Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARAR Asıl ve birleşen dosya borçlu vekilleri, ilamlı takibe dayanak yapılan düzenleme şeklindeki borç senetlerinin zaman aşımı sürelerinin, tanzim tarihlerine göre, dolmuş olduğunu belirterek icranın geri bırakılmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme’ce, icranın zamanaşımı nedeniyle geri bırakılmasına karar verilmesi üzerine; hüküm, alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Türk Borçlar Kanunu'nun 149. maddesinde: “Zaman aşımı, alacağın muaccel olduğu zamanda başlar” denilmektedir. Somut olayda, ilamlı takibe dayanak yapılan.... Noterliği’nin 21.6.1998 ve 4.7.1989 tarihli düzenleme şeklinde noter senetlerinde; borçluların mirasbırakanı..., alacaklıdan borç olarak aldığı paraları talep edildiği tarihte ödeyeceğini taahhüt etmiştir. Alacaklı vekilinin 11.06.2014 keşide tarihli noter ihtarnamesi ile;... mirasçılarından 15 gün içinde senetlere konu borcu ödemelerini istediği görülmektedir....

    ın icra mahkemesine başvurusunda, kendisinin ortak olduğu taşınmaz hakkında ortaklığın giderilmesi suretiyle satışının gerçekleşmesi için alacaklı tarafından yetki alındığı, satış işlemlerine başlandığı ancak dosyanın 23/12/2010 tarihinde takip edilmemesi nedeniyle işlemden kaldırılmasına karar verildiği ve dosyanın 02/04/2014 tarihinde yenilendiğini, bonoya ilişkin yapılan takipte zaman aşımı süresi olan 3 yılın geçtiğini ve icranın geri bırakılmasını talep etmiş; ilk derece mahkemesince sürenin geçmediğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş; kararın borçlu tarafından istinafı üzerine Bölge Adliye Mahkemesi'nce istinaf başvurusu kabul edilerek 3 yıllık zaman aşımı süresi dolduğu gerekçesiyle icranın geri bırakılmasına karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 38. maddesine göre icra kefaletleri mütesesil kefalet hükmünde olup, ilamların icrası hakkındaki hükümlere tabidir....

      Müdürlüğünün 2008/20054 Esas sayılı dosyasına sıra cetveli yapmak üzere gönderdiğini, oysa çeke dayalı bu dosyanın takip tarihinin 2008 yılı olduğunu ve 6 aylık zaman aşımı süresi dolduğundan icranın geri bırakılması gerektiğini ileri sürerek sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan ... vekili, davanın 7 günlük yasal süre içinde açılmadığını, takip dosyalarının zaman aşımına uğramadığı gibi davacının taraf olmadığı ... dosyasında zaman aşımı def'inde bulunma hak ve yetkisi olmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, deliller ve tüm dosya kapsamına göre, şikayetçi alacaklının sıra cetvelinde 1. sırada yer alan ... 3. ......

        Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda, ilk derece mahkemesince, davanın kabulüne ve zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile icra takibinin iptaline karar verilmesi hukuka aykırı olduğundan, davalı tarafın istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, mahkeme kararının HMK 355 ve 353/1- b-2 maddesi uyarınca kaldırılmasına, bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, davanın kabulüne ve davacılar bakımından zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına, davalı tarafın sair yönlerden yerinde görülmeyen istinaf isteminin reddine oy birliği ile karar verilmiştir....

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin bahse konu alacağın zaman aşımına uğradığı gerekçesi ile icranın geri bırakılmasına hükmettiğini, ancak somut olayda zaman aşımının olmadığını, müvekkilin alacağı genel zaman aşımına tabi bir alacak ve bahse konu takibin de ilamsız takip olduğunu, dolayısıyla zaman aşımı süresi yönünden de 10 yıllık süreye tabi olduğunu, müvekkilin 2012 yılında borcunu tahsil amacıyla takibe giriştiğini, bu tarihten 2017 yılına kadar da bilfiil takibine devam ettiğini, bu süreçte dosyada farklı zamanlarda uygulanan hacizler sonucunda tahsilatın da gerçekleştiğini, bu süreçten sonra da 2021 yılında taraflarınca dosyaya vekalet sunulduğunu, yapılan takip işlemleri sonucunda zaman aşımının kesildiği (durduğu) ve yekün hesaplama yapıldığında (10 yıllık) zaman aşımı süresinin dolmadığı ve icranın devam etmesi gerektiğinin açık olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının bozularak müvekkil aleyhine açılmış olunan davanın...

        Sayılı dosyası ile zamanaşımına uğrayan takip nedeniyle icranın geri bırakılmasına dair dava açtığı ve davanın 17.11.2022 tarihli kesin olarak verilen kararla kabul edildiği icranın geri bırakılmasına kararı verildiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle artık davacının HMK 114/h maddesi gereğince dava açmakta hukuki yararı bulunmadığından davacının davasının hukuki yarar yokluğu nedeniyle dava şartı yokluğundan reddine ..." gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir....

        Sonuç olarak; yukarıda belirtilen hususlar gözetilmeden karar verilmesi nedeniyle HMK. 353/1- a-6 maddesi anlamında tarafların davanın esasıyla ilgili olarak gösterdikleri delillerin toplandığından ve bu delillerin değerlendirildiğinden söz edilemez. Bu itibarla davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile yukarıda belirtildiği şekilde davacının iddiasının takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleştiği iddia edilen zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılması talebine dayalı şikayet niteliğinde olduğu ve bu şikayetin süreye tabi bulunmadığı gözetilerek iddianın esası hakkında bir karar verilmesi için KARARIN TÜMÜYLE kaldırılarak Mahkemesine gönderilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla ilamsız icra takibinde borçlunun, sair itiraz ve şikayetleri ile birlikte takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde işlemsiz bırakılması nedeniyle zaman aşımına uğradığını ileri sürerek icranın geri bırakılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemesince, borçlunun usulsüz tebligat şikayeti ile borca itirazının reddine, zaman aşımı şikayetinin kabulü ile, şikayetçi borçlu yönünden icranın geri bırakılmasına karar verildiği, taraflarca istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının esastan...

          İcra Müdürlüğünün 2020/6646 Esas sayılı dosyasında davacılar yönünden İİK'nun 71/2 maddesi yollaması ile İİK'nun 33/a maddesi gereğince zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına, icranın geri bırakılmasına karar verilmek ile sair itirazlar konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, cevap dilekçesini aynen tekrar ederek ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava İİK'nun 71/2 maddesi delaletiyle aynı yasanın 33/a maddesi uyarınca açılmış zamanaşımı nedenleriyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir....

          dolması nedeniyle mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla, istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, İİK.71/2 maddesi delaletiyle İİK.33- a/ 1 maddesi gereğince zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          UYAP Entegrasyonu