WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk derece mahkemesince; ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin şikayetin reddine, süresinde olmayan borca ve faize ilişkin şikayet ile borcun zamanaşımına uğradığına ilişkin itirazın reddine, dair karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararına karşı; davacı vekili yasal süresi içerisinde istinaf talebinde bulunmuş, gerekli harçlar yasal süresinde yatırılmıştır. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; alacaklının, müvekkilinin süreyi kaçırmasını fırsat bilerek %72 temerrüt faizi ile takibe devam ettiğini, faiz kamu düzenini ilgilendirdiğinden süresiz şikayete tabi olduğunu, davalı tarafın icra takibinde talep ettiği %72 temerrüt faizinin hukuka aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, kesinleşen takipte, usulsüz tebligat şikayeti, zaman aşımı itirazı ve faiz oranına itiraza ilişkindir....

Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayet edilen alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. ŞİKAYET Borçlu şikayet dilekçesinde; alacaklı tarafından Bakırköy 11....

    İ.İ.....269/3. maddesi uyarınca alacaklı kiralayan, borçlunun itirazı üzerine, yasal 30 günlük ödeme süresi geçtikten sonra, borçlunun itiraz dilekçesinin kendisine tebliğinden itibaren hak düşürücü süre olan 6 ay içerisinde icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunabilir. Altı aylık hak düşürücü süre borçlunun itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğinden itibaren başlar. Öğrenme süresinin başlaması için yeterli değildir. Somut olayda; itiraz dilekçesinin davacı alacaklılara tebliğ edilmediği ve temerrüdün gerçekleştiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle mahkemece tahliye talebinin de kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde süre aşımı nedeniyle tahliye yönünden davanın reddine karar verilmesi doğru değildir....

      Sayılı dosyası ile müvekkili aleyhinde kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip yapıldığını, davacıya gönderilen ödeme emrine çek fotokopisi eklenmediğini, davacının itiraz hakkının engellendiğini, ödeme emri zarfında da çek suretinin yazılmadığının görüleceğini, yine uyap sisteminde de kayıtlı çek bilgisi bulunmadığını, ödeme emri ve takip talebinde, takip konusu çekin 2016 tarihli olduğunun yazılı olduğunu, icra takibinin 2017 yılında açıldığını, davacının ise ilk kez 28.10.2020 tarihinde ödeme emri düzenlenerek gönderildiğini, çek borçlularına ilişkin başvurma hakkı 3 yıl geçmekle zamanaşımına uğradığını, her ne kadar takip talebi ile zaman aşımı kesilmişse de sonraki 3 yıl içerisinde de icra dosyası takipsiz bırakılarak işlem yapılmadığından, çekin zaman aşımına uğradığını, bu nedenle müvekkiline karşı artık kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip yapılmasının mümkün olmadığını, imzaya, borca ve diğer takip fer'ilerine de itiraz ettiklerini belirterek, davanın kabulüne...

      nun ise; takip konusu bonoda keşideci, aval veren ya da ciranta sıfatıyla isminin ve imzasının bulunmadığını ve bu nedenle, borçtan sorumlu tutulamayacağından bahisle borca itiraz ettiği, mahkemece, borçlulardan M.. Ö.. yönünden, İİK'nun 168/5. maddesi gereğince yasal 5 günlük süreden sonra gerçekleşen istemin süre aşımı sebebiyle reddine karar verildiği, ayrıca adı geçen borçlu aleyhine tazminata hükmedildiği, borçlu şirket bakımından ise; teminat iddiası yerinde görülerek anılan borçlu şirket hakkındaki takibin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, borçlu M.. Ö..'nun borca itirazı süreden reddedildiğinden İİK'nun 169/a-6. maddesinin açık hükmü gereğince adı geçen borçlunun tazminat ile sorumlu tutulması doğru değildir. Diğer taraftan, mahkemece, borçlu N.. Kazan Tank ve Mak. San. Tic. Ltd. Şti.'...

