WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in ise ilk sorgu tarihi olan 18.12.2002 tarihlerinden hüküm tarihine kadar 765 sayılı TCK'nın 102/4.maddesinde öngörülen 5 yıllık asli dava zamanaşımının dolduğu tespitiyle sanıklar hakkındaki kamu davasının CMK'nun 223/8.maddesi uyarınca "düşmesine" karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde ortadan kaldırılmasına hükmolunması, Yasaya aykırı ise de, yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hüküm fıkrasının 1 ve 2 nolu paragraflarında yer alan "... gereğince ZAMANAŞIMI NEDENİYLE ORTADAN KALDIRILMASINA," ibarelerinin çıkartılarak yerine "ve CMK'nun 223/8.maddesi gereğince DÜŞMESİNE," ibareleri eklenmek suretiyle, sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 15.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Beşinci Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 29/01/2008 gün ve 283/10 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi sanık müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle: incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi. TÜRK MİLLETİ ADINA Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ...'ın yaralama suçunun sübutunun kabulünde bir isabetsizlik bulunmamış ise de; suç tarihi olan 24.07.2003 tarihi de dikkate alındığında, 765 sayılı TCK nun 102/4 ve 104/2. maddesine göre belirlenen 7 yıl 6 ay olan genel dava zamanaşımı süresinin temyiz incelemesinden önce dolduğu anlaşıldığından, hükmün BOZULMASINA, ancak bozma nedeni yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK.nun 322. maddesinin verdiği yetkiye istinaden, 765 sayılı TCK.nun 102/4, 104/2. maddeleri uyarınca sanık hakkında yaralama suçundan açılan kamu davasının ZAMANAŞIMI NEDENİYLE ORTADAN KALDIRILMASINA 02.02.2011 gününde oybirliği ile karar verildi....

      TÜRK MİLLETİ ADINA Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın kasten yaralama suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin olunmuş ise de; sanığa atılı suç için kanunda öngörülen cezasının üst sınırı itibari ile 765 sayılı TCK.nun 102/4 ve 104/2 maddesine göre belirlenen 7 yıl 6 ay olan uzatılmış dava zamanaşımı süresinin, suç tarihi olan 30.12.2003 tarihi de dikkate alındığında, temyiz incelemesinden önce 30.06.2011 tarihinde dolduğu anlaşıldığından,hükmün bu nedenle BOZULMASINA, ancak bozma nedeni yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK.nun 322 maddesi gereğince, sanık hakkında kasten yaralama suçundan açılan kamu davasının ZAMANAŞIMI NEDENİYLE 765 sayılı TCK.nun 102/4,104/2 ve 5271 sayılı CMK.nun 223/8 maddesi uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 21/02/2012 gününde oybirliği ile karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararları 5271 sayılı CMK.nun 231/12. maddesi uyarınca itirazi kabil kararlardan olması nedeniyle dosyanın incelenmeksizin merciine iletilmek üzere Yargıray Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE 08.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verilmiştir...

          Davalı alacaklı istinafa cevap dilekçesinde özetle; mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık, ilamların icrası yoluyla takipte borca itiraz talebine ilişkindir. Mersin 3. İcra Dairesinin 2020/4984 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı T2 tarafından borçlu T1 hakkında 24/07/2020 tarihinde ilamların icrası yoluyla 90.554,11 TL'nin tahsili için takip başlatıldığı, icra emrinin davacı borçluya 06/08/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davanın 29/09/2020 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. İİK'nun 33/2. maddesinde "icra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş, itfa, imhal ve zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir. Bunlardan itfa ve imhale dayanan istekler mutlaka noterlikçe resen yapılmış veya tasdik olunmuş belgelere veya icra zaptına istinat ettirilmelidir" hükmü düzenlenmiştir....

          İcra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal veya zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir. Bunlardan itfa veya imhale dayanan istekler mutlaka noterlikçe re’sen yapılmış veya tasdik olunmuş belgelere veya icra zaptına istinat ettirilmelidir.” hükmü düzenlenmiştir. Şikayetçi borçlu, 2007 Nisan ayından itibaren boşanma kararıyla velayeti alacaklı anneye verilen müşterek çocuk ... kendi yanında kaldığı iddiasında bulunmaktadır. Şikayetçinin alacaklı aleyhine ... .Aile Mahkemesi'nin 2007/586 E. sayılı dosyası ile açtığı velayetin ve nafakanın kaldırılması davasında, alacaklı vekili 12.07.2007 hakim havale tarihli cevap dilekçesinde “2007 yılı Nisan ayından itibaren küçük çocuk ... davacı babanın yanına gittiğini ve tekrar annesinin evine dönmediğini” beyan etmiştir....

            İcra Hukuk Mahkemesi'nin 09.3.2009 tarih ve 2009/335 E.-2009/236 K.sayılı kararı ile borca itiraz ve zamanaşımı itirazının süreden reddine karar verildiği, mahkeme kararının Dairemizin 15.10.2009 tarih 2009/10817-19124 eski sayılı ilamı ile onandığı ve karar düzeltme yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği görülmektedir. Her ne kadar mahkemece kesin hüküm nedeniyle istemin reddine karar verilmişse de; ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 09.3.2009 tarih ve 2009/335 E.-2009/236 K.sayılı kararı, takibin kesinleşmesinden önceki döneme ait itfa itirazına yönelik olup itirazın esası incelenmeksizin İİK'nun 168/5. maddesi uyarınca süreden reddine karar verilmiştir. Eldeki ödeme itirazı ise takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ait olmakla itirazın yasal dayanağı İİK'nun 71. maddesi olup itiraz süreye tabi değildir. Bu nedenle ......

              Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise, ilâmlı icra talebine karşı davacının ödeme nedeniyle itirazda bulunduğu ve takibin iptalini talep ettiği, bu talebe göre, davanın dayanağının İİK'nın 33. maddesi olduğu, İİK 33/1'e göre icra emrinin tebliği üzerine borçlu 7 gün içerisinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak, borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından başlatılan ilamlı icra takibine karşı borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; 30/04/2010 tarihinde ödeme yapıldığını ileri sürerek icra emrinin iptalini talep ettiği,mahkemece talebin reddine karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 33. maddesinde; ''İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan ve kesinleşen kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde; borçlu diğer şikayet sebepleri ile birlikte İİK'nun 71. maddesi uyarınca borcun takibin kesinleşmesinden sonraki devrede itfa edildiğini ve borcun sona erdiğini ileri sürmüştür....

                    UYAP Entegrasyonu