Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilliyetliğin Tesbiti ve Korunması İstemli Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada bozma sonrası yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı ... vekili, 50-60 yıldan bu yana davacının dava konusu taşınmazın zilyedi olduğunu, davalının burada bulunan evi yıktığını ve yeri işgal ettiğini açıklayarak uyuşmazlık konusu taşınmazdaki zilyetliğinin korunmasını ve davalının elatmasının önlenmesini talep etmiştir. Davalı ..., davanın reddini savunmuştur....

    Bu bakımdan işin çözümü, zilyetliğin korunması davası kapsamında değil, (TMK. m. 981 vd.) hakka dayalı bir dava olarak değerlendirilip Asliye Hukuk Mahkemesi'nde bakılması gerekir. Mahkemece davanın HUMK.nun 8/II-3. maddesi kapsamında zilyetliğin korunması davası olarak nitelendirilmesi doğru olmamıştır." (Yargıtay 8.Hukuk Dairesi 15.11.2011 tarih ve 2011/1388 E.-5884 K.sayılı kararı ) ".....TMK'nun 981, 982 ve 983. maddeleri mal üzerinde zilyetlikten başka hiçbir hakkı bulunmayan kişilerin zilyetliğinin korunması için konulmuş hükümleri ihtiva etmektedir. TMK'nun 973. maddesinde zilyetlik “bir şey üzerinde fiili hakimiyeti bulunan kimse onun zilyedidir” biçiminde tanımlanmıştır. TMK.nun 982 ve 983.maddelerinde zilyetlik herhangi bir hakka bağlı olmaksızın dava yoluyla korunmuştur....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/11/2019 NUMARASI : 2019/25 ESAS, 2019/653 KARAR DAVA KONUSU : Zilliyetliğin Tesbiti Ve Korunması İstemli (Orman Niteliğini Yitiren Taşınmazlarla İlgili) KARAR : İlk derece mahkemesinin 14/11/2019 tarihli kararına karşı davalı Hazine tarafından kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olmakla yapılan inceleme sonucunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 2/B madde uygulaması nedeniyle Hazine adına tespit ve tescili yapılan Yalova İli, Altınova İlçesi, Tavşanlı Beldesi sınırları içinde bulunan 307 ada 7 parsel üzerinde bulunan tarlanın yapılan kadastro tespiti ile Maliye Hazinesi üzerine tescil edildiğini, söz konusu tarlarının üzerinde 30 ila 35 yaşları arasında zeytin ağaçları ve meyve bahçesi ile birlikte elektrik ve su aboneliği de mevcut olan bir evin yer aldığını, yaklaşık 25- 30 yıldır müvekkili T1'ın kullandığını, yapılan kadastro tespiti esnasında bunların hiçbiri...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ZİLLİYETLİĞİN TESBİTİ VE KORUNMASI İSTEMLİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı ..., .... Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında 182 parsel sayılı 11.850,00 metrekare yüzölçümlü olarak tespit gördüğü halde hükmen tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında, harici satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, taşınmazın 1/2 payına yönelik olarak adına mülkiyetin ve zilyetliğin tespiti istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

      a vermek suretiyle zilliyetliğin devri amacı dışında kendi yararlarına tasarrufta bulundukları anlaşılmakla, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun sübut bulduğu, Suça konu çekler sebebiyle sanıklar hakkında ayrıca sahtecilik suçundan da kamu davası açılmış ise de; sanık ...'in katılan şirket yetkililerinin imza kaşeleri ile çek ciro etme yetkisinin bulunması nedeniyle atılı suçun yasal unsurları oluşmadığı gerekçesiyle verilen beraat kararında bir isabetsizlik görülmemiştir. Sanıklar hakkında TCK'nın 43. maddesinin uygulanması sırasında, cezadan arttırım oranı 1/2 yerine yanlışlıkla 1/6 şeklinde yazılması sonuca etkili olmayıp mahallinde düzeltilmesi mümkün maddi hata olarak görüldüğünden, bozma nedeni yapılmamıştır....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ZİLLİYETLİĞİN TESBİTİ VE KORUNMASI İSTEMLİ KANUN YOLU: TEMYİZ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı ...'ın, ... Köyü çalışma alanında bulunan taşınmaz hakkında, davalılar Hazine ve .... Belediye Başkanlığı aleyhine, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak açtığı tescil davasında davalı Hazine, çekişmeli taşınmazın adına tescilini talep etmiş ve Mahkemece, davalı Hazinenin tescil talebinin davacı ...'...

          -K A R A R- Davacı vekili, müvekkili kooperatifin 1976 yılından bu yana tasarruf ve zilyetlik hakkı bulunduğunu, kooperatife ait ortak yerlerden olan bahçeyi davalının tel çit ile çevirmek suretiyle ortak alanı işgal ettiği ve köpek beslediğini ileri sürerek, haksız müdahalenin men'ine zilliyetliğin korunmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının hükmi şahsiyesinin bulunmadığını, her bağımsız bölüm maliki kendilerine özel otopark kameriye yapılmış, müvekkilin her üyeye eşit davranılması gerektiği itirazına itibar edilmemiştir....

            Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Zilliyetliğin Tesbiti Ve Korunması İstemli İLK DERECE MAHKEMESİ : ... Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen davada yapılan yargılama sonunda ... Sulh Hukuk Mahkemesi 15.06.2017 tarih, 2016/408 Esas- 2017/748 Karar, Sayılı kararıyla davanın kabulüne karar verilmiş olup, Mahkeme hükmüne karşı, davalı vekili arafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesinin 02.11.2017 tarihli ve 2017/400 Esas, 2017/388 Karar sayılı ilamıyla istinaf başvurusunun miktar itibariyle kesin olduğu gerekçesiyle reddine karar verilmiş olup, bu karara davacı vekili tarafından temyiz yoluna başvurulması üzerine Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 15....

              Çözümlenmesi gereken sorun, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, TMK'nin 683. maddesine dayalı elatmanın önlenmesi davası mı, yoksa TMK'nin 981 ve devamı maddelerine dayalı zilyetliğin korunması davası mı olduğu hususunda toplanmaktadır. Bilindiği üzere ve kural olarak, taşınmaza zilyet olanlar tapu kaydı veya bir hakka dayandığı takdirde TMK'nin 683. maddesindeki mülkiyet hakkının korunmasından yararlanarak istihkak davası veya elatmanın önlenmesi davası açabileceği gibi, salt zilyetliğe dayanan kişiler ise TMK'nin 981 ve devamı maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması hükümlerinden yararlanarak zilyetliğin korunması davası açabilirler....

              Hukuk Mahkemesince; taşınmaz üzerinde tarafların murislerinin mülkiyet hakkının sözkonusu olmadığı ancak zilliyetliğinden sözedilebileceği 6100 sayılı HMK'nın 4. maddesi gereğince taşınır ve taşınmazlarda yalnızca zilliyetliğin korunmasına yönelik davaların Sulh Hukuk Mahkemesi görevine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu