Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İstirdatK A R A R Mahkeme tarafından yapılan nitelendirmeden de anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, çeyiz senedindeki yazılı eşyalar ile ziynet eşyalarının aynen iadesi olmadığı takdirde bedel tahsili isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 16.01.2016 tarih, 2016/1 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 26.02.2016 tarihli ve 29636 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 12.02.2016 gün 2016/1 sayılı Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.)...

    Re'sen kamu düzenini ilgilendiren haller ile davacının istinaf talepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda; Somut olayda; bu yönde taraflarca gösterilen ve toplanan tüm delillere göre, ilk derece mahkemesince kararda gösterilen gerekçeler ile, ziynet eşyalarının aynen iadesine aynen iade mümkün olmadığı taktirde bedel iadesine ilişkin verilen kararın, dosya kapsamına, toplanan tüm delillere, usul ve yasaya uygun olduğu,ıslah yapıldığı göz önünde bulundurulduğunda ilk derece mahkemesince tam kabul kararı verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı sonucuna varıldığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet eşyasının iadesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ziynet eşyasanın iadesi davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet eşyalarının mevcutsa aynen iadesi, değilse bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde, davacıya düğün merasimi sırasında takılan ziynet eşyalarının aynen iadesini, mümkün olmadığı takdirde parasal karşılığının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili ise davalının tasarrufunda herhangi bir ziynet eşyası bulunmadığını, düğün merasiminde takılan takıların düğün sonrası davacının annesi tarafından kasaya konulmak üzere alındığını, belirterek davanın reddini savunmuştur....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet eşyasının iadesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ziynet eşyasanın iadesi davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet eşyalarının mevcutsa aynen iadesi, değilse bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde, davacıya düğün merasimi sırasında takılan ziynet eşyalarının aynen iadesini, mümkün olmadığı takdirde parasal karşılığının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili ise davalının tasarrufunda herhangi bir ziynet eşyası bulunmadığını, düğün merasiminde takılan takıların düğün sonrası davacının annesi tarafından kasaya konulmak üzere alındığını, belirterek davanın reddini savunmuştur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet eşyasının iadesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ziynet eşyasanın iadesi davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet eşyalarının mevcutsa aynen iadesi, değilse bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde, davacıya düğün merasimi sırasında takılan ziynet eşyalarının aynen iadesini, mümkün olmadığı takdirde parasal karşılığının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili ise davalının tasarrufunda herhangi bir ziynet eşyası bulunmadığını, düğün merasiminde takılan takıların düğün sonrası davacının annesi tarafından kasaya konulmak üzere alındığını, belirterek davanın reddini savunmuştur....

          İspat yükü kendisine düşen ve davasını dayandığı delillerle kanıtlayamayan kadının ziynet eşyasının iadesi davasının reddine karar verilmesi gerektiği, ilk derece mahkemesince davanın kabulü yönünde verilen kararın isabetli olmadığı anlaşılmış olup, kadının ziynet eşyasının iadesi davasının reddine karar verilmesi gerekmiştir. Sonuç itibariyle; davalı - karşı davacı erkeğin kusur belirlemesine, davacı - karşı davalı kadının ziynet eşyasının iadesi davasına yönelik istinaf talebinin HMK'nın 353/1- b-2 maddesi gereğince kabulüne, kadının ziynet eşyasının iadesi davasının reddine, davalı - karşı davacı erkeğin sair istinaf taleplerinin HMK'nın 353/1- b-2 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

          Buna göre, verilecek hükümde birleşen dosya davacısının dava dilekçesindeki talebinin tereddüte yer vermeyecek şekilde karşılanması sureti ile hüküm tesis edilmesi gerekirken altınların tespiti ve davacıya iadesi yönünde verilen karar davacının talebi ile uyumlu olmadığından davalının sair istinaf sebepleri incelenmeksizin HMK 353/1- a-6 maddesi gereğince kararın kaldırılarak dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine" karar verilmiş, İlk Derece Mahkemesi tarafından bu kez 14/01/2021 tarihinde verilen kararda ziynet eşyaları tek tek belirtilmek sureti ile Pınar Demir'e aidiyetinin tespitine ve karar kesinleştiğinde ziynet eşyalarının Pınar Demir'e iadesine karar verildiği, birleşen davacının bedel yönünden talebinin karşılanmadığı, ancak birleşen davacının bu konuda istinafının olmadığı, dolayısıyla bedele hükmedilmemesi yönünde verilen kararın kesinleştiği görülmüştür....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davalı vekili tarafından istenilmekle, duruşma günü olarak belirlenen 20.06.2017 tarihinde davalı ile davacı adına gelen olmadı....

            Dava, ziynet eşyalarının aynen iadesi olmaz ise bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesinde, fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmakla birlikte 7 adet 130 gr altın bilezik ile 60 adet küçük altının aynen iadesi, olmadığı takdirde bedelinin tahsiline karar verilmesi istenmiş. Mahkemece, 7 adet 20 gr bilezik ile 61 adet küçük altının aynen iadesine, bu mümkün olmadığı takdirde bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Kural olarak evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun kadına bağışlanmış sayılır. Dava konusu kadına ait altınlar koca tarafından bozdurulup değişik amaçlarla kullanılmış olabilir. Çeşitli sebeplerle (evin ihtiyaçları, düğün borçları, balayı vs.) koca tarafından bozdurulan bu altınların karşılığının hibe edilmediği müddetçe kadına iadesi zorunludur....

              Evlilik ve nişan sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır. Ancak, ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kadının isteği ve onayı ile karşı tarafa verildiğinin ispatlanması halinde, erkek eş ziynet eşyalarını iadeden kurtulur. Olağan olan ziynet eşyalarının kadın eşin himayesinde bulunmasıdır. Bunun aksini iddia eden kadın eş iddiasını ispatla mükelleftir. Başka bir anlatımla ziynet eşyalarının karşı tarafın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağan durumla bağdaşmaz. Ziynet eşyası davasında dava konusu altınların varlığı ve bu altınların kadın eşte olmadığı şüpheye yer vermeyecek şekilde ispatlanmalıdır....

              UYAP Entegrasyonu