Hukuk Dairesi'nin 22.03.2023 Tarihli 2023/ 578 Esas 2021/ 574 Karar Sayılı ilamı dayanak olarak belirtildiğini, davacı tarafından açılan ziynet alacağı davasının kısmen kabulü ile; 194,33 gram 22 ayar bileziğin aynen iadesine, 1 adet 19 gram burma bileziğin aynen iadesi talebinin reddine, davacının ziynet eşyalarının fiili ödeme yani infaz tarihindeki bedelinin tahsilini talebinin ise İİK'nun 24.maddesi gereğince hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine," şeklinde hüküm tesis edildiğini, bu kararın kesin nitelikte olduğunu, alacaklının takip talebinde yer alan talebinin "öncelikle aynen iade, aynen iadenin mümkün olmaması halinde bedel iadesi" şeklinde olup BAM kararında bu şekilde bir hüküm tesisi yer almadığını, iş bu BAM kararı gereğince müvekkilinin alacaklıya ya altınların dava tarihindeki değeri üzerinden bedelini ödeyeceğini, yada 194,33 gram 22 ayar bileziğin aynen iade edeceğini, fakat alacaklının takibe dayanak yaptığı ilam ile alakası olmayan, icra takip tarihindeki altın...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından yoksulluk nafakası ve ziynet eşyalarının iadesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davacı-karşı davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Dairemiz bozma ilamı ile, mahkemece verilen hüküm sadece yoksulluk nafakası yönünden bozulmuş, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümler onanmıştır. Bu nedenle, mahkemece verilen hüküm boşanma, tazminat taleplerinin reddi ve ziynet eşyalarının iadesi yönünden kesinleşmiştir....
-TL düğünde takılan takı parasının aynen iadesi veya toplamda 10.000,00.-TL ziynet alacağı bedelini talep ettiği ve talebini bu miktar üzerinden harçlandırdığı, bozma sonrası 14.12.2016 tarihinde talebini bedel olarak ıslah ederek 16.317,00.-TL'ye çıkarttığı anlaşılmaktadır. Mahkemeninde kabulünde olduğu üzere ıslah tahkikatın sona ermesine kadar yapılabilir (HMK m. 177/1). Yargıtayca hüküm bozulduktan sonra bu yoldan faydalanmak mümkün değildir ( 04.02.1948 tarihli 10/3 sayılı İçt. Bir. Kararı). Ayrıca hakim, taleple bağlı olup fazlaya karar veremez (HMK m. 26). O halde mahkemece yapılacak iş ziynetlerin aynen iadesine, aynen iade mümkün olmadığı takdirde taleple bağlı kalınmak suretiyle olarak toplamda 10.000,00.-TL ziynet alacağı bedeline hükmedilmesi gerekirken talep aşılmak suretiyle 13.000,00.-TL'ye hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....
ALACAKZİYNET EŞYALARININ İADESİ"İçtihat Metni" Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ziynet alacağı davasına dair karar davalı ve davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde 8000 TL bedelinin tahsili istemine ilişkindir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde; çeyiz eşyalarını aynen iadeye hazır olduklarını, davacının ziynet eşyalarını alarak evden ayrıldığını, müvekkilinde ziynet eşyası kalmadığını, davalının 08/12/2014 tarihli dilekçesinde altınların en son eve bıraktığı günde davacının üzerinde olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece; dava sırasında çeyiz eşyaları iade edildiğinden konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, davacının evden ayrılırken ziynet eşyalarının götürülmesine engel olunduğunu, zorla elinden alındığını, daha önce götürme fırsatı elde edemediğini ispat edemediği gerekçesiyle ziynet eşyalarına yönelik talebin reddine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, ziynet eşyasının aynen iadesi, olmadığında bedelinin tahsiline ilişkindir. Kural olarak, düğün sırasında takılan ziynet eşyaları, kim tarafından, kime takılırsa takılsın, kadına bağışlanmış sayılır ve artık kadının kişisel malı sayılır....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait 5 adet 22 ayar toplam 125 gram bilezik ile davacı adına 34 XX 739 plakalı araç alındığını, bozdurulan 125 gram bileziğin bedelinin araç bedelinden daha yüksek olması sebebi ile bakiye altın parasının davalıda kaldığını belirterek 5 adet 22 ayar 25'er gram bileziğin aynen iadesi, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde fiili ödeme günündeki rayiç bedel üzerinden davalıdan tahsilini talep etmiş, cevaba cevap dilekçesi ile de, ziynet eşyalarının bedelinin aracın satış tarihi itibariyle bedeli olan 45.000,00 TL'den çıkartılarak bakiye alacak yönünden talepleri gibi karar verilmesini talep etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ziynet eşyaları ile davacı adına araç alındığını belirterek davanın reddini talep etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Taraflar arasında görülen Çay Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/376 Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesinde davacıya ait ziynet eşyalarının rızası dışında elinden alındığı konusunda davalı erkeğe kusur verilerek davalı erkeğin tam kusurlu olduğundan bahisle tarafların boşanmalarına dair kararın taraflarca istinaf edilmeksizin kesinleştiği, dolayısıyla davacıya ait ziynet eşyalarının zorla elinden alındığı hususunun kesinleşmiş mahkeme ilamı ile sabit olduğu, boşanma dosyası ve Çay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2019/1999 Soruşturma sayılı dosyasında tanık olarak dinlenen Resul Akciğer ile işbu dosyada tanık olarak dinlenen Resul Sarsılmaz'ın beyanları bir bütün olarak değerlendirildiğinde, ziynet eşyalarının davalılar tarafından davacıdan alındığının anlaşılması karşısında davanın her iki davalı yönünden kabulüne karar verilmesinde de isabetsizlik olmamakla birlikte davacının dava dilekçesinde ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığı...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Taraflar arasında görülen Çay Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/376 Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesinde davacıya ait ziynet eşyalarının rızası dışında elinden alındığı konusunda davalı erkeğe kusur verilerek davalı erkeğin tam kusurlu olduğundan bahisle tarafların boşanmalarına dair kararın taraflarca istinaf edilmeksizin kesinleştiği, dolayısıyla davacıya ait ziynet eşyalarının zorla elinden alındığı hususunun kesinleşmiş mahkeme ilamı ile sabit olduğu, boşanma dosyası ve Çay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2019/1999 Soruşturma sayılı dosyasında tanık olarak dinlenen Resul Akciğer ile işbu dosyada tanık olarak dinlenen Resul Sarsılmaz'ın beyanları bir bütün olarak değerlendirildiğinde, ziynet eşyalarının davalılar tarafından davacıdan alındığının anlaşılması karşısında davanın her iki davalı yönünden kabulüne karar verilmesinde de isabetsizlik olmamakla birlikte davacının dava dilekçesinde ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığı...
Sonuç olarak; davacının ziynet eşyalarının iadesi davasının reddine yönelik istinaf isteminin HMK'nin 353/1- b-2 maddesi gereğince 9 bilezik yönünden kabulüne, çeyiz eşyalarının iadesi davasına ilişkin verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davacının çeyiz eşyalarının iadesi ve ziynetin sair kısmına yönelik istinaf talebinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b-1 maddesi uyarınca esastan reddine, davacının çocuk mallarının korunması ve kişisel eşyaların iadesi davalarının reddine yönelik istinaf dilekçesinin ise miktar yönünden ayrı ayrı reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Eldeki davada davacı, nişan merasimi nedeniyle davalıya hediye edilen ziynet eşyaları ile giyim ve makyaj malzemesi niteliğindeki diğer bir takım eşyaların, nişanın bozulması nedeniyle aynen iadesini, olmadığı taktirde bedellerinin davalıdan tahsilini istemiştir. Dava dilekçesinde tüm eşyaların bedeli için harca esas değer olarak 750,00 TL gösterilmiş, yapılan bilirkişi incelemesinde, ziynet eşyalarının bedeli 2.568,00 TL olarak belirlenmesi üzerine dava değeri bu bedele ıslah edilmiş ve mahkemece ıslah edilen bu bedel (2.568,00 TL) üzerinden ziynet eşyası istemi ile ilgili hüküm kurulmuştur. Talep edilen diğer eşyalarının değerleri ise dosya kapsamında tespit edilmemiştir. Oysa yukarıda da açıklandığı üzere, davacının dava dilekçesinde harçlandırdığı 750,00 TL'lik bedel içerisinde yalnızca ziynet eşyası talebi bulunmamakta olup, bunun yanında giyim ve makyaj malzemesi niteliğinde olan eşya bedelleri de yer almaktadır....