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; Uyuşmazlık; bonoyu dayalı kambiyo takibinde, ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayetine, borca ve fer'ilere itiraza, ayrıca takibin kesinleşmesinden sonraki zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. A) DAVACI TARAFIN ÖDEME EMRİNİN USULSÜZ TEBLİĞİ ŞİKAYETİ İLE BORCA VE FER'İLERE İLİŞKİN İTİRAZI YÖNÜNDEN YAPILAN İSTİNAF İNCELEMESİNDE; Bu yöndeki şikayet, süresiz nitelikte olmayıp, öğrenme tarihinden itibaren, İİK. 'nun 16. Maddesi uyarınca yasal 7 günlük süre içerisinde şikayette bulunulması zorunludur. Bu süre hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece resen nazara alınması gerekir....

        Borçlu vekilinin hükmü temyizi üzerine, Dairemizce, 21.06.2012 tarih ve Esas, sayılı kararla; mahkemece incelenen bu şikayet nedeninin reddi kararı yönünden temyiz itirazı reddedilmiş ise de, şikayet nedenleri arasında yer alan zamanaşımı, alacak ve faiz miktarının ilama aykırı olarak fazla istendiği ve kısmi ödeme itirazları konusunda eksik inceleme nedeniyle, bunların da incelenmesi amacıyla araştırma bozması yapılmıştır. Bozma kararı sonrası mahkemece, zamanaşımı itirazı yönünden inceleme yapılarak, yine faize itiraz yönünde resen yapılan hesaplama sonucunda faiz oran ve miktarında bir fazlalık bulunmadığı da tespit edilerek, her iki itirazın da yerinde olmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiş, hüküm borçlu tarafından tüm itirazları yönünde mahkemece kabul kararı verilmesi gerektiği gerekçesiyle temyiz edilmiştir....

          İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/12/2019 NUMARASI : 2018/1005 ESAS- 2019/1073 KARAR DAVA KONUSU : İCRA TAKİBİNE İTİRAZ (BORCA İTİRAZ) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; takibe dayanak senedin kambiyo vasfında olmadığını, senedin zaman aşımına uğradığını, zaman aşımı itirazında bulunduklarını,yetki itirazında bulunduklarını, davacıların bir kısmının adresinin Adana Ceyhan olduğunu, yetkili icra dairelerinin Adana ili Ceyhan icra daireleri olduğunu,yine diğer bir kısım borçluların adreslerinin Kadirli Silopi, Şırnak, Adana… olduğunu yetkili icra dairelerinin bu yer icra daireleri olduğunu,müteveffa borçlu T10 ın vefatından 2 yıl kadar önce alzaymır hastası olduğunu, ayrıca senedin düzenlenme tarihi ile ödeme tarihi arasındaki 9 yıllık farkının bulunduğunu, müteveffa nın böyle bir borcunun bulunmadığını, imza ve bononun sahte olduğunu düşündüklerini,davanın kabulü ile borca takibe işlemiş faize, yetkiye zaman aşımına...

          Şikayet başvurusu, şikayete konu işlemin öğrenilmesinden itibaren yedi gün içinde yapılmalıdır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Somut olayda, davacının dava dilekçesinde takipten 21/07/2019 tarihinde haberdar olduğunu, 22/07/2019 tarihinde takip dosyasına borca itiraz dilekçesi verdiğini belirttiği, takip dosyasının incelenmesinde de, davacı tarafından imzalı 22/07/2019 havale tarihli dilekçe ile borca itiraz edildiğinin anlaşıldığı, dolayısıyla davacının 21/07/2019 tarihinde takipten haberdar olduğu, usulsüz tebligat şikayetinin 7 günlük yasal süreden sonra, 24/06/2020 tarihinde yapıldığı anlaşılmakla, mahkemece şikayetin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygundur....

          Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: davacılar vekilinin icra mahkemesine müracaat ile İstanbul Anadolu 18.İcra Müdürlüğünün 2019/30862 esas sayılı takip dosyasında icra müdürlüğünün yetkisine, husumete, borca itirazlarının kabulü ile takibin iptaline karar verilmesini talep ettiği, mahkemece davacı taraf itirazlarının İİK 168. Maddesi uyarınca süre aşımı nedeniyle reddine karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 169/a-1 maddesine göre; "İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder. İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir." Somut olayda başvuru, borca itiraz niteliğinde olup, anılan madde gereğince mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir....

          UYAP Entegrasyonu