WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 28/09/2015 tarih ve 2014/639-2015/716 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin davalı hakkında iki ayrı çeke dayanarak icra takibi yaptığını, davalı tarafından icranın geri bırakılması davası açıldığını ve icranın geri bırakılması kararı verildiğini, ancak çekten dolayı alacağının ödenmediğini ileri sürerek 15.10.2002 ve 01.11.2002 tarihli 10.000,00'er TL çek bedellerinin keşide tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....

    Mahkemece, takip dayanağı ilamın icraya konulması için kesinleşmesinin beklenmesi gerekmediği, borçlu tarafından ödemeye ilişkin belge sunulmadığı, ilamın zamanaşımına uğramadığı, icranın geri bırakılması şartları oluşmadığı gerekçesiyle icranın geri bırakılması talebinin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-)Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre borçlu vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-) Borçlu vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; Türk Borçlar Kanunu'nun 156/2. maddesine göre, borç bir mahkeme kararına bağlanmış ise zamanaşımı süresi 10 yıldır....

      İcra Müdürlüğü'nün 2008/9615 Esas numaralı dosyasındaki takibin davacı/borçlu T1 yönünden zaman aşımı sebebiyle geri bırakılmasına karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Pandemi nedeni ile sürelerin durduğunu, alacaklının vefatı ile mirasçılara süre verilmesi gerektiğini, alacaklı olarak bu eksikliğin giderilmesi için taraflarına mehil verilmesi gerektiğini, 16.06.2020 tarihinde ise alacaklı asilin vefat ettiğini işbu dosyadan ötürü taraflarına muhtıra tebliği ile öğrendiklerini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının bozularak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Uyuşmazlık, takip sonrası zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. 6762 sayılı TTK'nun 726. maddesinde, çek için düzenlenen zamanaşımı süresi 6 ay iken 03.02.2012 tarih ve 28193 (mükerrer) sayılı Resmi Gazete yayımlanarak yürürlüğe giren 6273 sayılı Kanunun 7. maddesiyle bu süre üç yıla çıkarılmıştır....

      Mahkeme; takip dosyasındaki en son işlemin 22/12/2011 tarihli olduğu, bu arada 16/12/2012 tarihinde kapak hesabı yapılmış ise de, bunun alacaklının takiple ilgili herhangi bir talep ve işlemi doğrultusunda yapılmadığı, bu tarihten sonra dosyanın 02/12/2019 tarihinde yenilendiği, yaklaşık 8 yıl dosyada hiçbir işlem yapılmadığı, takibe konu bono ile ilgili alacağın zamanaşımı şartlarının oluştuğu gerekçesiyle şikayetin kabulüne, davacı borçlu yönünden icranın geri bırakılmasına karar vermiştir....

      İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine başlatılan takibin müvekkilinin cirantası olduğu çekin ödenmemesi nedeniyle başlatıldığını, takibin 6273 Sayılı Kanunun 7. maddesinin yürürlüğe girdiği 03.02.2012 tarihinden önce başlatılmış olması nedeniyle zamanaşımı süresinin, 6762 Sayılı TTK.'nun 726. Maddesi uyarınca belirlenmesi gerektiğini, takibe konu çekin keşide tarihi dikkate alındığında altı aylık zamanaşımı süresine tabi olduğunun kabulü gerektiğini, 6762 Sayılı TTK.'nun 726. Maddesi uyarınca belirlenen altı aylık sürenin dosyada hiç bir işlem yapılmadan geçtiği takibin zaman aşımına uğradığını ileri sürerek icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince ''...e 6762 sayılı TTK nun 726 maddesini değiştiren 6273 sayılı kanunun 7....

      Buna göre alacaklının takip dosyasının işlemden kaldırıldığı tarihten yenilendiği tarih olan 17/12/2020 tarihi arasında zaman aşımını kesen alacağın tahsiline yönelik herhangi bir işlem yapmadığı ve takibin kesinleşmesinden sonraki evrede işlemsiz bırakılması nedeniyle 6 aylık zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmakla; ilk derece mahkemesince 6762 Sayılı TTK'nın 662 ve 726. maddeleri gözetilerek İİK'nın 71/son maddesinin göndermesiyle aynı Kanun'un 33/a maddesi gereğince zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesinde isabetsizlik yoktur. Takibe konu alacak Çağdaş Faktoring A.Ş. tarafından T5 temlik edildiği halde, Çağdaş Faktoring A.Ş.'nin ilk derece Mahkemesi karar başlığında davalı olarak gösterilmesi hatalı ise de, bu husus mahallinde düzeltilebilir niteliktedir. Açıklanan nedenlerle, tarafların istinaf başvurularının HMK'nın 353/1- b-1. bendi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

      Somut olayda menfi tespit davasının reddine ilişkin kararın kesinleme tarihi olan 26.11.2011 tarihinden itibaren 3 yıl içerisinde, alacaklı vekilince borçlular hakkında 2012-2013-2014 yıllarında farklı tarihlerde haciz talepleri uyarınca işlem yapılmış olmakla, şikayet tarihi olan 23.01.2015 gününe kadar zamanaşımı dolmamıştır. O halde, mahkemece; borçluların İİK’nun 71 ve 33/a maddelerine göre icranın geri bırakılması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile menfi tespit davasının karar tarihi esas alınarak sonuca gidilmesi ve icranın geri bırakılmasına karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        beyanla icranın geri bırakılmasını talep etmiştir....

        İcra ve İflas Kanununun 33/a bendine göre; ‘’ İlamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilebilir. Alacaklı, icranın geri bırakılması kararını kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra, zamanaşımının vaki olmadığını ispat sadedinde ve 7 gün içinde umumi mahkemelere dava açabilir. Aksi takdirde icrası istenilen ilamın zamanaşımına uğradığı hususu kesin hüküm teşkil eder.’’ Somut olayda, Menderes Sulh Hukuk Mahkemesinin 05.04.2006 tarihli 2002/372 Esas, 2006/173 Karar sayılı ilamı ile davaya konu taşınmazda ortaklığın giderilmesi talebinin kabulüne karar verilmiştir. Davalı ... vekili, temyiz dilekçesinde zamanaşımı definde bulunmuştur....

          İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, yerel mahkemece, 6273 sayılı Çek Kanunu'nda değişiklik yapılmasına dair kanun'un 7. maddesiyle çeklerdeki zamanaşımı süresi 6 aydan 3 yıla çıkarıldığından davacı vekilinin zamanaşımı itirazının reddine karar verilmesi gerekirken, bu husus değerlendirilmeksizin icranın geri bırakılması kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, takibe konu çeklerin tarihlerinin 28.11.2010 ve 15.12.2010 olduğunu, bu çeklere dayalı olarak açılan İstanbul 11. İcra Müdürlüğü'nün 2011/2193 E....

          UYAP Entegrasyonu