WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye hukuk mahkemesince, uyuşmazlığın taşınmaz üzerindeki salt zilyetliğin korunmasına ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh hukuk mahkemesi ise, davanın salt zilyetliğin korunmasına ilişkin olmadığı ve asliye hukuk mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda, uyuşmazlık konusu ... ili, ... ilçesi, ... beldesi, ... adası 1917 parsel sayılı taşınmazın 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğu anlaşılmaktadır. Davacı, dava konusu taşınmazda 3402 sayılı Kanunun Ek 4. maddesi uyarınca yapılan tespit çalışmalarında, çekişmeli taşınmazın kendi zilyetliğinde bulunduğu halde, beyanlar hanesinde davalının adının kullanıcı olarak şerh verildiğini ileri sürerek, kullanıcı şerhinin iptali ile çekişmeli taşınmazın zilyedi olarak adının beyanlar hanesine şerh verilmesi istemiyle dava açmıştır....

    Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın taşınmaz üzerindeki salt zilyetliğin korunmasına ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davanın salt zilyetliğin korunmasına ilişkin olmadığı ve asliye hukuk mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda; uyuşmazlık konusu İstanbul İli, Pendik İlçesi, Kurna Köyü, 25 parsel sayılı taşınmazın 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca ... adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğu anlaşılmaktadır. Davacı, dava konusu taşınmazda 3402 sayılı Kanunun Ek - 4. maddesi uyarınca yapılan tespit çalışmalarında, çekişmeli taşınmazın kendi zilyetliğinde bulunduğu halde, beyanlar hanesinde davalının adının kullanıcı olarak şerh verildiğini ileri sürerek, kullanıcı şerhinin iptali ile çekişmeli taşınmazın zilyedi olarak adının beyanlar hanesine şerh verilmesi istemiyle dava açmıştır....

      Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın taşınmaz üzerindeki salt zilyetliğin korunmasına ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davanın salt zilyetliğin korunmasına ilişkin olmadığı, mülkiyet hakkına ilişkin olduğu ve asliye hukuk mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda, uyuşmazlık konusu ... İli, ... İlçesi, .../... Köyü ... ada ... parsel sayılı taşınmazın 6831 Sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca ... adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğu anlaşılmaktadır....

        Delillerin Değerlendirilmesi İle Hukuki Sebepler ve Gerekçe: Dava, zilyetliğin tespiti ve korunması isteğine ilişkindir. Somut olayda, davacının, zilyetliğin arkasında bulunan ayni (nesnel) veya şahsi (kişisel) bir hakka dayanma, uyuşmazlığın zilyetliğin tespiti ve korunmasına yönelik TMK'nin 981 vd. maddeleri hükümleri çerçevesinde çözümlenmesi gerekir. Zilyetliğin korunmasına ilişkin davalarda da görev Sulh Hukuk Mahkemesine aittir. 6100 sayılı HMK'nin 4/c maddesi uyarınca davaya bakmakla görevli mahkemelerin Sulh Hukuk Mahkemeleri olacağından, davaya Korkuteli Sulh Hukuk Mahkemesince bakılması gerekirken Korkuteli1.Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmediğinden, Korkuteli Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/583 esas 2022/1437 karar ve 22/12/2022 tarihli görevsizlik kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiş aşağıda hüküm tesis olunmuştur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin Korunması .. K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, TMK'nin 981 vd. maddelerinde düzenlenen yalnızca zilyetliğin korunmasına ilişkin olup, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02.07.2021 tarihli ve 211 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.07.2021 tarihli ve 31536 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (7.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 14.09.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi. ......

          Asliye Hukuk Mahkemesince; davanın zilyetliğin korunmasına ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise; davanın tespit davası olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Davacı vekili, davaya konu taşınmazın orman sınırları dışına çıkarıldığını, bu taşınmazın bir bölümünün müvekkilinin zilyetliğinde olduğunu belirterek, 80.000 m2'lik kısmın davacının eklenen zilyetliğinde olduğunun tespit edilmesini talep etmiştir. Niteliği ile ileri sürülüş itibariyle uyuşmazlık, çekişmesiz yargı işlerinden sayılan ve zilyetliğin korunmasına ilişkin davalardan olmayıp, hasım gösterilmesi gereken ve çekişmeli olarak görülecek tespit davası niteliğindedir. Bu durumda, 6100 sayılı HMK.'nun yürürlüğe girmesinden sonra açılan davanın aynı yasanın 2. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince Milas 2....

            Mahkemece davanın 6100 sayılı HMK'nın 382/2-ç-1 maddesinde düzenlenen taşınmaz üzerinde taraf oluşturulmasına ve hak ihlaline sebebiyet verilmeyecek düzeltmelerin yapılmasına yönelik çekişmesiz yargı işi olduğu gibi ayrıca aynı Yasa'nın 4/1-c maddesinde belirtilen taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yönelik davalardan olduğu ve bu nitelikteki davaların Sulh Hukuk Mahkemelerinde görüleceğinden bahisle görevsizlik kararı verilmiş ise de yapılan değerlendirme hatalıdır. Dava, kesinleşen kullanım kadastro tutanağına karşı, tapu kaydının beyanlar hanesinde yazılı şerhin iptali ve davacının fiili kullanıcı olduğu şerhinin yazılması istemiyle açılmıştır....

              -2- 2012/6904 2012/10685 ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları, b) Taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ilişkin davaları, c) Taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yönelik olan davaları, ç) Bu Kanun ile diğer kanunların, sulh hukuk mahkemesi veya sulh hukuk hâkimini görevlendirdiği davaları, görürler. “ hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda tazminat isteği değerlendirilirken kira sözleşmesi inceleneceği için uyuşmazlığın Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ele alınıp sonuçlandırılması gerekmektedir. S O N U Ç: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 6100 Sayılı HMK'nun 21. ve 22. maddeleri gereğince Karaburun Sulh Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 08.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Dava bu şekliyle, TMK'nın 981 ve devamı maddelerinde düzenlenen sadece zilyetliğin korunması istemine ilişkin olmayıp, TMK'nın 683. maddesinde düzenlenen mülkiyet hakkının korunmasına yönelik elatmanın önlenmesi davası niteliğindedir. Somut olayda; davanın 6100 sayılı HMK’nın yürürlüğe girdiği 01.10.2011 tarihinden önce 31/07/2009 tarihinde açıldığı, aynı Kanunun geçici 1. maddesinin birinci fıkrasında "Bu kanunun göreve ve yargı yoluna ilişkin hükümleri, kanunun yürürlüğe girmesinden önce açılmış davalarda uygulanmaz" şeklinde düzenleme getirildiği, dava dilekçesinde dava değerinin 6.500.-TL olarak belirtildiği, ancak yapılan keşif sonucu alınan teknik bilirkişi raporlarına göre, uyuşmazlık konusu bölümlerin toplamının dava tarihindeki m2 değerinin 82.510 TL olarak belirlenmesine göre, elatmanın önlenmesi davalarında dava değerinin, tecavüzlü taşınmaz bölümlerinin toplam değerine göre belirleneceği ve dava değeri de dava tarihindeki görev sınırı olan 7080,00....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava konusu taşınmazın kesinleşmiş devlet ormanı sınırları içinde iken kesinleşmiş 2/B uygulamasıyla Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yer olduğuna ilişkin taraflar arasında uyuşmazlık bulunmayıp, sırf zilyetliğin korunmasına yönelik gerçek kişiler arasında görülen davanın reddi yolunda kurulan hükmün temyiz incelemesinde, 2797 sayılı Yargıtay Kanunun 14. maddesi ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 2013/1 sayılı kararı uyarınca Yargıtay 16. Hukuk Dairesine ait olup, Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 16. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 05/03/2013 gününde oy birliği ile karar verildi...

                    UYAP Entegrasyonu