Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uyuşmazlığın; takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zaman aşımına uğradığı iddiası ile icranın geri bırakılması talebine ilişkin olduğu görüldü....

Somut olayda, alacaklı vekili tarafından dosyada en son 16/05/2016 tarihinde haciz talebinde bulunulduğu anlaşılmakla üç yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu kanaatine varılarak icranın geri bırakılmasına karar vermiştir. Davalı istinaf dilekçesinde özetle, mahkemece duruşma yapılmaksızın karar verildiğini, usul ve yasaya aykırı bir şekilde davacı lehine vekalet ücretine hükmedildiğini, fiili haciz istenmesine rağmen icranın geri bırakılmasına karar verilemeyeceğini beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Tüm dosya kapsamına göre; Mahkemece takibin 3 yıldan fazla süre işlemsiz bırakılması nedeni ile icranın geri bırakılmasına yönelik verilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmasa da, davacının duruşmada ve mahkemede vekille temsil edilmemesine rağmen mahkemece davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya uygun görülmediğinden, davalının istinaf isteminin kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir....

İcra Müdürlüğü'nün 2015/4449 esas sayılı dosyasında, müvekkillerinin murisi hakkında başlatılan takibe devam edildiğini, alacaklı tarafından 30/03/2011- 29/05/2015 tarihleri arasında zamanaşımını keser nitelikte işlem yapılmadığını belirterek zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesini istemiş, davalı vekili vekili; borçlu Ercüment Uslu'nun ölümü nedeniyle mirası red süresi nedeniyle takibin durduğunu, zamanaşımının dolmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

zamanaşımına uğradığını iddia ederek icranın geri bırakılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

İcra Hukuk Mahkemesinin 12.3.2015 tarihli ve 2014/853 Esas, 2015/269 Karar sayılı ilamı ile davann kabulü ile İİK'nin 71 ve 33/a. maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına karar verilmiş olup, karar 7.12.2015 tarihinde kesinleşmiş, iş bu karara karşı İİK’nin 33/a-2. maddesi kapsamında dava açılmadığı dosya kapsamından anlaşılmıştır. Bu durumda, alacağın zamanaşımına uğradığı hususu kesin hüküm teşkil etmekte olup icranın geri bırakılması kararı ile borçlu hakkındaki takibin ve haczin geçerliliği ortadan kalkmıştır....

    Kabule göre de; İİK'nun 169/a-5.maddesi gereğince borçlunun takipten önceki zamanaşımı itirazının kabul edilmesi halinde, mahkemece itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken icranın geri bırakılması yönünde hüküm tesisi de doğru bulunmamıştır...) gerekçesiyle oybirliği ile bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir. HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır....

      İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, "icranın geri bırakılması talebinin kısmen kabulüne, İzmir 13. icra müdürlüğünün 2022/3586 E sayılı takip dosyasında 135,00TL dışında kalan alacak yönünden icranın geri bırakılmasına" karar verilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından (3) adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlunun, takip sonrası zamanaşımının dolduğunu ileri sürerek icranın geri bırakılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Takip dayanağı 31/03/2008 vade tarihli, 3.500.-TL bedelli senet ile 31/01/2008 vade tarihli 3.000....

        Bu emsal içtihadın ilişkin olduğu ilk derece mahkemesi kararında da özetle;"Takip dosyasındaki alacak için zamanaşımı oluştuğundan paranın iadesinin talep edildiği, ancak bu durum İİK.'nun 361.maddesi anlamında fazla paranın geri alınması kapsamında değerlendirilemeyeceğinden, icra dosyasından paranın iadesi için muhtıra tebliğinin yerinde ve yasaya uygun olmadığı anlaşılmakla, şikayetin kabulü ile, Kayseri 3.İcra Müdürlüğünün 2013/6558 Esas sayılı takip dosyasındaki 15.03.2017 tarihli işlemin ve gönderilen muhtıranın iptaline karar verilmesi gerektiği "belirtilmiştir. Emsal içtihat ve ilişkin olduğu ilk derece mahkemesi kararı bir bütün olarak değerlendirildiğinde , somut olayda, takip dosyasının ilamlı icra takibine ilişkin olmayıp çeke dayalı kambiyo takibi senetlerine özgü takip olduğu, icranın zamanaşımı nedeniyle geri bırakılması kararı nedeniyle İİK.nun 40 ve 361....

        İcra kefillerinin taahhüdü, kambiyo taahhüdü niteliğinde bulunmadığından, onlar bakımından uygulanacak zamanaşımı, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla yapılan takipteki dayanak belge için TTK'nun ilgili hükümleri gereğince uygulanması gereken zamanaşımı süresi değildir. İcra kefilinin borcunun icra kefaletinden kaynaklandığı, icra kefaletinin ise İİK'nun 38. maddesinde belirtilen ilam niteliğinde bulunduğu tartışmasız olup, bu gibi hallerde İİK'nun 39. maddesinde belirtilen 10 yıllık zamanaşımının uygulanacağı tabiidir. O halde mahkemece, icra kefili olan borçlu ... hakkındaki zamanaşımı şikayetinin reddi gerekirken, yazılı gerekçeyle şikayetin kabulü ile icranın geri bırakılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. 3)Borçlu ... yönünden alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; İİK.nun 71/1. maddesi uyarınca borçluya borcu ödemesi konusunda süre verilmiş olması halinde ödeme taahhüdü süresince zamanaşımı işlemez....

          UYAP Entegrasyonu