İspat yükü üzerinde olan davacının, ziynet eşyalarının kapı kilidinin değiştirilmesi nedeniyle evde kaldığını ve götürülmesine engel olunduğu iddiasını ispatlaması gerekirken tanık beyanlarına göre ziynet eşyalarının daha önce davalı tarafından bozdurularak dükkan açıldığına yönelik beyanları birbiriyle çelişmektedir. Evde olduğu belirtilen altınların daha önce bozdurulması hayatın olağan akışına aykırılık teşkil etmektedir. O halde; mahkemece, davacının ziynet eşyalarının evde kaldığı iddiasıyla çelişkili olacak şekilde davalı tarafından bozdurulduğuna yönelik tanık beyanlarına itibar edildiği, mevcut çelişkinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu, böylelikle davacının ziynet eşyalarının evde kaldığını ve götürülmesine izin verilmediğini ispat edemediğ görülmekle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
Taraflar arasındaki ziynet alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, düğünde takılan 10 adet adana burması, 2 metre köstek, 8 adet beşi bir yerde, 1 adet set takımı, 5 adet enli kelepçe bilezikten oluşan ziynet eşyalarının davalı tarafından bozdurularak kendi adına zeytinlik aldığını belirterek ziynet eşyalarının iadesini talep etmiştir. Davalı, zeytinliğin bir kısım altınların satılarak alındığını, zeytinliğin küçük bir arazi olduğunu, takı bedelinin altında olduğunu, geri kalan kısmı ile davacının hacca gittiğini, zeytinlik için satılan altınlar yönünde de davacının rızası olduğunu ileri sürerek davanın reddini dilemiştir....
davasının kısmen kabulü ile; 6 adet 10 gram 22 ayar bilezik toplam 60 gram gramı 160,84 TL'den toplam 9.650,40 TL, 2 metre 18 ayar 100 gram gramı 127,96 TL'den 12.796,00 TL değerinde zincir, 10 adet çeyrek altın her biri 281,47 TL'den toplam 2.814,70 TL değerindeki ziynet eşyası alacağının davacıya aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmaz ise ziynetlerin toplam değeri olan 25.261,10 TL'nin ve 2,5 TL takı parası olmak üzere toplam 25.263,6 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebin reddine " karar verilmiştir....
Tüm dosya kapsamı ve istinaf talebi değerlendirildiğinde; davacı kadının talebi TMK.nun 226/1.maddesine dayalı kişisel eşya (ziynet eşyası) alacağı olup, evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır, ona iadesi gerekir. Ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardandır. Bu nedenle, evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. (6.Hukuk Dairesi 09.05.2011 tarih ve 2011/1701- 6067, 6. Hukuk Dairesi 06.03.2012 tarih ve 2012/333- 3494, 3. Hukuk Dairesi 13.03.2013 tarih ve 2013/3318- 4289) Bu halde, kural olarak, davacı kadın ziynet eşyalarının varlığını ve evden ayrılırken davalıda kaldığını ispatlamak zorundadır....
Mahkemece, dava edilen eşyalar yargılamanın devamı sırasında kadına teslim edilmiş olduğundan ve eşyalar yönünden dava konusuz kaldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına; 1 adet cumhuriyet altınının mevcut ise aynen iadesi, değil ise bedeli olan 618,00 TL nin, 1 adet altın takı seti mevcut ise aynen iadesi, değil ise bedeli olan 799,00 TL'nin, 63 adet çeyrek altın mevcut ise aynen iadesi, değil ise bedeli olan 9.184,00 TL'nin, 5 adet burma bilezik mevcut ise aynen iadesi, değil ise bedeli olan 6.398,00 TL'nin, 3 adet 5 gr bilezik mevcut ise aynen iadesi, değil ise bedeli olan 898,00 TL'nin kocadan alınarak kadına verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ziynet eşyalarının aynen iadesi, iadesi mümkün değilse bedelinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesi hükmü uyarınca kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür....
ın hastalığı ile dalga geçerek onu herkes içinde küçük düşürdüğünü, birliktelik yaşamadan kağıt üzerinde evli kaldıklarını belirterek, taraflar arasındaki evliliğin mutlak butlanla batıl olması sebebi ile iptaline, 26.000,00 TL değerindeki ziynet eşyalarının aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması halinde 26.000,00 TL bedelinin tahsiline, ayrıca 6.000,00 TL başlık parası adı altında alınan paranın da iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı; davaya cevap vermemiştir. ... 13....
Somut olayda; davacı, evlerinde saklayacak yer olmadığı gerekçesi ile ziynet eşyalarının alındığını, bir daha müşterek konuta getirilmediğini iddia etmiş, davalı ise; ziynet eşyalarının davacıda olduğunu, hiçbir zaman elinden alınmadığını savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet eşyalarının aynen iadesi mümkün olmazsa bedelinin tahsili istemine ilişkindir....
; davacı kadına ait bileziklerin erkek tarafından kadının rızası dışında bozdurularak arsa alındığı, dava konusu edilen diğer ziynet eşyalarının (çeyrek altın, yarım altın ve takı seti kolyesi) erkek tarafından bozdurularak arsanın alımında kullanıldığının ise kanıtlanamadığı anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya Alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet eşyalarının bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava davalı eş tarafından açılan boşanma davasında karşı dava olarak açılmış ve boşanma davasından tefrik edilmiştir. Davacı vekili karşı dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı ve ailesi tarafından aşağılanıp horlanması neticesinde müvekkilinin evden ayrılmak zorunda kaldığını, evlenirken müvekkiline takılan ziynet eşyalarının davalı tarafından saklandığını ve iade edilmediğini belirterek ziynet eşyalarının bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....