WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesinin 07.03.2018 tarihli ve 2017/1822 esas, 2018/346 karar sayılı ilamı ile erkeğin kusurlu davranışlarının Türk Medeni Kanunu’nun 162. maddesinde belirtilen nitelikte olmadığı, ilk derece mahkemesince kadının onur kırıcı davranış sebebiyle boşanma talebi yönünden ret kararı verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına ilişkin olarak açtığı boşanma davalarında ise; “Davalı-davacı kocanın ailesinin evlilik birliğine müdahalesine ve kardeşlerinin eşini evden kovmalarına sessiz kaldığı, davalı-davacı kadınında eşine hakaret ve aşağılayıcı sözler söylediği, ilk derece mahkemesinin eşit kusur belirlemesinin ve kararının doğru olduğu ” şeklinde gerekçe ile taraflar eşit kusurlu bulunarak tarafların istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge adliye mahkemesince davacı-davalı kadına yüklenen kusurların yanında davacı-davalı kadının, davalı-davacı eşine karşı kıskançlık da gösterdiği anlaşılmaktadır....

    Mahkemece yapılan yargılama sonucunda toplanan tüm deliller kapsamında; kadının tam kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı gerekçesi ile davanın kabulü ile tarafların TMK'nın 166/1 maddesi gereğince boşanmalarına karar verilmiştir. Evlilik birliği, eşlerin ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa boşanmaya karar verilebilir. Yapılan soruşturmaya, toplanan delillere göre; kadının ilk derece mahkemesince belirlenen ve yukarıda belirtilen kusurlarının gerçekleştiği, davalı kadının tam kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebebiyet verilen olaylarda kadın tam kusurlu olup, erkek açısından TMK'nın 166/1. maddesi şartlarının oluştuğu, usulüne uygun olarak süresinde ileri sürülmediği halde istinaf dilekçesinde dile getirilen kusurların davacıya yüklenmesinin mümkün olmadığı anlaşılmaktadır....

    Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına yol açan olaylarda davalı erkeğin kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve ferilerine karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı erkek tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, istinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesince davanın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya incelendiğinde, davalı erkeğin evliliğin fiilen devam ettiği sürece birlik görevlerini ağır şekilde ihmal ettiği ve eşine ilgi göstermediği anlaşılmaktadır....

      belirterek öncelikle zinaya dayalı olarak tarafların boşanmalarına, zinaya dayalı boşanma davalarının kabul edilmemesi halinde evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmaya karar verilmesini, müvekkil lehine 20.000 TL maddi, 100.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini dava ve talep etmiştir....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili 21/11/2020 tarihli istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin davalı eş tarafından terk edildiği tanık anlatımları ve sair bütün deliller ile ispatlandığını, müvekkilinin evlilik birliğinin, ortak yaşamın ve aile kavramının bulunmadığı bir birlikteliğe zorlamak insan hakları ile de bağdaşmadığını, evliliğin müvekkilimiz adına külfete dönüştüğünü, davalı eş için ise evli olup olmamanın bir önemi dahi bulunmadığını, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığının açıkça ortada olduğunu, bu nedenle yerel mahkeme kararının müvekkili lehine kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan boşanma davasında (TMK m.166/1) davacı taraf; kararın tamamı yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece davacının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadın lehine aylık 500 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 12.000 TL maddi, 12.000 TL manevi tazminatın erkekten alınarak, kadına verilmesine karar verildiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan boşanma davasında (TMK m.166/1) davalı taraf; kusur tespiti, davacı lehine hükmedilen nafakalar ve tazminatlar yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

      Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, erkeğin zinaya dayalı davasının kabulünün gerekip gerekmediği, karşılıklı açılan 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesine dayalı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte davalıdan kaynaklanan bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının boşanma davasının reddinin ve erkek yararına takdir edilen tazminatların yerinde olup olmadığı, çocuk için hükmedilen iştirak nafakasının hakkaniyete ve dosya kapsamına uygun olup olmadığı, erkeğin davasında evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı davanın kabulü istinaf ve temyiz yoluna başvurulanamayarak kesinleşmiş olup boşanma kararının kesinleşmesinden sonra açılan kadının davasının iş bu dava ile birleştirilmesi gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır. 2....

        Asıl dava, evlilik birliğinin temelden sarsılmasına dayalı boşanma ve fer'ileri ile ziynet alacağına, birleşen dava ise evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanmaya ilişkindir. 1- Davalı-davacının TMK'nın 162. maddesi gereğince açılan davada vekalet ücretine ilişkin istinaf itirazlarının incelenmesinde; Yargılama gideri davada haksız çıkan taraftan alınır (HMK m. 326). Vekalet ücreti de yargılama giderlerindendir (HMK m. 323). Davacı-karşı davalı kadın tarafından Türk Medeni Kanunu'nun 162 ve 166/1. maddesinde düzenlenen hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenlerine dayalı boşanma davası açılmıştır. Mahkemece davacı-karşı davalı kadın tarafından terditli olarak açılan boşanma davalarından evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açtığı davanın (TMK m.166/1) kabulüne karar verilerek boşanma hükmü kurulmuş, Türk Medeni Kanunu'nun 162....

        Davalı - karşı davacı-birleşen dosya davacısı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; İlk derece mahkemesince ziynet alacağına ilişkin verilen kararı kabul etmediklerini, bilirkişinin rapor düzenlerken tanık beyanlarını dikkate almadığını, erkeğin kadına 3 adet bilezik taktığını, erkeğin kadına taktığı bileziklerin kadının onayı ve icazeti ile bozdurulup kadına açılan işyeri için harcandığını, söz konusu tuhafiye dükkanının kadın için açıldığını, altınların da rızası ile verildiğini belirterek ziynet alacağına ilişkin kısmın kaldırılmasını talep ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Asıl dava; evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı iddiasına dayalı boşanma ve fer'ileri ile kişisel eşyanın iadesine, karşı dava; evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı iddiasına dayalı boşanma ve fer'ilerine, birleşen dava; zina sebebi ile boşanma olmadığı taktirde evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı iddiasına dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir....

        Davalı - karşı davacı-birleşen dosya davacısı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; İlk derece mahkemesince ziynet alacağına ilişkin verilen kararı kabul etmediklerini, bilirkişinin rapor düzenlerken tanık beyanlarını dikkate almadığını, erkeğin kadına 3 adet bilezik taktığını, erkeğin kadına taktığı bileziklerin kadının onayı ve icazeti ile bozdurulup kadına açılan işyeri için harcandığını, söz konusu tuhafiye dükkanının kadın için açıldığını, altınların da rızası ile verildiğini belirterek ziynet alacağına ilişkin kısmın kaldırılmasını talep ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Asıl dava; evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı iddiasına dayalı boşanma ve fer'ileri ile kişisel eşyanın iadesine, karşı dava; evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı iddiasına dayalı boşanma ve fer'ilerine, birleşen dava; zina sebebi ile boşanma olmadığı taktirde evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı iddiasına dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir....

        UYAP Entegrasyonu