Diğer taraftan ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardandır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. Davacı, dava konusu ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını, ve götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını, ispat yükü altındadır. Davacı vekili dava dilekçesinde davacının şiddet gördüğünü, eşinin ailesi ile birlikte kaldıklarını, kadının polis eşliğinde evden ayrıldığını, çeyiz ve ziynet eşyaları ile tüm giysilerinin davalıda kaldığını belirterek çeyiz ve ziynet eşyaları ve giysilerinin aynen iadesini olmadığı takdirde bedelinin tahsilini istemiştir. Davalı ise ziynet eşyalarının davacıda bulunduğunu, para alacağını kabul etmediğini savunmuştur. Dosyada mevcut ... 10....
Mahkemece dinlenen tanık beyanlarına göre ziynet eşyalarının erkeğin annesi tarafından taraflardan alındığı ve kadına daha sonra iade edilmediği gerekçesiyle ziynet alacağı davasının kabulüne karar verilmiştir. Hükme karşı davalı-karşı davacı erkek tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Bölge adliye mahkemesince; davacı-karşı davalı kadının ziynet alacağı davasının tanık beyanlarının soyut ve duyuma dayalı olduğu, bu nedenle kadının ziynet alacağı davasını ispat edemediği gerekçesiyle kadının ziynet alacağı davasını reddine karar verilmiştir....
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı kadın vekili, ziynet alacağı dava dilekçesinde özetle; davalı erkeğin davacı kadına ait ziynet eşyalarını kadının elinden peyderpey alıp iade etmediğini beyanla, 1 adet altın Tosya kıstısı (7.000,00 TL), 1 adet çerçeveli gramse altın (4.200,00 TL), 5 adet 22 ayar arpalı bilezik (10.000,00 TL) ve 2 adet yüzük'ten (1.000,00 TL) ibaret ziynet eşyalarının davacıya aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması halinde 22.200 TL'nin yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı erkek, ziynet alacağı davasında cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki iddiaları kabul etmediğini, ziynet eşyalarının davacı kadının uhdesinde olduğunu beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı kadın vekili, 22/07/2019 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; ziynet eşyalarının iadesi taleplerine yönelik dava değerini 55.186,30 TL olarak ıslah ettiklerini beyan etmiştir....
Davacı kadına takılan bir kısım ziynet eşyalarının varlığı tanık anlatımları ile kanıtlanmıştır. Ancak ilk derece mahkemesi gerekçesinin aksine davacının ziynet eşyalarının hiç kullanmaması ve üzerinde görülmemesi ziynetlerin davalı tarafından alındığı anlamına gelmez. Ancak davalı taraf cevap dilekçesinde bir kısım ziynet eşyasının düğün masrafları nedeniyle bozdurduğunu, daha sonra annesinden aldığı zincir altını vererek borcunu ödediğini savunmuştur. Bu durumda davalı tarafından alınarak bozdurulduğu kabul edilen ziynet eşyalarının varlığı ve davalı tarafından alındığı davacı tarafça kanıtlanmıştır. Davalı taraf bu ziynet eşyası borcunu ödediğini savunmaktadır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Ziynet alacağının miktarı 34.385 TL olup, karar tarihindeki kesinlik sınırı 41.530 TL'yi aşmadığından Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362\l-a maddesi gereğince temyiz sınırının altında kaldığı için kesindir. Açıklanan nedenle, davalı erkeğin ziynet alacağına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Davalı erkeğin ziynet alacağına ilişkin temyiz dilekçesinin yukarıda gösterilen sebeple REDDİNE, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 07.11.2019 (Prş.)...
Bu nedenle, talebe konu ziynet eşyalarının adet, cins, nitelik ve değerleri davacı tarafa açıklattırılarak (HMK m.31), mahkemece ziynet alacağının kabulüne karar verilmesi halinde, ziynet eşyalarından bedeline hükmedilenlerin hangi eşyalar olduğu ve bedelleri de gösterilmek suretiyle bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma sebebine göre ziynet alacağına yönelik diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, hükmün yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 01.03.2018(Prş.)...
Bölge Adliye Mahkemesi ...Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafakaların ve tazminatların miktarı, ziynet alacağı davasının kısmen kabulü, ziynet alacağı davasında ödeme günündeki bedelinin tahsili yönünden karar verilmemesi, ziynet alacağı davasında vekâlet ücreti yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, ziynet alacağı ve para alacağı davasının kabulü, ziynet ve para alacağı davasında vekâlet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Tarafların ziynet alacağına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; 6100 sayılı HMK'nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca "Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını...
Somut olayda mahkemece davacı-karşı davalı kadının 18.714,00 TL değerindeki ziynet alacağının kabulüne ve 9.286,00 TL ziynet alacağı talebinin reddine karar verilmiş olup, bölge adliye mahkemesince ziynet alacağı davasına yönelik verilen karar kesindir. Bu nedenle, tarafların ziynet alacağına ilişkin karara yönelik temyiz dilekçesinin ayrı ayrı reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından nafakaların ve tazminatların miktarı, ortak çocuk ile baba arasında kurulan kişisel ilişki düzenlemesi, reddedilen ziynet alacağı davası ve reddedilen ziynet alacağı davasında erkek lehine hükmedilen vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı -karşı davacı kadın "Reddedilen ziynet alacağı davası ve reddedilen ziynet alacağı davasında erkek lehine hükmedilen vekalet ücretine" yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; 6100 sayılı HMK'nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca "Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun'un 44. maddesi ile de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na...
belirlemesi, tazminatlar, nafakalar ve ziynet alacağı yönlerinden temyiz edilmiş ve Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucunda onanmıştır....