UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR Uyuşmazlık, takip zamanaşımının vaki olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, kambiyo senedine dayalı takip zamanaşımının vaki olmadığının tespiti istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır. Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön olmamasına göre ve özellikle Sincan Asliye 2....
YARGILAMA SÜRECİ: Dava konusu istem: Davacı adına tescilli … tarih ve … sayılı serbest dolaşıma giriş beyannamesi ile EUR.1 dolaşım belgesi kapsamında ithal edilen "ceviz içi" cinsi eşyaya ilişkin olarak, EUR.1 dolaşım belgesinin sonradan kontrole tabi tutulması üzerine, anılan eşyanın Bosna-Hersek menşeli olmadığının saptandığından bahisle ek olarak tahakkuk ettirilen gümrük ve katma değer vergilerine vaki itirazın reddine dair işlemin iptali istemiyle dava açılmıştır. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Bozma kararı üzerine, olayda, davacı adına 2008 yılında tescil edilen beyanname muhteviyatı eşyaya ilişkin olarak tahakkuk ettirilen vergilere ait tebligatın, gümrük yükümlülüğünün doğduğu tarihten itibaren üç yıllık sürenin geçirilmesinden sonra yapıldığı, davacı şirket yetkilileri hakkında ......
YARGILAMA SÜRECİ: Dava konusu istem: Davacı adına tescilli … tarih ve … sayılı serbest dolaşıma giriş beyannamesi ile EUR.1 dolaşım belgesi kapsamında ithal edilen "ceviz içi" cinsi eşyaya ilişkin olarak, EUR.1 dolaşım belgesinin sonradan kontrole tabi tutulması üzerine, anılan eşyanın Bosna-Hersek menşeli olmadığının saptandığından bahisle ek olarak tahakkuk ettirilen gümrük ve katma değer vergilerine vaki itirazın reddine dair işlemin iptali istemiyle dava açılmıştır. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Bozma kararı üzerine, olayda, davacı adına 2008 yılında tescil edilen beyanname muhteviyatı eşyaya ilişkin olarak tahakkuk ettirilen vergilere ait tebligatın, gümrük yükümlülüğünün doğduğu tarihten itibaren üç yıllık sürenin geçirilmesinden sonra yapıldığı, davacı şirket yetkilileri hakkında ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 1-Katılanlar vekilinin vaki temyiz isteğinin incelenmesinde; Katılanlar vekiline 02.05.2006'da tebliğ olunan 13.04.2006 tarihli hükme yönelik, katılanlar, vekilinin yasal süresi geçtikten sonra yaptığı, 12.05.2006. günlü temyiz inceleme başvurusunun, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK.nun 317.maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE, 2-Sanık ...'ün vaki temyiz isteğinin incelenmesinde Sanık ...'...
KARAR Davacı, davalıya biçer döver alması amacıyla 10.000,00TL para verdiğini, karşılığında davalıdan 26.12.2008 vade tarihli senedi aldığını, davalının süresinde borcunu ödememesi üzerine takip başlattığını, davalının itiraz etmesi nedeiyle takibin duruduğunu ileri sürerek icra takibine vaki itirazın iptaline, takibin devamına ve % 20 icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı, biçer döveri 04.02.1999 tarihinde satın alıdığını, 15 yıldan fazla bir zamanın geçtiğini, bu nedenle zamanaşımının dolduğunu, davacının elinde bulunan senedi hatırlamadığını, böyle bir belge vermediğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalıya biçer döver alması amacıyla verdiği borcun ödenmemesi üzerine başlatılan takibe vaki itirazın iptalini istemiş, davalı ise zamanaşımının dolduğunu, borcunun olmadığını savunmuştur....
İçtihadı Birleştirme kararında; ilamlar taraflara tebliğ edilinceye kadar on yıl ve daha ziyade müddet geçmiş olduğu iddiasının temyiz mahkemesine arz edildiği, zamanaşımı definin hükmü vermiş ve dosyadan el çekmiş mahkemeye arz edilemeyeceği, zira zamanaşımının hükümden sonra vaki olduğu, buradaki zamanaşımının dava zamanaşımı olması ve dava zamanaşımının davanın esasının incelenmesine engel teşkil etmesi nedeniyle, temyiz mahkemesinin de kendisine dermeyan edilen zamanaşımı defini öncelikle nazara alması gerektiği, hükümden sonra zamanaşımının vaki olduğu yolundaki iddianın hüküm ile tebliğ tarihine göre yerinde görülmesi halinde esasa yönelik inceleme yapılmayıp, şayet diğer taraftan zamanaşımını kesen ve tahkikata muhtaç sebeplerin ileriye sürülmesi halinde bunların mahkemesince tahkik ve tetkik edilmesi için hükmün bozulması gerektiği belirtilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet HÜKÜM : Düşme Sanığa yüklenen ‘2005 takvim yılında sahte fatura düzenleme’ suçunun yasada gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu dava zamanaşımının, suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiğinden kamu davasının vaki zamanaşımı nedeniyle düşürüldüğü, gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 07.03.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen 2000 takvim yılında “sahte fatura düzenlemek” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanık lehine olan 765 sayılı TCK.nun 102/4 ve 104/2 maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiğinden kamu davasının vaki dava zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılması gerektiği gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 3-Katılan vekilinin sanık ... hakkında 2001 takvim yılında “sahte fatura düzenlemek” suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz itirazlarına gelince: 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5349 sayılı Kanunla değişik 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen 2001 takvim yılında “sahte fatura...
bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan katılan vekilinin; dava zamanaşımının gerçekleşmediğine, suçların sabit olduğuna, eksik inceleme yapıldığına ilişen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle kurulan hükümlerin istem gibi ONANMASINA, 03.02.2014 gününde oybirliği ile karar verildi....
nun 33/a-2 maddesi gereğince açılmış zamanaşımının vaki olmadığını ispat iddiasıyla alacağın tahsili istemine ilişkindir. (Bkz. Baki Kuru İcra ve İflas Hukuku El Kitabı sh.815) Davanın açıklanan niteliğine göre dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesi ile görevli Yüksek 11.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 30.1.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....