WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, velayet ve ziynet eşyası davasının tefrik edilmesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 267.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 12.11.2020 (Prş.)...

    Somut dosyada; ilk derece mahkemesinin 2015/363 Esas sayılı dosyasında taraflar arasında karşılıklı boşanma davasının yargılamasının yapıldığı, kadın tarafından karşı dava kapsamında ziynet alacağı talebinde bulunulduğu, bu dosya kapsamında yargılamanın 11/01/2018 tarihli celsesinde kadının ziynet alacağı davasının tefrikine karar verildiği ve ziynet alacağı davasının ilk derece mahkemesinin 2018/16 Esas numarasına kaydedildiği, davacı kadın tarafından boşanma davasında bildirilen tanıkların ziynet alacağı davası yönünden de bildirildiği, bu tanıkların ziynet alacağı talebine yönelik olarak da dinlendiği, davacı kadın tanıklarından tanık Suzan Arslan'ın tanıklıktan çekildiği, tanıklar Maviye Arslan'ın ve Meryem Şahin'in "takılar konusunda bilgilerinin bulunmadığını" beyan ettikleri, tanık Ayfer Arslan'ın ise beyanının davacı kadından duyduklarına dayalı olduğu, görgüye dayalı olmadığı, öte yandan ziynet alacağına yönelik olarak dinlenen davalı erkek tanıkları tarafından da ziynet eşyalarının...

    Karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulması akabinde Dairemizin 2019/2824 Esas numarasına kaydedilmiş, davalı-davacı kadının ziynet alacağı davasının tefrikine Dairemizce karar verilmekle, davalı-davacı kadının ziynet alacağı davasına yönelik istinaf incelemesi Dairemizin iş bu 2021/1481 Esas numarası altında yapılmıştır. Bu itibarla, iş bu dosya kapsamında sadece davalı-davacı kadının ziynet alacağı davasına yönelik istinaf incelemesi yapılmıştır. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı erkek, istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu ziynet eşyalarının kadında bulunduğunu beyanla, ziynet alacağı yönünden ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması ve talebin reddine karar verilmesi istemi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355. maddesi uyarınca, re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmıştır....

    Mahkemece, ziynet eşyalarının davalı tarafın ailesinde kaldığı, davalı tarafın kadının evden ayrılırken ziynet eşyalarını yanında götürdüğü hususunu ispatlayamadığı gerekçesiyle ziynet alacağı davasının kabulüne karar verilmiştir. Ziynet alacağı davasında ispat yükü kadına aittir. Davacı kadın, ziynetlerle ilgili iddiasını, dinlenen tanık beyanlarıyla ispatlayamamış olup, bu hususa ilişkin tanık sözleri yeterli değildir. Ziynet alacağı davasının reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulüne dair hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Mahkememizce; re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan (HMK.nun 355. maddesi) inceleme sonucunda; Davalı erkek tarafından Gülşehir Asliye Hukuk mahkemesi 2018/221 esas sayılı dosyada boşanma davası açıldığı,davacı kadının bu dosyada boşanma ve fer'ileriyle birlikte ziynet eşya alacağı ve para alacağına ilişkin karşı dava açtığı mahkemece yargılama aşamasında 19/02/2020 tarihli ara karar ile davacı kadının ziynet eşya ve para alacağı talebi yönünden tefrik kararı verilerek istinaf konusu edilen dava dosyası üzerinden yargılamaya devam olunduğu anlaşılmaktadır.İlk derece mahkemesince ayırma kararının verildiği tarihe kadar taraflarca sunulan tüm dilekçeler,taraflarca sunulan tüm deliller,belgeler,evraklar,mahkemece toplanan deliller, var ise ara kararlar,duruşma zabıtları ,dava konusu ziynet eşya ve para alacağına ilişkin taraflarca yatırılan harçların tefrik edilen dosyaya aktarılmadan...

      Mahkemece; davacı tarafın ziynet eşyalarının davalı uhdesinde kaldığını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine, davacının çeyiz eşyaları talebinin ise tefrik edilmediği, boşanma davasında böyle bir talep olmadığı, huzurdaki davanın ziynet eşyalarına ilişkin olduğu, ayrıca davacının bunlara rağmen istemiş olduğu çeyiz eşyalarının davalı tarafından rızaen davacıya iade edilmiş olduğu anlaşılmış olması karşısında davacının çeyiz eşyaları talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; boşanma dosyasından tefrik edilen ziynet eşyalarının bedellerinin davalı kocadan tahsili istemine ilişkindir....

        Tefrik kararı sonrası mahkemece yapılan yargılama sonucu; davacı tarafın şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma talebi ile birlikte mal rejimi ve ziynet eşyası alacağı talebinde bulunduğu, mal rejimi ve ziynet eşyalarına ilişkin eksik harç ve gider avansının yatırılmadığı, eksik harç ve gider avansının tamamlanması için davacı vekiline ihtarda bulunulup kesin süre verildiği, aksi halde davanını açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtar edildiği ve verilen kesin süre içerisinde eksikliğin tamamlanmadığı anlaşılmakla; davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir....

        Temyiz Sebepleri Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf başvurusunun esastan reddi kararının hatalı olduğu belirterek istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davacı tarafın katılma alacağı bulunup bulunmadığı, mahkemece eşya alacağı, araca ilişkin katılma alacağı, ziynet alacağı davaları yönünden ayırma kararı verilmesinin koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Kanunu'nun 114 üncü maddesi, 167 ... maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 ve 371 ... maddeleri. 4721 sayılı Kanunu'nun 219 uncu maddesi, 222 nci maddesi, 225 ... maddesi, 232 nci maddesi, 235 ... maddesi. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....

          KARAR : Karşı ziynet ve para alacağı davasının kabulü Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma, ziynet ve para alacağı davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece karşı ziynet ve para alacağı davasının kabulüne karar verilmiştir. Mahkeme kararı davacı-karşı davalı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı-karşı davalı erkek dava dilekçesinde özetle; tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....

            Gerçekleşen bu durum karşısında, mahkemece kadının mal rejimi tasfiyesine yönelik davasının tefrikine ilişkin kararı ile herhangi bir hüküm kurulmayan ziynet alacağı davası taraflarca temyize konu edilmeyerek kesinleşmiştir. Öyleyse, mahkemece bu yön dikkate alınmaksızın temyiz kapsamı dışında bırakılarak kesinleşen ziynet alacağı ve mal rejimi tasfiyesine ilişkin talepler bakımından mahkemece yazılı olduğu haliyle yeniden hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....

              UYAP Entegrasyonu