WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ev başkanının sorumluluğu konusunda özel bir zaman aşımı düzenlemesi bulunmadığından haksız fiiller için kanunda öngörülen kısa ve uzun zaman aşımı süreleri uygulanır. Zaman aşımı başlangıcı, kısa zaman aşımı süresi bakımından; zararın, fiilin ve failin (sorumlu ev başkanının) öğrenildiği tarih, uzun zaman aşımı süresi bakımından da olay tarihidir. Ancak, ceza zaman aşımı süresi, aile başkanının sorumluluğunda uygulanmaz. (Emsal - Yargıtay 3 HD, 2020/2841 E.,2021/1775 K....

Davacı vekili istinaf dilekçesinde, ayrıca dava dilekçesinde kıymet takdiri itirazın da bulunduğunu, bu davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilemeyeceğini, zira kıymet takdirine itiraz davasının yasal süresi içerisinde ikame edildiğini, davanın tamamının süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesinin usule ve yasaya aykırı olduğunu belirtmiş ise de, davacı borçlu vekili tarafından Aleşehir İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/256 E. sayılı dosyasından 11/06/2021 tarihinde haczedilmezlik şikayeti ile birlikte kıymet takdirine itiraz davasının açıldığı, ancak mahkemenin 2021/304 K....

, suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının zaman aşımı sebebiyle düşmesine karar verilmesi gerekirken yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı, suça sürüklenen çocuk müdafisi ile O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetki uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi uyarınca zaman aşımı sebebiyle DÜŞMESİNE, 25.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

    Suç tarihinin tespitinden sonra söz konusu suça ilişkin olarak zaman aşımı müddetine yönelik olarak yasal mevzuatın incelenmesi önem taşımaktadır. Buna göre; A- 4208 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca asli zaman aşımı süresi 10 yıl, olağanüstü zaman aşımı süresi ise 15 yıldır. Anılan maddede yer alan "on" ibaresi 12.12.2003 kabul tarihli, 26.12.2003 tarih ve 25328 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5020 sayılı Kanunun 16. maddesine ile "onbeş" şeklinde değiştirilmiş olup, olağanüstü zaman aşımı süresi 22,5 yıla çıkmaktadır. Anılan tarihten önce işlenen suçlar bakımından asli zaman aşımı süresi yine 10 yıl olarak uygulanacaktır. B- 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK 282/1. maddesindeki cezanın türü ve üst sınırı nazara alındığında ise 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e maddesi gereğince ise asli zaman aşımı süresi 8 yıl, olağanüstü zaman aşımı süresi ise 12 yıldır....

      Takip konusu çekin takip tarihi itibariyle zaman aşımına uğradığı, borçlu tarafından itiraz dilekçesinde zaman aşımı itirazında bulunmadığı, yargılama aşamasında zaman aşımı itirazında bulunulduğu, yukarıda belirtilen Yargıtay kararı göz önünde bulundurulduğunda davalı-borçlu tarafından yargılama aşamasında zaman aşımı itirazında bulunabileceğinden mahkemece itirazın kaldırılması davasının reddine karar verilmesi hukuken yerindedir. Tüm bu nedenlerle davacının istinaf talebinin HMK 353/1- b-1 maddesi uyarınca Esastan Reddine dairemizce oy birliği ile karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- İstanbul 6....

      hükmü gereğince bir ve on yıl olduğu, haksız rekabet açısından eylem suç teşkil etse bile sekiz yıllık zaman aşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle bu davalılar yönünden davanın zaman aşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince istinaf edilmiştir....

        aşımı süresi covid pandemisi nedeniyle durmuş olmasına ve ayrıca arabuluculuk sürecinde de zaman aşımı süresinin durmuş olmasına rağmen, hatalı bir şekilde davanın zaman aşımı nedeniyle reddine karar verildiğini, ayrıca eldeki davadaki kazanın, araç sürücüsünün pervasızca davranışı sonucunda meydana geldiğini, bu nedenle TTK'nın 855/5. maddesi uyarınca somut olayda 3 yıllık zaman aşımı süresinin uygulanmasının gerektiğini, yine TBK'nın 72. maddesi hükmü uyarınca, eldeki davada meydana gelen kazada ceza zaman aşımı sürelerinin uygulanmasının gerektiğini, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 179/2-3. maddesi uyarınca ceza davası zamanaşımı süresinin 8 yıl, TCK 179/1. maddesi açısından ise 15 yıl olduğunu, bu nedenle de davanın zaman aşımına uğramadığını ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak talepleri doğrultusunda kaldırılmasını istemiştir....

          Suç ihbar veya şikayeti yoluyla soruşturma yaparak maddi gerçeğe ulaşma yükümlülüğü ve yetkisi bulunan Cumhuriyet savcısı, soruşturma sonucunda elde edilen delilleri değerlendirerek kamu davası açmayı gerektirir nitelikte yeterli şüphe olup olmadığını takdir edecektir. Suçun işlenmesinin üzerinden belli bir süre geçmesi, devletin cezalandırma yetkisinin ortadan kalktığı kabul edilerek, kamu davasının düşmesine yol açan süreleri, dava zamanaşımı süresi denir. Dava zaman aşımı süreleri 5237 sayılı TCK’nin 66/1. maddesinde düzenlenmiştir....

            Asliye Ceza Mahkemesinin 25.09.2013 tarih ve 2008/181 Esas, 2011/765 Karar sayılı ek kararı ile yargılamanın yenilenmesine ilişkin talebinin kabulüne karar verildiği halde hükümlü hakkında karar verilmemiş ise de, mahallinde karar verilmesi mümkün kabul edilmiştir. 5237 sayılı TCK’nin 66/5. maddesine göre; aynı fiilden dolayı tekrar yargılamayı gerektiren hallerde, mahkemece bu husustaki talebin kabul edildiği tarihten itibaren fiile ilişkin zaman aşımı süresi yeni baştan işlemeye başlayacağı, hükümlüler hakkında 11.07.2013 tarihinde yargılamanın yenilenmesine karar verildiği belirlenerek yapılan incelemede; Hükümlülere yüklenen suçun gerektirdiği cezanın kanunda belirtilen türü ve üst haddine göre; 5237 sayılı TCK'nin 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık asli zaman aşımı süresine tabi olduğu, zaman aşımının yeniden işlemeye başladığı 11.07.2013 tarihinden karar tarihine kadar asli zaman aşımı süresinin gerçekleşmiş bulunduğunun anlaşılması, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz...

              Ayrıca, davalılardan ... tarafından zaman aşımı def'inde bulunulmadığı gibi, diğer davalı Şükrü tarafından ise işbu davaya değil, icra takibinin başlama tarihine yönelik bir itirazda bulunulmuş olup, davalıların süresi içerisinde usulüne uygun olarak ileri sürdükleri bir zaman aşımı defi de bulunmamasına rağmen mahkemece davanın zaman aşımı nedeniyle reddi doğru görülmemiş, hükmün temyiz eden davacı yararına bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 02/03/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu