Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Ziynet Eşyalarının İadesi-Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm * ziynet eşyaları ve paranın aynen iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 29.01.2007 tarihli kararının 2. maddesi de gözetilerek inceleme görevi Yargıtay * 6. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay * 6. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 10.04.2008 (prş.)...

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Ziynet ve Eşya İadesi-Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm * ziynet ve eşyaların iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 29.01.2007 tarihli kararının 2. maddesi de gözetilerek inceleme görevi Yargıtay * 6. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay * 6. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 11.02.2008 (pzt.)...

      Düğünde takılan ziynet eşyaları ve takılar kadına ait olup kişisel eşya niteliğindedir. Dava konusu edilen ziynet eşyalarının bir kısmının davalı tarafından evlilik birliği içerisinde bozdurulduğu kabul edilerek bunlara ilişkin talep kabul edilmiştir. Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden ziynet eşyalarının davalının çalışmadığı dönemde buzdurulduğu anlaşılmaktadır. Evlilik birliği içerisinde davalı tarafından müşterek gderler için bozdurulan ziynet eşyalarının davacının rızası ile bozdurulduğunun kabul edilmesi gerekir. Ziynet eşyaları nitelik itibariyle rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen nev'i dendir. Bu sebeple nitelikleri itibariyle kadında bulunduğu karine olarak kabul edilir. Olağanın aksini iddia eden ispatla yükümlüdür. Niteliği itibariyle ddavacıdü bulunması gereken ziynet eşyalarının aile içerisinde ihtiyaç duyulması halinde bu eşyaları elinde bulunduran eşin rızası ile bozdurulması olağan olandır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Ziynet ve Takı Alacağı - Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm; davalı-davacı tarafından, vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı-davacı (koca)'nın temyizi üzerine 04.06.2012 tarihli Dairemizin ilamı ile davalı-davacı (koca) yararına kadının ziynet isteğinin reddedilen kısmı üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden bahisle mahkeme kararı bozulmuş, bozmaya uyularak verilen hükümde davacı-davalı (kadın)'ın 25.03.2011 tarihinde nispi harcını tamamladığı 80.000 TL'lik ziynet talebinden 4.270 TL'lik kadın lehine kabul edilen kısmın dışında kalarak reddedilen 75.730 TL'lik kısım üzerinden davalı-davacı (koca) yararına nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken ziynet isteğinin reddedilen kısmının 5.730 TL olarak hesaplanması ve bu bedel...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dilekçesinde, müvekkili olan davacı ile davalının evli olup, davalının davacıyı evden kovduğunu, ziynet eşyalarının davalı kocada kaldığını beyan ederek, ziynet eşyalarının aynen, olmadığı takdirde bedelleri olan şimdilik 15.000 TL’nin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. HUMK.'nun md.388 (HMK....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki eşya ve ziynet eşyalarına ilişkin alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, çeyiz eşyalarına ilişkin dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, ziynet alacağına ilişkin davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından ziynet eşyaları yönünden temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 2.849,00 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 6100 sayılı HMK'nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren...

              Tefrik olunan dosyaya sunulan cevap ve karşı dava dilekçesinde kadın vekilinin ziynet eşyası talebinde bulunduğu, yargıalamada davalı erkeğin ziynet eşyasının miktarına bir itirazda bulunmadığı, 28/10/2020 tarihli duruşmadaki beyanında dava konusu ziynet eşyasının varlığını kabul ettiği ve bunları birlikte bozdurduklarını, daha sonra eşine iade etmediğini beyan ettiği, davacının ziynetlerin varlığını ve davalı tarafından bozdurulduğunu kanıtladığı, davalının ise ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kendisine verildiğini iddia etmediği gibi, bu hususta bir delilin de bulunmadığı, istinaf dilekçesinde ziynet eşyalarının satışından elde edilen paranın ortak ihtiyaçlar için harcandığı belirtilmiş ise de, kadının iade edilmemek üzere ziynet eşyasını verdiği iddia edilmediğine göre, ortak ihtiyaçlar için harcansa dahi ziynetlerin yahut bedelinin iadesi istenebilecektir....

              Aile Mahkemesi 2021/415 Esas 2022/249 Karar sayılı kararı ile; dava konusunun davacıya takılan değil takılması vaad edilen takılarla ilgili alacağının olduğu, bu hususun mehir olarak ödenmiş olan (mehri muaccel) bir alacak değil, bağışlama vaadi şeklinde (mehri müeccel) niteliğinde, (tarafların boşanma veya ayrılık olduğunda ödeneceğine dair sözleşme imzaladıkları) mehir senedinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olduğu, uyuşmazlık, aile hukukundan kaynaklanan alacak niteliğinde olmayıp, genel hükümlere dayalı (TBK 286 vd.) alacak istemi niteliğinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Konya 6. Asliye Hukuk Mahkemesi 2022/122 Esas 2022/138 Karar sayılı kararı ile; dava, mehir senedinden kaynaklanan alacak davası olduğuna göre davanın Aile Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminden Kaynaklanan Alacak, Ziynet Alacağı ... ile ... aralarındaki mal rejiminden kaynaklanan alacak ve ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... .... Aile Mahkemesi'nden verilen ........2013 gün ve 165/744 sayılı hükmün ...'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı ... vekili, dava dilekçesinde belirtilen mallar nedeniyle alacağın tespiti ile yarı payın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı ..., davanın reddini savunmuştur....

                DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Açılan dava mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklı alacak davası ve mehir senedinden kaynaklanan alacak davasıdır. HMK'nın 355. maddesi uyarınca re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında, istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmıştır. Davacı kadın dava dilekçesinde 250 gram mehirinin aynen iadesini, aksi takdirde bedelini talep etmiştir. Mehri müeccel; ileriye yönelik bir bağışlama vaadidir. Bu durum Borçlar Kanunu 238. Maddesinde düzenlenmiş bağışlama vaadidir. Bağışlama vaadinin geçerliliği yazılı olma koşuluna bağlıdır. Davacının talebi mehir olarak ödenmiş bir alacak değil bağışlama vaadi şeklinde (mehri müeccel) şeklinde alacak talebine ilişkindir. Uyuşmazlık aile hukukundan dayalı alacak niteliğinde olmayıp, genel hükümlere dayalı (TBK 286 vd.) bir alacak talebi niteliğindedir. Bu durumda davayı görmeye genel mahkemeler görevlidir....

                UYAP Entegrasyonu