Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak görülen boşanma davasında ilk derece mahkemesince evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl ve karşı davanın kabulü ile davacı-davalı kadın yararına hükmedilen aylık 400 TL tedbir nafakasının kararın kesinleşmesinden itibaren yoksulluk nafakası olarak ödenmesine, tarafların tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı-davalı kadın tarafından kusur tespiti, nafaka miktarı, reddedilen tazminat talepleri, davalı-davacı erkek tarafından ise kusur tespiti, tedbir ve yoksulluk nafakası, reddedilen manevi tazminat talepleri yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan boşanma davasında (TMK m.166/1) davalı taraf; kusur tespiti, davacı lehine hükmedilen tazminatlar yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı kadının Türk Medeni Kanununun 166/1.maddesine dayalı olarak boşanma isteminde bulunduğu, birlik görevlerini yerine getirmeyen ve eşini bıçaklayan kocanın, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda tamamen kusurlu olduğunun anlaşılmasına ve hükümde 162/1.maddesi yazılmasının maddi hataya dayalı olduğu ve mahallinde düzeltilmesinin mümkün bulunduğunun anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 67.20 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.12.10.2010 (Salı)...

      Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri yönünden, davalı-davacı erkek tarafından ise; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın ve ortak çocuk yararına hükmolunan nafakalar ve reddedilen tazminat talepleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı-davalı kadının tüm, davalı-davacı erkeğin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-davalı kadın tarafından Türk Medeni Kanunu’nun 166/1. madddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma davası ile davalı-davacı...

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan Karşılıklı boşanma davasında (TMK m.166/1) davacı- karşı davalı taraf; hükmedilen nafakalar ve tazminatlar miktarı ile reddedilen yoksulluk nafakası talebi yönünden, davalı-karşı davacı taraf, kadının kabul edilen davası, kusur tespiti, hükmedilen nafaka ve tazminatlar ile reddedilen karşı davaları yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına (TMK.md.166/1) dayalı olarak açılmıştır. Yargılamanın devamı sırasında ... koca akıl hastalığı nedeniyle kısıtlanmış kendisine vasi atanmıştır. Türk Medeni Kanunun 165.maddesine dayalı bir dava da bulunmamaktadır. ... kocanın davranışları iradi olmadığından kusurundan söz edilemez. Türk Medeni Kanunun 166/1.maddesi uyarınca açılan davanın reddine karar vermek gerekirken, kabulü doğru bulunmamıştır....

          İlk derece mahkemesince boşanma hükmünün gerekçesinde davalı kocanın lüşterek çocuklar ve davacı kadının para, erzak ve kıyafet gibi bakım giderlerini karşılamadığından evlilik birliğinin kendisine yüklediği yükümlülükleri yerine getirmediği ve davacı kadına fiziksel şiddet uyguladığından tamamen kusurlu olduğu belirtilmiş, Dairemizde yapılan inceleme sonucunda evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebebiyet veren olaylarda davalının tamamen kusurlu olduğuna ilişkin kusur belirlemesi usul ve yasaya uygun bulunmakla, davalı kocanın kusur tespitine ilişkin istinaf istemi yerinde görülmemiştir. Mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebilir(TMK m.174/1). Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir(TMK m.174/2)....

          Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına yol açan olaylarda kusurun tamamen davacı-karşı davalı erkekte olduğu gerekçe gösterilerek erkeğin boşanma davasının reddine, kadının boşanma davasının kabulü ile boşanmaya karar verilmiş ise de, yapılan soruşturma ve toplanan delillerden evlilik birliğinin sarsılmasına sebep olan olaylarda erkeğe yüklenen sadakatsizlik vakıası ilk kez ön inceleme duruşması tamamlandıktan sonra 18.09.2014 tarihli dilekçe ile ileri sürülmüş olması nedeniyle kusur belirlemesinde dikkate alınamaz. Buna karşılık mahkemece kabul edilip davacı-davalı erkeğe yüklenen diğer kusurların sabit olduğu, ayrıca müşterek haneyi sık sık terk ettiği anlaşılan davalı-karşı davacı kadının da kusurlu bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir....

            Kanun koyucu, zinayı özel boşanma sebebi kabul etmekle, bu olayın tek başına evlilik birliğini temelinden sarstığını kabul etmiş, bu halde ayrıca birliğin temelinden sarsılıp sarsılmadığının araştırılmasına gerek görmemiştir. Dolayısıyla, “zinaya” dayanan bir boşanma talebi, “çoğun içinde az da vardır” kuralı gereğince, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma isteğini de içerir. Toplanan delillerle gerçekleşen olaylar, zina sebebiyle boşanma kararı verilmesine yeterli değil ise, aynı olaylar yüzünden, evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış ise, bu sebeple boşanma kararı verilebilir. Buna engel yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Davalının gerçekleşen eylemleriyle, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan bırakmayacak nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı dava açmakta haklıdır....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan Karşılıklı boşanma davasında (TMK m.166/1) davacı-karşı davalı taraf; kadının kabul edilen davası, kusur tespiti, davalı kadın lehine hükmedilen tazminatlar ile reddedilen tazminat talepleri yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

              UYAP Entegrasyonu