , 2004/388 sayılı kararı ile tarafların boşanmalarına, ziynet ve para yönünden ise mahkemenin görevsizliğine dosyanın... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Bu karar 10.05.2004 mesai sonu kesinleşmiştir. Davacı taraf ise dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi için 1.6.2004 tarihinde başvurmuştur. Görevsizlik kararı verilmesi üzerine davacının karşı tarafa görevli mahkemede tebligat yaptırması zorunludur. Karara karşı temyiz süresinin sonra erdiği tarihten başlayarak 10 gün içinde yeniden dilekçe verilmesi gerekir....
Dava, ziynet eşyalarının ve kişisel eşyaların aynen, olmazsa bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, boşanma, ziynet alacağı davasıyla birlikte açılan davada, boşanma yönünden davanın ayrılmasına, kişisel eşyaların ve ziynet eşyalarının iadesi yönünden dosyanın yeni esasa kaydedilmesine karar verilmiş ve bu dava yönünden yetkisizlik kararı verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde, yetki itirazında bulunmuş, yetkili mahkemenin davalının yerleşim yeri olan İzmir Aile Mahkemeleri olduğunu savunmuştur. Mahkemece, kişisel eşyaların iadesi davalarının adi alacak niteliğinde olduğu ve genel yetkili mahkemelerin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. HMK.nun 167. maddesi uyarınca davaların ayrılmasına karar veren mahkeme HMK.nun 167/son uyarınca davalara bakmaya devam eder....
GEREKÇE : Dava, ziynet alacağı istemine ilişkindir....
Davalı; davacının ziynet eşyalarını hiç bir zaman tarafına tevdii etmediğini, avukat olması nedeni ile kiraladığı banka kasasında sakladığı belge asılları olduğunu, ziynet eşyalarının aksi kanıtlanmadığı sürece kadının uhdesinde olduğunu ileri sürerek, davanın reddini dilemiştir....
sonuç kısmında, 1 adet set, 7 adet bilezik, 15 adet hediyelik altın şeklindeki ziynet eşyalarının aynen, bu mümkün olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 10.000 TL ziynet eşyası bedelinin yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Ancak mahkemece, kadının ziynet alacağı davasının kısmen kabulü ile 4.780,38 TL ziynet alacağına hükmedilerek, söz konusu miktar üzerinden hesaplanan 1.788,12 TL faiz bedeline karar verilmesi de hatalı olmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalı tarafından ailesinin evine bırakıldığını, ziynet ve çeyiz eşyalarının davalıda kaldığını, iadesinin gerektiğini, fazlaya ilişkin hakların saklı olduğunu belirterek, ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesine mümkün değil ise dava tarihinden yasal faizi ile 7.000,00 TL nin ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı, ıslah dilekçesinde ise talep miktarını 8.518,75 TL daha yükselterek alacağın yasal faizi ile tahsilini talep etmiştir.Davalı cevap dilekçesinde; çeyiz eşyalarını teslim edeceğini, ziynet eşyalarının davacıda olduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir....
Davacı ziynet eşyalarının aynen iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsilini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilirken hüküm kısmında bedelinin tahsiline karar verilen ziynet eşyalarının cins, nitelik, miktar ve değerlerinin ayrı ayrı gösterilmesi gerekirken infazda tereddüt yaratacak şekilde belirlenen alacak miktarının davalıdan tahsiline ilişkin hüküm tesisi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 08.07.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
nun 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesinin gerektiği, ancak davacı kadının, ziynet eşyası yönü ile faizi talebi olmasına rağmen bu yönde karar verilmediği, bu durumun talebe, usul ve yasaya uygun düşmediği anlaşıldığından, davacı kadının İlk Derece Mahkemesince, verilen kararda; ziynet eşyası alacak davasında faiz uygulanmamasına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile 6100 sayılı HMK.'...