Maddede belirtilen herhangi bir belgeye dayanmadığı gibi İİK 36. maddesi gereğince icranın geri bırakılması talebi konusunda karar v erme yetkisinin mahkememizde olmadığı, bu haliyle borçlunun icranın geri bırakılması talebinin şartları bulunmadığından reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Davanın reddine" karar verildiği görülmüştür. Davacı istinaf dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde ileri sürülen hususları tekrarla; takip dayanağı Mahkeme kararının istinaf incelemesinde olduğunu ve henüz dönmediğinden bahisle, takibin dosyanın istinaf mahkemesinden dönüşüne kadar durdurulmasına, icra takibinin geri bırakılmasına karar verilmesini istemiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Dava, davacının takibe dayanak karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması sebebiyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir....
TÜRK MİLLETİ ADINA Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hüküm sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Sanık hakkında kurulan hükme ilişkin olağan zaman aşımı süresinin dolmadığı ancak sanığa yüklenen suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst haddine göre, 5237 sayılı TCK'nin 66/1-e, 67/4. maddelerinde öngörülen (12) yıllık olağanüstü zaman aşımı süresine tabi olduğu, 5271 sayılı CMK'nin 231/8. maddesinin son cümlesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasından sonra denetim süresi içerisinde dava zaman aşımının durduğu gözetilerek, suç tarihi olan 21.11.2009 ile hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 15.06.2017 tarihi arasındaki süre ve denetim süresi içinde işlenen suçun suç tarihi olan 24.12.2017 tarihi ile açıklanan hükmün temyiz inceleme tarihi olan 22.06.2022 arasındaki sürenin 5271 sayılı CMK'nin 231/8. maddesinin son cümlesi gereği birleştirilmesi durumunda, yargılamaya konu suç tarihi ile temyiz inceleme...
devam edilmemesi adına takibin tedbiren durdurulmasına, zamanaşımına uğramış ilamın icra takibine konu edilmesi nedeniyle Çeşme İcra Müdürlüğü'nün 2021/8 E. sayılı dosyasındaki icra takibinde icranın geri bırakılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İcra dosyası 3 yıldan fazla işlemsiz bırakıldığından davanın kabulü ile; İİK'nun 71/2 ve 33/a maddeleri gereğince icranın geri bırakılmasına ve de icranın geri bırakılması kararı ile hacizlerin ortadan kalkması söz konusu olacağından; hacizlerin fekki talebinin reddine " karar verilmiştir....
HD'nin 2019/2488 esas 2020/1339 karar sayılı ilamı ile davanın kabulüne karar verildiğini, ilâmlı icra takibi söz konusu ise icranın geri bırakılmasına, ilâmsız icra takibi söz konusu ise takibin iptaline karar verilmesinin uygun olduğunu, ancak Yargıtayın ilâmsız icrada da icranın geri bırakılması nitelendirmesini yaptığını, İİK. madde 71’in "icra mahkemesinin kararı ile takibin talik ve iptali" üst başlığı ile düzenlendiğini, zamanaşımı nedeniyle takibin iptali kavramını kullanmanın karışıklılıklara yol açmamak ve kanunun sistematiği açısından daha uygun olduğunu, takibin iptali ilamsız icra kurumu iken icranın geri bırakılmasının ilamlı icra kurumu olduğunu, Tarsus İcra Müdürlüğünce söz konusu taleplerin 26.10.2020 tarihinde hukuka aykırı olarak reddedildiğini, icranın geri bırakılması kararından sonra maaş haczi suretiyle yapılan kesintilerin yasal olmadığını, yerel mahkemece hatalı ve hukuka aykırı değerlendirme yapıldığını, icra dairesinden ne icranın taliki ve iptali ne de maaş...
Taraflar arasındaki icranın geri bırakılması şikayetinden dolayı yapılan inceleme sonunda, İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulü ile, borcun itfa edildiği anlaşıldığından icranın geri bırakılmasına, karar verilmiştir. Kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Zira maddenin son bölümünde "...icranın geri bırakılması için Bölge Adliye Mahkemesi'nden veya Yargıtay'dan karar alınmak üzere icra müdürü tarafından kendisine uygun bir süre verilir." düzenlemesi mevcuttur. Yine, anılan tarihte yürürlükte bulunan İİK'nın 36/3 maddesine göre, "ücreti ilgililer tarafından verilir ise Bölge Adliye Mahkemesi veya Yargıtay'ca icranın geri bırakılmasına dair karar icra dairesine en uygun vasıtalar ile bildirilir." düzenlemesi mevcut olup, buna göre icranın geri bırakılması kararının borçlu tarafından sunulması zorunlu olmadığı gibi kararın icra dosyasına ibrazı için de bir süre belirlenmemiştir. Bu haliyle süresi içerisinde alınmış icranın geri bırakılması kararının mehil vesikasında belirlenen süre geçtikten sonra icra dosyasına sunulmuş olmasının icranın geri bırakılması kararı gereğince işlem yapılmasına engel olmadığı açıktır....
DAVA Borçlu şikayet dilekçesinde; alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte, takibe konu bononun kambiyo vasfını haiz olması sebebiyle 3 yıllık zaman aşımı süresine tabi olduğunu, davalı alacaklı tarafından takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde takibin devamını sağlayıcı nitelikte taleplerde bulunulmadığından takibin zaman aşımına uğradığını ileri sürerek icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. II....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Yaralama HÜKÜM : Hükmün açıklanması sureti ile mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Suça sürüklenen çocuk hakkında, 5237 sayılı TCK'nin 86/1, 87/3, 31/3, 62. maddeleri gereğince verilen 7 ay 23 gün hapis cezasına ilişkin hükmün 5271 sayılı CMK'nin 231. maddesi gereğince açıklanmasının geri bırakıldığı, bu kararın 15.04.2008 tarihinde kesinleşmesi ile zaman aşımının durduğu ve suça sürüklenen çocuğun denetim süresi içerisinde 08.12.2009 tarihinde kasıtlı bir suç işlemesi nedeniyle bu tarih itibariyle zaman aşımının tekrar işlemeye devam ettiği, hükmün açıklanmasının geri bırakılması nedeniyle zaman aşımının "1 yıl 7 ay 23 gün" süre ile durduğu ancak; suç tarihinde 15-18 yaş grubunda bulunduğu anlaşılan suça sürüklenen çocuğa yüklenen suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst haddine göre, suç tarihi olan 03.05.2007 tarihi ile inceleme tarihi arasında, 5237...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan takipte, icra takibi kesinleştikten sonra borçlu, zamanaşımı nedeniyle icra takibinin geri bırakılması talebi ile icra mahkemesine başvurmuş, mahkemece; zamanaşımı itirazının takip öncesi döneme ilişkin olduğundan bahisle süre aşımı nedeniyle talebin reddine karar verilmiştir. İİK'nun 71/2. maddesine göre; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, aynı Yasanın 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır"....